depresyon

çağımızın vebası, dünya savaşı, nükleer atığı...

özgüvensizlikle gelir. kötü bişeydir

melankoli.

derin ve karanlık bir kuyudur. düştüğünün farkındaysan ne ala. kuyuya bir de kara yılanlar eklenmeye başladığında farkına varırsan bu sefer bir de o yılanlardan kurtulmak gibi bir derdin var demektir. o aşamada yardım istemekten çekinme. yoksa o kuyuya yeni yaratıklar dahil olmaya başlayacaktır. sonrası sonsuz karanlık.

''stayla'' versiyonu da bulunan psikolojik sıkıntı.

sanki bazı günler evin kapısında depresyon yazıyo, girince çıkmak istememek saatlerce aynı yerde oturup bir şeyler düşündüğü sanmak, kimseyi istemeyip filme diziye sarmak sanırım depresyondayım..

Guzel sarki.

geçen gün darlanmıştım, anneme anne ben depresyona girdim dedim, bana "ya sen kari misun gireceksun, ya otur oturduğun yerde" dedi. kendime geldim.

bazen neredeyse her şey iyi giderken bile birden bire içinde bulduğun halet-i ruhiye.

(bkz: asosyallik belirtileri)

sen kardemirçelik karabükspor iken barcelona ile deplansmanda aynı sahaya çıkma düşüncesi ile empati kurabileceğin duygu durumudur. atlatması zordur. defansı sağlam tutmak lazımdır ki sonuçlarının kalıcı olmasını engellemek için.

tedavisini ve belirtilerini canlı görmüş birisi olarak diyorum ki; her canınız sıkıldığında depresyona girdim demeyin. insana ve onun çevresine etkileri büyüktür. mesela bir aileyi dağıtma noktasına rahatça getirebilir. hastasının durup dururken girdiği ağlama krizleri, panik atakları çevresindekileri de delirtebilir. gece saat bir olmuş yatacakken kim ister birini sakinleşsin diye pijamalarla dışarıda dolaştırmak. he terkedildin depresyondasın sıfatını siktiğimin.

seni oluşturan her hücrenin tek tek acı çektiğini hissetmek

depresyona girmek için gereken malzemelerin hepsini topladım ama nasıl girileceğini bilmiyorum.

günümüzde ciddi anlamda yaygın bir hastalıktır. insanların %15'i en az bir defa majör depresyon geçirir. genellikle kadınlarda sıklık oranı daha fazladır. sıkı bir tedaviyle atlatılabilir. bir nedene bağlı olarak depresyona girilmez çoğu zaman birkaç sorun dahilinde ortaya çıkar.

zordur, hayatla bağını koparır. yaşamıştım ve depresyon etkisi gectikten sonra o gunlerimi hatirlamakta zorlanıyorum. gozumun önüne silik silik geliyor.

çabuk girilmekle birlikte zor çıkılır depresyona girmeye sebeb olanlar utansın be

Joker ve Defkhan'ın yaptığı müthiş şarkı.Güzel şarkı "bi yol varsa bu dünyadan uzaklara yürümek istiyorum."

uyaranlara karşı duyarlığın azalması, girişim gücünün ve kendine güvenin yiterek umutsuzluğun, karamsarlığın güçlenmesi biçiminde beliren ruhsal bozukluk. çözümü ne bende bilmiyorum ama bu çok boktan bir durum

ya hocam herkesten kopmuşum gibi kalitesizleşmişim gibi. kimse beni anlayamıyor gibi saçma sapan düşüncelerle doluyum bir kaç gündür dolaşıyorum aval aval.

2 yıldır anksiyete ile uğraşıyorum ciddi sekilde. az önce hayatımda nefret ettiğim 2 insanın resmini gerizekalı bir.arkadasim gönderdi 5 aydır kendimi.sakinlestirmeye çalışıp.toparladim derken sıfırlandim tamamen. herşey başa döndü.adeta tetikleyicim.ortaya çıktı. şuanda tekrar neden diye sorgulamaya ve dibe doğru ilerlemeye.basladim. nefes alamıyorum gerçekten nefes alamıyorum açık alan.hicbirsey.fayda.etmiyor atak geçiriyorum. sanırım az.sonra.aglama.krizim başlayacak. anksiyete depresyon zor yaşayan.bilir.

sizi de kendi yalnızlığıma ve ruh halime sürüklememek için uyuyayım bari

herkes bunda amk. ortalık moral bozan insanlardan geçilmiyor.

çay sigara 🚬

girince asla cikamadigimiz ruh halidir

şu ara içinde bulunduğum ruh hali (bkz: ruh delirmesi)

hayatınıza gizlice sızan, zamanda sizi soyutlayan, uykularınızı bölen, huzursuzluğa ve içsel yalnızlığa sürükleyen zihin yorgunluğudur. zamanında kronik depresyon hastası bir kadın tanıdım. 50 yaşında. 30 senedir süregelen depresyon içerisinde. avukatmış ve emekli olmuş. kocasına yük olduğunu hissedip boşanmış. tanrı korkusu olduğu için intiharın sonuçlarını bilsede 30 senedir intihar eğiliminde. mutsuz. sessiz. sanki gerçekten yaşayan bir ölümüş ruh gördüğümü hissetmiştim.

yeni çıktım almiyim.

sadece bir kerecik gelecek kaygısından dolayı girdim. bu yaz. hiç hoş bir şey değil. allah sokmasın cidden kendimi en aciz hissettiğim dönemdi. allah düşmanımın başına vermesin.

sanırım şuan girmek üzereyim

sanırım insanda meydana gelen bir nevi ruhsal çökütüntü hali, geçmesi için çabalamak gerek muhtemeldir insan ne kadar çabalarsa o kadar iyi dönüyor geri yoksa ucu sessiz bir ölüme kadar gidebiliyor

ara ara girip çıkıyorum kusura bakmıyordur umarım..

arada girip dostlarımı yokluyorum az bakıp çıkıyorum

içinden çıkamadığım en derin mevzu

artık peşimi bırak yoksa ben kendimi ya bakırköy'e bırakacağım, ya da ilaçlara.

joker ve defkhan'ın birlikte yaptığı rap şarkısı. harikasın def, harika... depresyon --- spoiler --- defkhan verse: silahını çek emmioğlu, zaman kötü bilesin ya vurursun 90’a, ya da götü çizersin beşikten mezara hayat kara kötü bi' resim kim olsan da bu dünyada yaşar ölür gidersin sevdiğini sandığın o sevgiline sevgiler sen her şeyi feda et o bi' gün bitti der gider yeni sayfalar beyaz oldukça kirli eskiler sen değişme ama bırak değişti desinler biliyor musun arkadaşım sevmeyecekler seni beni terk edip gidenler gelmeyecekler geri geçer mi hayat çekerek sekerek mayın tarlasında canım sok bi' tarafına o ettiğin yemini beyaz kağıda yatamıyor ki soyunmadan heceler 365 günde uyunmamış geceler aşık olmadığınla aşk ucuzlamış bebeler şerefiniz oynadığınız oyun kadarı eder nakarat: bi' yol varsa bu dünyadan uzaklara yürümek istiyorum her nefesim boşa yaşamıyorum kendimi uzaktan izliyorum çünkü hayatım depresyon… hayatım depresyon… bi' yol varsa bu dünyadan uzaklara yürümek istiyorum (depresyon) her nefesim boşa yaşamıyorum kendimi uzaktan izliyorum çünkü hayatım depresyon (mutlaka bi çaresi var ama) hayatım depresyon… joker verse: bak gitti işte bi' beden daha bi neden var bi' mezar kaz yine zarlar yek geldi inanmasan da bir anda kabus oldu masallar bu sokaklarda yankılandı selalar herkese selamlar bu bayat hikayenin içindeyim ben hala vedalardan bıktım artık her an daha çok ağırlaştı çünkü hayat devam ederken arkamda bırakmak zor anladın mı? inandım bir anlık seraba günaydın merhaba selam getirdim kerbeladan ümidi kestim artık devadan sarıldım kalem kağıda sevgilerimle tüm yalan sevgilere hepsi kaldı kenarda bir sitemli keman çal aklım başımda değil ben fenalardayım bana bir el at dardayım yaz hadi yalandan da olsa bugün mektubuna sarılıp uyuyayım odamda karanlık bir depresyondayım nakarat: bi' yol varsa bu dünyadan uzaklara yürümek istiyorum her nefesim boşa yaşamıyorum kendimi uzaktan izliyorum çünkü hayatım depresyon… hayatım depresyon… bi' yol varsa bu dünyadan uzaklara yürümek istiyorum (depresyon) her nefesim boşa yaşamıyorum kendimi uzaktan izliyorum çünkü hayatım depresyon (mutlaka bi çaresi var ama) hayatım depresyon… --- spoiler ---

bir tür ruhsal bozukluk. çeşitleri dalları çok fazla. yalnız bir insanı ölümüne yıprattığı kesin. bölük pörçük uykular, sınır krizleri, ağlama nöbetleri, yersiz korkular ve daha bir sürü sorunu beraberinde getirir. olgunluk ve yorgunluk verir. siz siz olun aklınıza tamimiyle hükmedin. aksi halde sonuçlar çok acılı olabiliyor...

girdiğini sanat çoğu kişinin aslında girmediği, sanılandan çok daha zorlu ve fiziki etkileri olan bir süreç. misal hayatım mahvolmuş vaziyette ama depresyonun yanından geçmiyorum. yani bence. edit: burada da demişim vaktinde (#514384)

depresyon kendinin farkında olmaktır. hiç değilse ne kadar aciz olduğumuzu göremeyecek kadar kör değiliz. bulunduğumuz durumun farkındayız ve bu durumu iliklerimize kadar yaşayarak atmak istiyoruz. acılarımız daha kalıcı olsun ders çıkaralım diye. farklı açılardan bakma meselesi;)

hafiften baş gösterdi. allahım geliyor yine. (bkz: nerde o eski depresyonlar)

dilimize fransızca'dan geçmiş bir kelime. (bkz: dèpression) (#2163996)

zaman zaman arkadaşlarının senden uzaklaşmaya başladığını düşünmek depresyon başlangıcı imiş. hayırlı işler depresyona giriyorum ben :d bir şey isteyen var mı çıkarken getiriyim.

depresyonun 6 belirtisi bunların hepsi bende fazlasıyla var. Ne yapmalıyım??

tam olarak hangi durumlarda kullanmamiz gerektigini bilmediğim terim. hani hayattan nefret edip hiçbir şeyden keyif alamadığımda bu durumdayım diyorum. içim daralıyor bunalıyor ama daha ağır bir hastalıkmış gibi de geliyor. senede 15 kez girip çıkılabiliyorsa depresyondayım yine.

girdim çıkamıyorum..

vize haftası öncesi ve vize sonuçları açıklanınca anlık olarak girip daha da büyüterek işin içinden çıkmadığım dönem. help me!

depresyon bilindiği üzere mutsuzluk değildir. depresyon, hissiz olmak/enerjisiz olmaktır. izlemenizi tavsiye ettiğim bir ted konuşması bırakıyorum buraya buyrun

yüksek lisans bitirme projemi depresyon üzerine yazdım, o yüzden ara ara gelip size depresyon hakkında bazı bilgiler vereyim. bugün varoluşçu yaklaşım depresyonu nasıl ele alıyor biraz bundan bahsedelim. varoluşçu yaklaşım, depresyonu açıklarken varoluş anksiyetesi kavramından faydalanmışlardır. nedir bu varoluş anksiyetesi önce onu açıklayalım. rahmetli engin geçtan varoluş anksiyetesini açıklarken şöyle diyor; hayvanlar etrafında olup bitenlerin farkındadır ancak insan etrafında olup bitenin farkında olduğunun da farkındadır. dolayısıyla insan ömrünün sınırlı olduğunu ve bir gün ölerek yok olup gideceğini bilir. işte bu biliş, insanı anksiyeteye sokar. varoluş anksiyetesi. insan bu yüzden ortaya bir ürün koymak ister, bu sınırlı hayatını bir ürünle anlamlandırmak, bir nevi ölümsüzleştirmek ister. o yüzden diğer tüm yaklaşımların aksine varoluşçu yaklaşım kaygıyı olumlu bir şey olarak görür. ama her şeyin fazlası zarar, depresyonu açıklarlarken, varoluş anksiyetesini uzun sürmesi halinde ortaya çıkar demişlerdir. tam olarak bu sebepten varoluşçu terapilerde, depresyon tedavi edilirken hayatı anlamlandırmak ve ortaya bir ürün koymak hedeflenir.

dilimize fransızcadan geçen aslen latince kökenli olan depresyon, kelime anlamı olarak çukur veya çöküntü anlamı taşımaktadır. hipokrat milattan önce 400’lü yıllarda bazı ruhsal rahatsızlıkların tanımında “kara safra” anlamına gelen melankoli terimini kullanmıştır. eski ahid’de, eber papirüslerinde ve antik çağda geçen öykülerde dolaylı olarak depresyon betimlemelerine rastlanmaktadır (Yalvaç, 2012). tarihsel sürecin devamın falret 1854 senesinde mani melankolinin aynı hastalığın farklı görülüş şekilleri olarak açıklarken, kahlbaum ise 1863 yılında mani melankoliyi paranoya dışında bir akıl hastalığı olarak tarif etmiş ve bu hastalığa “siklotimi” adını verirken, baillarger ise bu hastalığı değişik düşünce ve mizaç bozukluklarının oluşturduğunu düşünerek “folie a double fourme” adını vermiştir (Oral ve Yazıcı, 2009)