birkaç gündür düşünüyorum, çok düşünüyorum. ilk defa düşünerek bir yere vardım ve böylesi benim için daha iyi olacak sanırım.
ben hep sevdiğim insanları kendimden önce tuttum her şeyde, önce onları düşündüm. çünkü onlar mutluysa ben de mutlu olurum dedim kendi kendime.
bundan sonra kendi hislerimi, isteklerimi, kendimi her şeyden ve herkesten önce tutmaya karar verdim. ne kadar başarılı olabilirim bilmiyorum ama gerçekten deneyeceğim.
sadece, beni içten içe yiyip bitiren; yaşama enerjimi emen bir şey var. onu bulup onunla ilgili bir şey yapmam gerekiyor gibi hissediyorum. bir sürü eşikten geçtim. bazısında düştüm, bazısında sadece önüme baktım, bazısında korkup geri kaçtım. şu an önümde olan nasıl olacak bilmiyorum, tek bildiğim nasıl olursa olsun bir şekilde üstesinden gelmeye çalışacağım. ya başka ne yapabilirim ki zaten, dünyaya bir kere geliyorum onu da kendime elimde olmayan şeyler yüzünden zehir edecek değilim. bunu iyice fark ettim artık.
2021’in başında birkaç karar almıştım, kendime birkaç hedef koymuştum. bir ay geçti, bir tanesinin yarısını bile yapamadım. bunu görmek ve hissetmek çok koydu bana. ne yapıyorum dedim kendi kendime, cevabını hala bulamıyordum ama bundan sonra yapmayacağım.
kendimi daha çok sevmeye çalışacağım artık. kendim için daha fazla şey yapacağım çünkü kendimde çok sevdiğim bir şey var; ne istediğimi çok iyi biliyorum.
yapmak istediğim ilk şeylerden biri de kapağı yurt dışına atmak, her türk genci gibi...
gorsel
ben bıktım artık her gün bu ülkede ziyan olan çocuklar, öldürülen kadınlar, gelecekleri ellerinden alınan gençler ve göz önünde olmasına rağmen kimsenin bir şey yapmadığı şeyler görmekten. önceden ülkemde kalıp ülkem için bir şeyler yapayım, eğitimci olayım en azından birilerinin hayatına dokunurum, birine bir şey katarım diye düşünürdüm ama artık düşünmüyorum, içimden gelmiyor ya.
ben fransa’da uyanmak istiyorum artık, her sabah lanet ederek değil huzurla uyandığım bir evde. sabah kalkıp camdan bakınca çirkin binalar görmek istemiyorum, sabahları kalıp perdeyi açıp estetik binalar ve güneşi görmek istiyorum. karşımdaki sekiz yüz katlı apartmanın kenarından gelen güneş ışıklarını değil.
ya en basitinden ben sabah yürürken gördüğüm insanlar gülümseyip günaydın demek istiyorum -günaydın demeyi çok severim bu arada-, bu ülkede mümkün mü tanımadığın bir insana günaydın demek? cevap vermeyi bırak yüzüne bile bakmazlar. hele tanımadın bir erkeğe gülümseyip günaydın dersen aranıyor ilan edilirsin.
bugünden sonra hayattaki en büyük amacım yurt dışına gitmek için bir şeyler yapmak, bunun için çabalamak. dil bilmeyi, dil okumayı bunun için bir avantaja çevirmek. istediğim şey gerçekten çok zor, biliyorum.
ama beni mutlu edecek şeyin bu olduğunu anladım iyice ve önümüzdeki yıllarda bunun üzerine çabalamamak için bir sebep göremiyorum. artık her şeyi kendim için yapacağım. bunu da kendim bir söz vermek amacıyla yazdım.
artık sadece başkalarına değil kendime de iyi geleceğime, kendim için bir şeyler yapacağıma ve hayatımı daha güzel kılmak için elimden gelini yapacağıma söz veriyorum.
şu şarkı gün içinde sürekli karşıma çıktı durdu, canım acıyarak dinledim, üzülerek dinledim. bugünümün özeti oldu, o yüzden onu da iliştirmek istiyorum buraya.
link
---
spoiler ---
ouch I have lost myself again
lost myself and I am nowhere to be found
yeah I think that I might break
lost myself again and I feel unsafe
*****
ah, yine kaybettim kendimi
kayboldum ve bulunmayacak bir yerdeyim
evet bence ara vermeliyim
yine kaybettim kendimi ve tehlikede hissediyorum
---
spoiler ---