bugün
yenile
    /
    1. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      son asırda bu kadar kaypaklaşmasının altında liberalizm var. siyasetçiler, paradan ve ayrıcalıklardan sadece şirketler nemalanmasın diye ya kendi şirketlerini kurup siyasetle kendilerine rant sağladılar ya da şirketlerle anlaşma yoluna gidip siyaseti yozlaştırdılar. eskiden kaynakların yüzde doksanı tüzel kişilik olan devletin bünyesine girerdi. şimdi ise kişilerin. anasını sikeyim ben onların giren çıkan hep bize.
    2. -2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      konuşuruz, küfürleşiriz, sonra milli maç olur tribünde sevişiriz size ne aq ? siyaset içerikli başlık görmek istemiyorsan bir hafta sözlüğe girmeyeceksin kardeşim.
      1dedi ve evde slogan atmaya başladı genç siyasetçi - incideki prozac 15.04.2017 22:08:24 |#3181315
    3. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bulaşmanın pek de iyi olmadığını gördüğüm ve hissettiğim şeydir siyaset. çünkü eninde sonunda birilerini aşağılayıp birilerini yüceltiyorsunuz. milletin ve devletin değil kendi çıkarlarınız uğruna savaşıyorsunuz. hiç kimse gelip de burda mağdur edebiyatı yapmaya kalkmasın. herkes mağdur. hiçbir partiye yakınlığım olmadığı halde bazen bir kesim bazen diğer kesim bazen de öbür kesim tarafından diğerlerini savunduğum için itham edildim. halbuki ben parti tutmam. ama halkımı sonuna kadar savunurum. sen birine kafir diyemezsin. sen öbürüne terörist diyemezsin. sen de benim halkımdan kimseye cahil diyemezsin. sen bunu yapamazsın. ben bu hakkı sana vermem. kim birini aşağıyorsa ben onun karşısında olurum. herkesin inancına, değerlerine saygım vardır. ama başkasının haklarının başladığı yerde sizinki biter. ona göre. kendinizi kollayın.
    4. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      siyaset aptal işidir. gördüğünüz gibi her tarafımızda siyaset var. bildiğiniz gibi de türkiye'de aptal çok. şu işi layıkıyla yapan insan 3-5 tanedir. ülkede siyaset bilen de yok ya neyse.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dünyanın en pis işi olabilir.en büyük dostlukların bile bozulabilelecegi bir şey.
    6. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      rezalet bir şey. rezil veya vezir olmak durumu yok. her zaman rezil olursunuz.
    7. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      para
    8. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      esasında çıkış amacı toplumun refah düzeyini arttırmak için ortaya çıkan bilim dalıdır fakat günümüzde parası olan kişilerin devlet kanalıyla daha çok para ve fayda kazanmak için yalan söylemlerine buldukları kılıf..
    9. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      üniversitede ki siyaset bilimi prof'umuza göre "yalan söyleme sanatıdır." kim daha çok ve daha zekice yalan söylerse kazanır.. dürüstlüğün hiç bir zaman başarı getirmediği tek bilim dalıdır..
    10. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ülkemizde boku çıkarılmıştır.
    11. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: free cash) son zamanlarda çok imreniyorum. kuzenim mecliste çalışıyor ve kurduğu cümle şu, " yemekhanede akp'lisi de hdp'lisi de chp'lisi de yan yana oturup gülüp eğleniyor" 80 milyon da birbirini yesin, kardeş kardeşi öldürsün. ah ah..
    12. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dünyadaki en boktan şey. hele ülkemizde rezalet.
    13. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      balona “nasıl da söndü” denilmez, döneğe “ama o dündü” denilmez, dönmektir siyaset işinin özü, “bu şimdi ne diye döndü” denilmez. kediye “kediye döndü” denilmez, deliye “deliye döndü” denilmez, kıvırma işinin siyaset adı, dönmeye “ne diye döndü” denilmez. -caner kara(tayma) siyasette muhabbet... hepsi yalan, palavra... doğru sözü “kül tegin” kitabesinde ara...
    14. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben fakir siyasetçi görmedim o yüzden zenginlerin vakit geçirmek için yaptıkları bir eylem olarak bakıyorum
    15. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- alıntı --- siyaset veya politika, devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış. siyaset kelimesi arapça seyis (at bakıcısı) kelimesinden türemiştir. yunan siyasal yaşamında ise siyaset, polise veya devlete ait etkinlikler biçiminde tanımlanmıştır. politika bilimi (politoloji) politik hareketler ve güç edinilmesi ve kullanımı konusunu inceler. poli yunanca çoğul kelimesini iade eder. aristoteles'e göre politika, toplumun halka dair yaptığı tüm etkinliklerdir.. siyasi analiz düşünsel gelenek: eflatun veya aristo'nun kurucuları olarak kabul edildiği bu gelenekte etik sorunları incelemek önceliklidir. olması gerekenle ilgilenir. günümüzde ise bu gelenek, "bireysel özgürlüğün sınırları ne olmalıdır?" "devlete neden itaat etmeliyim?" gibi normatif sorunlarla uğraşır. deneyci gelenek: deneyci geleneğin izlerini aristo'dan, montesquieu'ye kadar birçok siyaset bilimcide görürüz. günümüzde özellikle abd'li siyaset bilimciler tarafından kullanılan bir çözümleme geleneğidir. var olanı, işleyiş sisteminin ne olduğunu anlamaya çalışır. john locke ve david hume'un çalışmaları sayesinde yaygınlaşan deneycilik auguste comte'un çalışmalarına bağlı olarak pozitivist şekilde değişmiştir. deneycilik, sosyal bilimlerde de doğa bilimlerinin yöntemlerinin kullanılması gerektiğini savunur. bilimsel gelenek: siyaseti bilimsel olarak ele alan ilk kişi karl marx'tır. 1870'lerde avrupa şehirlerindeki üniversitelerde siyaset alanında kürsüler açılmıştır. bu dönemde diğer sosyal bilimlerde olduğu gibi siyaset biliminde de davranışsalcı akım kendini göstermiş ve 1970'lere kadar bilimsel gelenek etkisini ağırlıklı olarak göstermiştir. yönetim; siyaset, belli bir toplumda çatışma halinde olan çıkarların uzlaştırılması faaliyetidir. bu uzlaştırma faaliyeti ise yönetim erkinin elde bulunması ile gerçekleşir. siyaset tarihine bakıldığında insanın ortaya çıkışı ile birlikte siyaset; yönetim sanatı da sahnede yerini almış ve binlerce yıl yöneten ve yönetilen arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi ile yönetsel gücün elde tutulması davranışlarına yön vermiştir. tüm medeni toplumlarda antik çağ'dan beri toplum yönetimi üzerine çalışma yapan düşünürler hep kendi çağlarının bir ütopyasının (mükemmel veya sadece daha iyi bir toplum yaratmak için verilen çabaları tanımlamak için kullanılan bir terim ) mücadelesini vermişlerdir. devlet; tarım ve din toplumlarında modern anlamda devlet yoktu. egemenlik kralın, hükümdarın, dini liderindi. avrupa ve amerika devrimleriyle mutlakıyetten meşrutiyete ve cumhuriyete yönelen devlet gücünü toplumsal sözleşmeye dayandırdı. hukukiliği kabul ederek, bağımsız yargının denetimine izin verdi, meclis iradesini halkın iradesiyle bütünleştirdi. kutsaldan bireye, vesayetçilikten özerkliğe, merkeziyetçilikten ademimerkeziyetçiliğe, devletçilikten piyasacılığa, ırkçılıktan çoğulculuğa, gizlilikten şeffaflığa doğru gelişti. kuvvetler ayrımı esasını ortaya atan montesquieu 20 yıl üzerinde çalıştığı de l'esprit des lois adlı kitabında yasama, yürütme ve yargı'yı birbirlerinden ayırmanın önemini vurgulamıştır. farklı politik toplumlardaki farklı pozitif hukuk sistemlerinin çok çeşitli faktörlere, örneğin, halkın karakterine, ekonomik koşullarla iklime, vs., göreli olduğunu söylemiştir. o, işte bütün bu temel koşullara, "yasaların ruhu" adını veren montesquieu bu bağlamda, üç tür yönetim tarzını birbirinden ayırmış ve bu devletlere uygun düşen yönetici ilke, iklim ve topraktan söz etmiştir. buna göre, despotizm büyük devletlere, sıcak iklimlere uygun düşer ve korkuya dayanır. britanya örneğinde olduğu gibi, ne soğuk ve ne de sıcak olan bir iklimin hüküm sürdüğü, orta büyüklükteki devletlere uygun düşen yönetim biçimi, monarşidir; söz konusu yönetim biçimi, şan ve şerefe dayanır. buna karşın, soğuk iklimlere ve küçük devletlere uygun düşen rejim, demokrasidir; demokrasinin yönetici ilkesi erdemdir. feodalizm; feodal düzenin siyasi yapısı bir piramit gibidir. en üstte kral (veya imparator), altında ise kendisine bağlı soylular bulunur. bu soyluların altında daha alt soylular olur. bu hiyerarşik düzenin en alt ve en geniş tabakasını serfler oluşturur. feodal sistemde sadece üretim araçları değil, askeri güç de feodal beyler arasında paylaşılmıştır. donanımlı askerlerden oluşan merkezi bir ordunun kurulması kral açısından pahalı olduğundan, bu ihtiyacı feodal beyler karşılamıştır. bu sebeple kralın savaşta başarılı olması, feodalitenin desteğine bağlıdır. i̇ktidar, meşruiyet ve egemenlik i̇ktidar kavramı birey veya topluluğun başka birey veya topluluk üzerinde kendi istediklerini yapabilme veya yaptırabilme gücüdür. siyaset disiplini içerisinde iktidar daha genel bir anlam yüklenmiş ve bir devletin içindeki tüm birey ve gruplar üzerindeki hakimiyeti kapsamıştır. siyasi iktidarı diğer iktidar unsurlarından ayıran en önemli özellik ise meşru olma gücüdür. meşruiyet siyasi iktidarı, yönetilenler için makul seviyede olması için, halkın rızasına dayandırmasıdır. bir diğer deyişle iktidar ile toplum arasında karşılıklı rıza ile yapılan sözleşmedir. egemenlik kavramı latince: superanus olup en üstün iktidar anlamına gelmektedir. siyaset disiplini literatürüne sokan bodin'dir. jean bodin egemenlik için 'birçok ailenin ortak çıkarlarının, egemen bir güçle yönetilmesi', thomas hobbes; 'bireysel kudretlerin toplamını egemenin kendi iradesine göre kullanmak yetkisi' olarak tanımlarlar. günümüzde ise egemenlik anayasalar aracılığıyla sınırlanmakta, güçler ayrılığı ilkesiyle bölünmekte ve seçimler aracılığıyla devredilmektedir. siyaset kuramları i̇deoloji siyasal ya da toplumsal bir öğreti oluşturan, bir hükümetin, bir partinin, bir toplumsal sınıfın davranışlarına yön veren politik, hukuksal, bilimsel, felsefi, dinsel, moral, estetik düşünceler bütünü. en basit tabirle bir ideoloji, düzenlenmiş, yapılanmış bir fikirler bütünüdür. bu fikirler bütünüde siyasetin temeli olan siyasi ideolojileri oluşturmuştur. tutuculuk (muhafazakarlık): tutuculuk, var olan durumu koruma amacını güden düşünce tarzı. toplumun değişmesine karşı direnç gösteren, toplumsal-kültürel değerlerin korunmasını savunan sağ kanat siyasi ideoloji. muhafazakarlığın değişime karşı direniş olarak tanımlanması, özellikle değişim isteyen sol ideolojiler tarafından eleştirilir. muhafazakarlığın var olan kazanımları ve değerleri korumak şeklinde bir yanı da vardır. bu açıdan bakıldığında, herkes, solcular dahil, istedikleri toplumsal düzen gerçekleştiğinde muhafazakarlaşabilirler. nitekim sovyetler birliği'ndeki solcu rejime karşı olanlar (örneğin troçkistler) bu rejimi tutuculaşmakla suçladılar.bu suçlamanın ardından zaten rejim karşıtları ayaklanma çıkardılar. komünizm: komünizm, sosyal örgütlenme üzerine bir kuramsal sistem ve üretim araçlarının ortak mülkiyetine dayalı bir politik harekettir. metafiziği reddeder. komün sınıfsız bir toplum yaratma amacındadır. 20. yüzyılın başından beri dünya siyasetindeki büyük güçlerden biri olarak modern komünizm, genellikle karl marx'ın ve friedrich engels’in kaleme aldığı komünist manifesto ile birlikte anılır. liberalizm: liberalizm, özgürlüğü birincil politik değer olarak ele alan bir ideoloji, politika geleneği ve düşünce akımıdır. genel anlamda liberalizm, bireylerin ifade özgürlüğüne sahip olduğu, din, devlet ve kimi zaman kurumların gücünün sınırlandırıldığı, düşüncenin serbest bir şekilde dolaştığı, özel teşebbüse olanak sağlayan bir serbest piyasa ekonomisinin olduğu, hukuğun üstünlüğünü geçerli kılan şeffaf bir devlet modeli ve toplumsal hayat düzeni hedefler. devleti bir gece bekçisi modeli olarak görmektedir. devlet sadece bireylerin güvenliğini korumakla ve onların refahını sağlamakla yükümlüdür. ekonomik anlamda kapital ekonomiyi benimser. mülk edinme esasına dayanır. devletin ekonomiye müdahalesi sadece bir görünmez eldir.devlet müdahalesindeki temel amaç rekabet edilebilir ortamı sağlamaktır. ekonomi ve maliye politikalarına gerek yoktur. zaten serbest piyasa ekonomisi kendiliğinden ekonomi dengesini sağlar.liberallerin en buyuk korkusu devletin birey karşısında güçlü konuma gelmesidir. "bırakınız gitsinler bırakınız yapsınlar" genel sloganıdır. anarşizm: anarşizm kavramı yunanca anarchaiadan (hükümetin olmaması durumu) gelir. i̇nsan özgürlüğünü kısıtlayan tüm otoritelerin ortadan kaldırılmasını ve barış, uyum ve işbirliği ilkelerine dayanan yeni bir toplumsal düzen yaratma düşüncesindedir. anarşistlere göre devlet ve devletin kurumları toplumu sömürmek için güç odakları tarafından yaratılmış bir araçtır. anarşizm, bireyci anarşizm ve anarşist komünizm şeklinde tasnif edilmektedir. faşizm: faşizm pek çok açıdan, fransız i̇htilali sonrasında serpilip büyüyen akılcılık, ilerleme, özgürlük ve eşitlik gibi değerlerden mürekkep batı siyasal düşüncesine karşı bir tepki olarak görülebilir. bu değerlerin yerini faşizmde birlik, mücadele, liderlik ve güç gibi olgular almıştır. bu bakımdan i̇talyan faşistlerin kullandığı "1789 öldü" sloganı oldukça anlamlıdır. faşizm genel olarak seçilmiş bir ulus olma bilinci, demokrasinin reddi ve yayılmacı dış politika temellerine dayanır. siyasal sistemler; siyasal sistem, sosyal sistemin bir dalı olduğu için toplumlar arasında farklı sistemler ortaya çıkmıştır. siyasal sistem genel olarak devlete bağlı olan kurumların birbirleri arasındaki ilişkiler ve yöneten ile yönetilenler arasındaki ilişkilerin bütünüdür. siyasal sistemler yöneten ve yönetilenin sayılarına göre kategorilendirilir. eflatun'a göre ilk siyasi sistem patriarşidir. bu küçük toplumlardaki daha çok aileler içinde uygulandığı varsayılan bir sistemdir ve yöneten pozisyonunda, erkek ve en yaşlı olan kişi bulunmaktadır. ailelerin birleşmesiyle büyüyen toplumlarda, bir ailenin yönetimde bulunması ile monarşi birden fazla ailenin bulunması halinde ise aristokrasi sistemleri ortaya çıkmıştır. sistemin bilgelikten çok şan ve şöhrete önem vermesinden dolayı bozulması timokrasi'yi ortaya çıkarmış ilerleyen dönemlerde yöneticiler, erdem ve bilgelikten yoksun oldukları sebebiyle, zenginlik ihtirasına bürünmüş ve oligarşi ortaya çıkmıştır. oligarşide ortaya çıkan düzensizlikle meydana gelen çatışma sonucu yoksulun zengini yenmesi ile demokrasi oluşmuştur. fakat eflatun, halkın tamamının siyasete karışmasının toplumu bozacağını ileri sürer. bu durumda ise toplum tiranlık sistemine teslim olur ve köleleşir. eflatun bütün siyasi sitemleri bu şekilde tasnif eder ve özetler. aristo sınıflandırması eflatun'un bu bilgileri ışığında aristo'nun siyasi sistem sınıflandırması siyaset bilimciler tarafından genel kabul görmüştür. 1- ortak iyiliği amaçlayan tekin yönetimi: monarşi 2- ortak iyiliği amaçlayan azınlığın yönetimi: aristokrasi 3- ortak iyiliği amaçlayan çoğunluğun yönetimi: politeia 4- tekin çıkarını amaçlayan tekin yönetimi: tiranlık 5- zenginlerin çıkarını amaçlayan azınlık yönetimi: oligarşi 6- yoksulların çıkarlarını amaçlayan çoğunluğun yönetimi: demokrasi modern dünya sistemleri 1950'ler ve 1960'larda sistemlerin sınıflandırılması çabaları, değişen sistemlerle birlikte devam etti. soğuk savaş'ın keskin karşıtlığı ile birlikte "üç dünya" yaklaşımı ortaya çıktı. buna göre dünya üç ayrı blok halinde bölünebilirdi. 1- kapitalist "birinci" dünya 2- komünist "ikinci" dünya 3- gelişmekte olan "üçüncü" dünya ancak 1970'lerde başlayan ve günümüzde hala devam eden, afrika ve latin amerika demokratikleşme çabaları "üçüncü" dünyayı, 1990'ların başındaki doğu avrupa devrimleriyle de "ikinci" dünya rejimleri çökme dönemine girdiler. --- alıntı ---
    16. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      aga bu ülkenin popüler kültür kölesi olmasından gına geldi amk sadece yediği yemekte tuttuğu takımda içtiği kahvede değil siyasette de durum aynı.. sosyal medyayı açıyorsun tamam tamam tamam devam devam devam, af buyurun tamamınızın da amına koyayım devamınızın da amına koyayım.. belli bir siyasi görüşe destek verirsiniz anlarım ama adam günde 50 twit atıyor 40 tamam veya devam ve bunu ya farkında olarak yada farkında olmadan yapıyor veya bilinçaltına işlendiğinden yaptırılıyor.. eskiden oylar insanın vicdanıyla ilgiliydi o perdenin arkasına geçtiğinde aklı ve vicdanına hangisi uygun geliyorsa ona veriyordu oyunu geçiyordu şimdi kraldan çok kralcılar dolu her tarafta ve siyaseti kendisinden farklı düşünen herkesi itin götüne sokup çıkararak yapıldığını sanıyorlar.. siyasiler birbirlerine ne kadar yerden yere vursa da çıkarları doğrultusunda yavşakça yan yana gelebiliyorlar, x partili y partiliye ana avrat düz gidiyor z ve q partisi karşısında can ciğer kuzu sarması nerede karakter nerede duruş!
    17. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
    18. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bazen, bir kaşık suda boğmak istediklerinle kadeh tokuşturma sanatına dönüşen uğraş. zor iş.
    19. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şu an ülke sınırları içinde insanların birbirini öldürmemesini sadece “yasak” olmasına borçlu olmamıza sağlayan zatı şahane. yasak olmasa şu an şu dakika vicdanmış merhametmiş aman karşıdaki de insanmış umrunda olmadan cinayet işleyecek milyonlar var. elinize sağlık. siyasetinizi, olmayan saygınızı sikeyim.
    20. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      iki ucu boklu değnek. hiç bir partiye körü körüne bağlı değilim.oy kullanmanın da ne büyük sorumluluk olduğunu da anladım. ülkemiz için hayırlısı olsun.
    21. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      parası olan için mükemmel bir eğlence aracıyken, parası olmayan için cinayet sebebi bile olabilir şimdi diyeceksiniz ne alaka eğer demokrasinin doğuşunu bir araştırırsanız öğrenirsiniz yunan şehir devletleri tıpkı felsefeden yola çıkarak diğer bilimleri buldukları gibi demokrasiyi de kıçlarına rahat battığı için bulmuşlardır sonra konu tee nerelere geldi bakın görün demokrasi götürmek adı altında ülkeler işgal ediliyor, seçim yapma ve oy kullanma hakkımız var ama seçtiğimiz kişiler zenginleşirken biz daha da fakirleşiyoruz neyse istediğiniz gibi sövebilirsiniz ben köyüme gidiyorum
    22. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bu konu için asla kimsenin kalbini kırmam, fikrini değiştirmeye çalışmam, kendi fikrimi dayatmaya çalışmam. böyle bir konu için başkalarına hakaret asla etmem. herkes aynı fikirde olmak zorunda değil, olmasın da zaten. çıkan sonuca sinirlenirsin, üzülürsün tamam ama bu diğer seçmenlere hakaret hakkı tanımaz sana. umarım saygı duymayı öğrenirsiniz. ancak o zaman gerçek bir insan olabileceğinizi düşünüyorum.
    23. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şu son olaylardan sonra sözlük yazarlarından iyice uzaklaşmamı sağlayan olay. hakkım diye bokunu çıkararak savunmayı marifet sanan bir güruh ortada ve bu sinir bozucu. i̇stersen gidip parti olarak lmfao'yu destekle ama saygılı ol. derbi maçından mı çıktık, cumhurbaşkanı seçiminden mi çıktık hala daha belli olamadı. hak ve hukuk olaylarından söz ediyoruz ama bunların hala olmaması ne bileyim biraz şey gibi.
    24. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      güzel ülkemde herkesin uzman olduğu ikinci alan
      0birinci alan ne - weltschmerzz 25.06.2018 15:36:06 |#3510658
      1din - space 25.06.2018 17:40:29 |#3523290
    25. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir sefer meclise gitmiştim, yemek yenen yere gittik baktım tüm vekiller gırgır şamata, sanki biraz önce kavga eden adamlar bunlar değil, millette bunların ekran önünde ki davranışlarını örnek alıyorlar ve komşusuyla, arkadaşıyla yok yere kavga ediyor, sonuç olarak siyaset ipne gibin puşt gibin bir şey
    26. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben artık herkes ile siyaset tartışmaktan yoruldum.. lütfen beni artık cumhurbaşkanı yapın. ben artık yapılabilecekleri, yapılması gerekenleri anlatmak istemiyorum. ben artık olması gereken şeyleri yapmak istiyorum.
    27. -2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      akp'li arkadaslarla sabaha kadar tartışabilirim (bkz: herşeyçokgüzelolacak)
    28. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "fransa maçının sevinci 1 gün, gümrük ve bulaşık fırçası 3 gün konuşuldu. fırçacı kötü komedyene özür diletmek pogba'yı yenmekten daha önemli oldu." buyurmuş mehmet demirkol. hak veriyorum. ve bu; milli/siyasi değer etkisinin, bu ülkede futbolun bile çok üstünde seyir ettiğinin kanıtı. bu ülkede tuttuğu takım şampiyon olamadı diye intihar eden taraftarlar var.. futbolun bu derece etkili olmasının fuzuli olduğunu ve toplum olarak bu etkiden tez vakitte kurtulmamız gerektiğini söyleyip duyuyoruz ama, bunu başarsak bile işin zor kısmı esas bundan sonra başlıyor.. -siyasetten daha etkili- din konusundaki hurafelere değinmiyorum bile.. not: (#2314136) ayrıca; ölüm, ölümsüzlüğe açılan bir kapıdır. sanırım bize en çok bu görüş fayda sağlıyor ve yine en çok bu görüş zarar veriyor..
    29. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      İnsanoğlunun sadece 2 tarafı olduğunu zannettiği durumdur kendisi. Ya A ya B. C'si yok mu mesela bu durumun? Bal gibi de var arkadaşlar. Mesela iktidarı desteklemiyorsan muhalefeti mi desteklemen gerekir? Paşa paşa her ikisini de eleştirebilirsin.
      1Bir belediye başkanından enteresan çıkışlar. :D - sabri nin sag tasagi 19.05.2020 14:47:55 |#3781670
      1Bunu anlayabilmek için düşünme yetisini kazanmak gerekir, ne yazık ki bu cinsler memlekette mebzul miktarda mevcut :] - sozlukteki ata 19.05.2020 14:51:11 |#3781629
      1Nickim eksik kalmış "bağımsız belediye başkanı" olacaktı :) - belediye baskani 19.05.2020 14:55:14 |#3781677
    30. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kesinlikle zengin sanatıdır. Fakir olup siyaset yapmak aç karnına tatlı istemek gibidir. Belirli şeyleri düşünmek zorunda olmadığın zaman bakış açın daha da açılır. Eğer belirli bir maddi seviyenin üzerindeyseniz gelecek Kaygınız yoksa banka hesabınız doluysa siyaset yaparsınız Kaç adet fakir siyasi var? Siyasilerin kaçı gerçekten sizin ihtiyaçlarınızı biliyor?
    31. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Evet bu zamanda siyaset, kalbleri ifsad eder ve asabî ruhları azab içinde bırakır. Selâmet-i kalb ve istirahat-ı ruh isteyen adam, siyaseti bırakmalı. (Kastamonu Lâhikası 123.sh - Risale-i Nur)
    32. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      = medya. Medya kimin elindeyse o kişi en vatansever o kişinin tek dileği ülke huzuru ülke refahı.. Medya gücü elinde olmayan a veya b partisi hic farketmez terörist vatan haini olmak zorunda bu ulkede.. Gün gelecek hain ilan edilen herkese veya büyük bir kısmına bu ülke vatandaşı varsa mahcup kalacak. Ha bana sorarsanız bu ulkede siyaset tartışmayı bırak siyasi fikir beyan etmek bile insanı 10 sene yaslandirir. En kötüsü de ne biliyor musunuz gelen gidenin arkasını temizleyip her zaman kendi düzenini kuruyor ve bunu bile bile bu olaya bu ülkede kafa yorursunuz. Sayin öcalan gider sayın gülen gelir yani demem o ki hic bir sik düzelmez bu ulkede.
    33. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Yemin ederim Brezilya pembe dizilerinde bizim ülkenin siyasetinden daha az entrika var. Eskiden okuması yorumlaması sarıyordu. Zaten ata sporu aq. Şimdi bı değişik sabah kuşağı programı gibi karşılıklı açıklamalar var. Pehh
    34. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ayrıca ölüm cezalarının uygulandığı yerdir.
    35. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ulan bunu konuşurken cidden aklı fikri olan biriyle konuşmak lazım ya yoksa insan aşırı tilt oluyor amk.
    36. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Şuan yaşadığımız şeyin özeti budur kirvelerim, akıllı adamlar siyasete girmediği için şu halimiz bize ceza ama şaşırmıyorum da, halk o kadar cahil, o kadar boş zihinli bir hale geldi ki, düşünmeyi bile bilmeyen adamlar oy kullanırsa, bakkal bile işletemeyecek adamlar yetki sahibi olur. Siyaset ile uğraşmayacak kadar akıllı olanlar, daha aptallar tarafından yönetilerek cezalandırılırlar. Platon (Eflatun)
    37. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      türkiye'de iyice sirk halini almaya başladı. link
      0çok mantıksız hareket sayılmaz, tiktok çeke çeke çeyrek asır sonra vekil çıkardı chp sarıgül sayesine. - skender kutuk 07.09.2023 21:17:06 |#4602934
      0erzincan'da* - skender kutuk 07.09.2023 21:17:26 |#4602935
    /