lise aşkı

size lise olan ilk sevgilimle yaşadığım o zamanlar kalp krizi şimdinin akla gelip gülündüğü anıları anlatmak istedim.belki okuyan olur. lise 1 deyim,benden üç yaş bir çocuk var ama nasıl yakışıklı geliyor bana.bide benden büyük ya bildiğin bradd pit.hiç unutmam karlı bir günde sevgili olmuştuk.masumluk o zaman ilk sevgilim.bizim okul dağ başında küçük bir okuldu iki bina şeklinde bina dediğim tek katlı,inekler otlardı karşıda,okulun bahcesinde yalak bile vardı her neyse. biz bununla okulda falan takılıyoruz.bi hocam vardı kadın,böyle bir kıskanç kadın olamazdı.kadın kendini okulun kralicesi sanıyordu ama yüzüne su atsan su yer çekimine meydan okuyup uzaya çıkar.bizim sevgili olduğumuzu biliyor her an peşimizde.bizi yakalayıp disipline verecek kadının planı bu.yaptığımız bir şeyde yok oturup konuşuyoruz.bide müdür var kod adı mario. onu hikayenin sonunda anlatacam.asıl bomba o, başoyuncu gibi kimsenin yapamadığını başaran karayip korsanlardaki jack gibi. ilk aksiyondan bahsediyorum.bi gün tenefüs arası işte geldi benimki sınıfta oturuyoruz.sınıfta kalabalık baya.neyse otururken pat diye meymenetsiz o kadın girmesin mi içeri.bizi yanyana görse koca bulmuş gibi sevinecek. sınıfın en tembel,en sınavlara çalışmaya saadet baktım hocanın önüne geçmiş:'hocam bana ders çalışmam için bir çizelge hazırlar mısınız' dedi. hocanın yüz ifadesi !!!! ne oluyor. hoca bi duygulandı. saadet ders çalışacak(!) hoca bilmiyo ki sınıfta bizi farketmesin diye yalan sallıyor. aldı saadet hocayı tahtaya döndürdü anlattıyor çizelgeyi.biz de sınıfca benimkini sınıftan çıkarma planı yapıyoruz.en son bütün sınıf toplandı arkasına da benimki saklandı.topluluk yürüyor arkalarından da bu. birlikte göç eden karıncalar gibi çıkardık sınıftan şükür. atlattık bu varan 1 di ve daha hiçbir şeydi. liseli ergenler olarak damaramız da hormon yüklü aşk hücreli dolaşıyordu.aksiyon daha çok bağlıyordu resmen.hayatımız da hiç aksiyon yokmuş gibi ben uygulama odasının anahtarını aldım girdik sınıfa,kitledik. hayır fantezin ne de kitliyosun. allahım çiçekler böcekler aşklar sevgiler hava da uçuşuyor.ta ki o kundura sesine kadar.uygulama odası da müdür odasının yanında,cesarete bak.kundura sesi tak tak daha da yakınlaşıyor.ateistliği araştırıp o yolda olan ben en son unuttuğum sureleri hatırlayıp okumaya başlamıştım.elimde olsa benimkini oracıkta yok etmek istiyodum.ve kapı çaldı. kim var içerde anahtar yerinde yok. aha dedim bizi burda yakalarsa disiplin değil direk eve yollar.benimki demesin mi camdan atlayacam ben.saçmalama falan demedim tabiki. çok güzel fikir hayatım hadi atla dedim. atladı arkadaşlar..o gün de okuldan atılmamıştık çok şükür. ama ergenlik kanımızda durur muyuz. yine bu benim sınıfta.kücücük okulda yaşadığımız aşk zehir zembelek gibi. bu sefer kod adı mario olan müdürümüz geldi kunduralarıyla sınıfa.küçük boyu var bi de kel ondan adı mario idi. neyse bu girdi sınıfa dedim elveda hayallerim elveda okul. bizim müdür çok korumacıydı ve büyük sınıfları kesinlikle bizim sınıfa sokmazdı. neyse kafamı bi çevirdim benimki yok ortada alla alla diyorum nereye gitti 2 metre olan çocuk.bi baktım kapının arkasında ayaklarını da çöpe sokmuş sığabilmek için. sınıftan çıt çıkmıyor,ölüm sessizliği. müdür de yok şöyle keserim yok böyle biçerim senin sakal ne senin etek ne sınıfta yardırıyor. çık sınıftan yeter diye bağırasım geldi en son. sınıf zaten benimkinin kapının arkasında olduğunu biliyor. biri kıkırdasa sınıf patlayacak gülmekten. neyse gitti mario benimki çıktı kapının arkasından:' kapının arkasında tek değildim,ben ve yusuf yusuftuk' dedi. hehehehee çok komik he hehehe.ben kalpten gitmişim. o günü de atlattık çok şükür. sınıfta artık sövüyor bize.okulda kovalamaca oynuyoruz resmen.aşırı eğlenceli(!).ama her ip bir gün kopar ve o gün gelmişti. öğle arası kimse yok okulda ya da biz öyle sanıyorduk.sınıfta tantuni yiyoruz ama nasıl mutluyuz. gören portakallı ördek yanında kuzu bacağı yiyoruz sanar. neyse biz şakalaşıyoruz tantuniler etler hava da uçuşurken zeki olan zatı muhteremin aklına acı yarışı yapmak geldi. ben acı ne bilmem pek dedim şu küçük olanı ye hihihihi derkene o da bana şunu ye dedi. şu dediği de baş parmağım kadar büyüklükte ki acı.dedim o bana kıyamaz acı değildir diyip gömdüm acıyı. ama böyle bir yanma yok düz duvara tırmanıyorum.okulda da kantin yok.bu su almaya müdür yardımcısının odasının yanında ki mutfağa gitmiş.çok zekidir.elinde iki bardak suyla çıkmış. okulda kimse yok adam akıllı, müdür bunu görünce işkillenmiş. en son ağzımda maydanoz hocanın cama vurup odasına çağırdığını hatırlıyorum. odasına gittim ilk sorduğu soru tantunilerin parasını kim ödedi. içimden diyorum ne alaka,o ödedi desem beni kafamdan yerlere sürtecekmiş gibi yüz ifadesi var. 'herkes kendinkini ödedi' dedim titreyerek.dokunsalar bayılacam korkudan.sonra bitirmiş miydin yemeğini dedi yok hocam dedim.al emeğini geç sınıfa bi daha görmiyim dedi.dedim bravo be marioo sonunda yakaladın. işte sonra mı ne oldu ayrı memleketlere gidince aksiyonda bitti ayrıldık.ilişkiyi ayakta tutan aksiyonmuş meğersem.şimdi de ilişkide aksiyon görünce kusasım geliyor. abartı gibi görünen ama zamanında en ufak şeyden yanlış anlaşılmamak için verilen cabayı her insan bilir,hele ki o yaşta.

dönemsel veya kısa süreli diye düşündüm ama ne çarpıldım 3 sene koştuk peşinden yüz alamadık hala koşuyoruz

çoğunuz üniversiteye giden abilerim ablalarımsınız ben sizden fikir almak için yazıyorum bunu. lise 4 e geçtim. ama şu ilişki kısmında bi türlü mutlu olamadım. he ilişkim oldu ama karışık olaylar. sormak istediğim şu ben hani çoğu lise öğrencisi gibi yok şunla çıkayım öperim bi şeyler yaparım kafasında değilim. hani o olmazsa şuna yazarım falan yok. yani ben birini sevdiysem tamam kitlenip kalıyorum. ve hani aklımda en ufak fesatlık olmuyo. öpmeyi öpüşmeyi geçin yani umrumda olmazlar. sadece sarılmak istiyorum ona karşı. sevgiyle huzurla sarılmak. şimdi sorum şu o kadar fesat düşünce sahibi insanlar mutluyken bize mutluluk sırası ne zaman gelicek. liseye özgü bi şey mi bu kızların genelinin kendini üzenlere karşı ayrı ilgi göstermesi? çok merak ediyorum.

cidden var mi onunla evlenen ?

o kadar platonikti ki başlığı gizli sekmede açtım.

ondan da red almıştım. mecliste bu kadar red oyu verilmiyor.

her lise aşkının bir sonu vardır derler ama inanmayın bence. umut her zaman var arkadaşlar.

müdür yardımcısı lise aşkımı öğrenip de kızmak için yanına çağırdığında annemle babam da lisede tanışmışlar hocam gibi bir savunma yapmıştım lakin biz annemle babam olamadık

3 yıl boyunca karşılıksız sevdiğim lise aşkımı bugün rüyamda gördüm evet hemde evleniyoduk :d o kadar çok sarıldık o kadar çok elini tuttum ki sanki yılların özlemini gideriyodum. rüyamda bi ara ' hiç böyle olcağını tahmin etmezdim' dedim o da 'dimi sen yıllarca peşimde koş sonra evlenelim' rüyamda bile sevgimle dalga geçiyordu bünye buna alışmış ama bu sefer ki mutluluk vericiydi diğerleri gibi ağlatmıyodu yani :) aynı şehirdeyiz ama 4 senede sadece 2 defa gördün onlarda aynı günde zaten.özlemem normal yani. peki insan neden kendine zamanın da acı çektiren birine bu kadar zaman hiç eksilmeden değer verir?

yaaaaaa sözlüüükk lisede sevdiğim çocuk instagram'da takip isteği yollamışşşş!!! farklı sınıflardaydık ve gram sohbetimiz yoktu (hala sohbetimiz yok) ve galiba benim ondan hoşlandığımı da biliyordu... 5 yıl önce onu facebookta (o zamanlar o vardı) ben arkadaş olarak eklemiştim. şimdi o bana istek atmııışşş!! 5 yıl sonra beee beş, b e ş !! niye bu kadar heyecanlandım bilmiyorum, sanırım şu an gözümde "kıymetimi anladı da bana döndü" olarak görüyorum ahdhdnxncm neyse heyecanımı sevgili sözlüğümle paylaşmak istedim, bu kadardı. teşekkürler chdnskxc

ay bu tam benlik bi başlık şimdii o zamanlar lise 2. sınıftayım, sınıfta da bi çocuk var bu çocuk önceki sene bana mesaj falan atmıştı aslında ama niye yüz vermemiştim bilmiyorum neyse ben buna bayılıyorum o aralar. dikkatini çekmek içinde 40 dakikalık dersin 20 dakikasını çocuğa bakarak geçiriyorum o bakınca kafamı çeviriyorum falan. sonra bu böyle 2-3 ay sürdü, benim kızlardan birine anlattım olayı dedi ki bu çocuğun haberi olsun bundan. ben de dedim ki olsun olsun ama nasıl olacak. sonra aynı anda muazzam bir fikir bulduk. ben bu kızın whatsappını tabletime kurdum. çocuğa mesaj attım dedim ki (kızın adına konuşuyorum) yarın buluşalım konuşmam gereken şeyler var. çocuk kabul etti, buluştular. benim kız pat diye söylemiş cerkes senden hoşlanıyor diye. çocuk da zaten olayın farkında tabii, whatsappı açmış önceki günkü konuşmanın altına inşallah bahsedeceğin kişi çerkestir yazmış ama göndermemiş buluşunca göstermek için. neyse işte çocuk o günün akşamı bana mesaj attı. allahım nasıl mutluyum nasıl mutluyum. konuştuk falan 8 ay kadar (tabii bu 8 ay da defalarca beni bırakıp gitti, pişman olup geldi falan), 8 ayın sonunda sevgili olduk ve ve ve ilişkimiz sadece 3 ay sürebildi....

"bu dünyada iki tür kız vardır mia lisede erkek arkadaşı olanlar ve bizim gibi üniversiteyi bekleyenler."

ulan bizim lise erkek lisesiydi ne zaman bu başlığı görsem içim bu burkulur. yokluktan öğretmene yürüyen vardı lan. bir de bi tane ibne vardı sınıfta. harbi harbi ibne yani herif küfür olarak değil gerçek anlamda ibne.tabi biz bunu son sınıfta öğrendik yani ben ve iki arkadaşım öğrendik herif rencide olmasın diye söylemedik kimseye amk

lise ikinci siniftim bölüm dersimizden cikip bahçede yuruyoduk ilk defa onu okulun arka bahcesinde basketbol oynarken gördüm uzerinde mavi gömlek vardi ilk bakışta dikkatimi cekti hemen yanimdaki arkadasima söylemiştim o gün bugündür hala seviyorum su an universite ikinci siniftayim gariptir ki hala onu seviyorum

sınıfta bi kızla öpüşürken müdür yardımcısı yakaladı. güzel adamdı gerçekten, iyi muhabbetimiz vardı. çekti bizi odasına konuşuyor, yarım saat nutuk attı. en sonunda dedi ki, oğlum sizin köyde tarlalarınız var mı? var hocam dedim. elma ağacınız var mı dedi. var hocam dedim. sen onları olmadan yiyor musun dedi. o an ne dediğini anlamamıştım ama omuzlarımı silkip kafamı sağa sola salladım. sakın yeme oğlum dedi. biraz daha konuştuktan sonra saldı bizi. liseden mezun olup, yıllar geçtikten sonra anladım hocamızın neden öyle dediğini. allah selametini versin tanker mustafa hocam.

şuraya herkes lisede sevgilisyle yaşadığı çılgınlıkları yazmış .şu liseden çılgınlık yapamadan mezun olursam gözüm açık gider

şimdi iki çocuğu ve mutlu biz ailesi var. ben mi? takılıyorum öyle...

of tam malmışım. o zamanlar sene 2015 liseye yeni başlamışım çöm muamelesi görüyorum falan aq neyse sen git iki yaş büyük birine düş, çocuğun dalga konusu ol bi de o zamanlar nasıl çirkinim allah affetsin ben olsam ben de sevmezdim kendimi neyse işte iki yıl peşinde koştuk. sevdik mi tam severiz biz koçum, sonra bu beni hayatından bir köpek kovalar gibi kovaladı. olsun güzel şeyler yaşadım. thx god.

6 sene boyunca unutamamıştı beni. her bayramda, doğum günümde, kandillerde, mesaj atılabilecek her önemli günde mesaj atardı mutlaka. bir ara manken gibi sevgili bulduğunu yazmıştım buraya. ayrılmışlar. yaklaşık 1 hafta önce de uzun zamandır konuşmadığım, ikimizin de çok yakın olduğumuz ortak arkadaşım mesaj attı. hayatında birisi var mı gibi sorular sordu. umarım tekrar mesaj atmaz. yanlış bir karar vermek istemem ki mesaj atarsa yanlış karar vereceğim büyük ihtimal.

hoş olmayan bir anı olarak kaldı benim için kendisi.

başlığı okuyunca 2 senem gözümün önünden geçti. kendi içimde yaşadım, o'na dair tüm iyi ve güzel şeyler her zaman bende ve defterimde. eğer yaşamasaydım bu aşkı, lise hayatım tamamlanmamış olurdu. sonu iyi veya kötü hiç fark etmez iyi ki sevmişim. i̇yi ki yaşamışım onunla 2 yılı. şu an ben böyleysem, en büyük katkılardan birini o yaptı karakterime. heyecanlandırdı, üzdü, mutluluktan havalara uçurdu ama en önemlisi anı dolu dolu yaşattı ve hissettirdi bana dünyayı ve kendimi. i̇smi ve yaşattıkları hafızamdan silinmeyecek tek insan olabilir babamın biricik adaşı.

liseden kimseye aşık olmadım bence bu güzel bir şey.

yakında aşkını yaşayabileceğim lise hayatımda olmayacak umarım üniversiteye giderim

lise 1 de sadece sevgili yapmak için kız kovalarken lise 4 yıllarında ciddi ilişki arayanların maziyi hatırladığı entry olmuş.

tam dört yıl oldu. onuncu sınıfta görmüştüm onu. şu an üniversite ikinci siniftayim ve hala ona karşı hissttiğim duygular var. çok farklı bi konumda ilk gözyaşı ilk umut ilk üzüntü bişeyleri hissetmek hep onun sayesinde oldu ama o bu durumdan vurdumduymaz .

dünyanın toz pembe olduğu ve gezerek, eğlenerek yaşanılan aşklardandı. hayatın zorluklarını beraber omuzlayacaklarını bilmiyorlardı o gençler. şimdi üniversiteye girenlerin çoğunun bitirdiği aşklar. (bkz: üniversitede kızların teklif etmesi)

dershaneye başladım ve lise aşkımla aynı sınıftayız mükemmel bir başlangıç oluyor.... askerden yeni geldim dedi aa ne güzel dedim şey mi deseydim e askerliğini de yaptığına göre atanınca evleniriz artık shshsgshsg (allah korusun shshshh)

o zamanlar yapilan en doğru sey gibi gözüken ama bu zamanlar kendimden bile nefret ettiren ufak çaplı bir hata

var mı diye bi düşünüyorum da aklıma kimse gelmiyor

Ya amacınız beni daha çok ağlatmak mı?

Lise aşkım üniversite aşkıyla evlendi. Kişisel görüşüm; lisede sevgili yapılmamalı.

Allah son sınıf lise aşkından korusun. Aşkım aynı üniyi yazalım, hiç ayrılmayalım, seni seviyore ve sonrası şehrin taşına toprağına küfür. Ya da içlerinden biri farklı şehri yazar ve ne oldu foton gitti..

Sınıfımda lise 1 den lise 4 e kadar sevgili olan çift vardı surekli kavga ederlerdi arkadaşlarla yakında ayrilırlar diye konuşuyoduk Sonuç 3 sene önce evlenmişler

Liseye giderken kimseye aşık olmadım. Nasıl bir şey bu lise aşkı ?

Lise hayatımı zehir eden olaydır. Yok oraya gidemezsin, yok bununla arkadaş olamazsın, lise balosuna gidip ne yapacaksın. Hepsine de tamam derdim. Çok salakmışım

Lise aşkımla aynı sınıftaydık Daha fazla anlatmaya gerek yok bence

Bence çok saf bir sevgi o zaman ki şey. Aşk mı bilmiyorum. Ama bir daha öyle birini sevmenin zor olduğunu düşünüyorum çünkü büyüdükçe mantıkta devreye girmeye başlıyor. Her şey o kadar saf olamıyor dolayısıyla. Bilmiyorum sözlük bir daha öyle hisseder miyim bilmiyorum. O aşk mıydı, çocukluk mu bilmiyorum. Ama eğer aşksa ve bir daha aşık olursam sonu umarım bu sefer güzel biter. (bkz: Ziyan ettik duygularımızı ziyadesiyle) (bkz: Bilemiyorum Altan)

Hâlâ aşkım

ciddili aşık olup, çok sevdiğim lise aşkımı, pkk sevici olduğunu öğrenip terk etmiştim. baya da aşk acısı çekmiştim ardından.. sanırsın ülkü ocakları başkanı presidentı genelkurmayıyım.

Bayrampaşalı topçu emre nerdesin özür dilerim aşko üniversiteye geçince seni bıraktım ama sen de az orospu çoçuğu değildin

Hayatıma onlarca kadın girdi ama üç tanesini gerçekten çok sevdim diyebilirim. Bunlardan birincisi ortaokulda aşık olduğum ilk kişi, Cansu. Karşılıksız sevgiydi benimkisi 12 yaşımda... En coşkulu olan ise lise aşkım Melek'ti. Melek ile 2 yıllık bir ilişkimiz oldu. Ama o terk etti beni. Çok sevmiştim. Şimdi çocuğu var. Ambulans hemşiresi olmuş. Üçüncüsünü de sonra anlatırım.

Bu gece resmen 3 saat rüyamda gördüm. Abartı değil. Rüya çok rahat yüzüklerin efendisi kadar uzundu. O zamanlar ben 9ken o 12. Sınıftı muhtemelen evlenip çocuk sahibi falan olmuştur. Dün gece ilk defa izlediğim (bkz: elite) dizisindeki Ander karakteri (bkz: aron piper) kardeşimiz, malum lise aşkıma çok benziyor. Bu sebeple rüyamda görmüş olmam muhtemel. Işin garibi kendimi de onu da o zaman sahip olduğumuz görüntümüz ve yaşımızla gördüm.

annem ve babam bide sözde tesadüfen aynı üniversiteye gitmişler. hiç inanasım gelmiyor buna. ama ben lise aşkına çok inanıyorum. belki anne babamdan dolayı bilemiyorum ama sanki hayatımda yaşadığım en güzel aşk o olmalı gibi tek sorun lise hayatımın mahvolması, evde geçmesi. hayat niye böylesin be koçum?

Bir çocukluk aşkım vardı unutamamıştım bir türlü, o boşluğu birilerinden hoşlanarak falan dolduracağımı sandım ama meğer daha beteri bekliyormuş beni. İlk yıl gördüm onu üst sınıflardandı. Birden o kadar içim ısındı o kadar çok sevdim ki tarif edemem. Aşk değildi eminim ama tarifsiz bir sevgi vardı içimde. Dayanamayıp onuncu sınıfta söyledim ne olursa olur dedim. Neredeyse aşağılanarak reddedildim. Çok üzüldüm çok ağladım hoş aradan 5 yıl geçti hâlâ yediremedim daha da ağlarım o zamanki kendime. Kabul etseydi nolurdu bilmiyorum ama o zaman içim yana yana büyüdüğümü hissettim. Ama canı sağ olsun umarım şimdi kendisi gibi birini bulmuştur ve mutludur.

sıçtı ağzıma. bu kadar

Çok can yakan ve asla unutulmayanlardan. Ben lise aşkımla arada konuşuyorum her konuştuğumuzda içim gerçekten bir tuhaf oluyor. Belki de zamanında yaşanan o masum güzel duygulardan dolayı böyle hissediyorum bilemiyorum. Değer ama ya gerçekten değer bence.

Yakın arkadaşımdı aynı zamanda. İnanılmaz nazik bir çocuktu. Kimseyi kırmazdı. Böyle bana iş atıyor da gibiydi de çocuk kibarlık ediyormuş. Birgün hava bayağı soğuk ellerimde çok üşür. Ayrı sınıflardayız koridorda karşılaştık. Lacivert kadifeye benzer bir atkısı iki de eldiven takmış. Okula bisiklet ile gidip geldiğinden kendini soğuktan korumak amacı ile. Neyse dedim soğuk ellerim buz gibi oldu. Vereyim ıstersen eldiveni atkıyı dedi. Bende olur okul çıkışı veririm dedim. Derste boş. Aldım atkıyı eldiveni leyla leyla dolaşıyorum. Işte yakın arkadaşlarima falan söylüyorum bakın ne verdi kesin o da beni seviyor diye. Hayaller falan. Neyse arkadaşım dedi ki yayında parfüm var mı. Dedim ki yok. Tüh dedi olsa sıkardın atkıya gece kokunla uyusun. O kadar inanmışım :( Üzüldüm yok diye kız dedi bende var. Dedim olur mu falan neyse sıktık. Ama bayağı sıkmışız. Hani amaç boynuma doladım kokum sindi olsun ama soğuk hava ile de birleşince lanet bi koku oldu üstünde. Dedik napsak yine aynı kız güneşte koku azalır dedi. İki ders saati boyunca pencereden güneşe tuttum atkıyı. Yok geçmedi. Neyse el mahkum ders bitti götürdüm verdim. Sonraki gün karşılaştık koridorda. Konuştuk zil çaldı. Tam giderken çocuk dedi ki sürgünruh atkıya birşey mi döküldü anneme yıkattım dün. Hayır dedim parfümdür belki. Bana dedi ki bana Bihterine "sen parfüm kullanıyor musun ki?" Ulan o zamanın parasıyla 70 tllik parfüm sıkardım. Ergenlik hevesi artık sinek ilacımı saf su mu sattılarsa farketmemiş bile çocuk. Neyse rezilligime 3 ders saati ağlamıştım. Bunu okursan köpek, ben sen her öğlen arası basket sahasından formanın tamamı terli geldiğinde sana hayranlıkla bakardım bana yaşattığın tramvaya bak. Senin.. neyse.

hayatınızı siker atar. çok tehlikelidir ve genellikle lise 2 gibi çıkar karşınıza.