Mutsuz ayrılması için tek sebebin kuaförün yeteneksizliği olduğunu düşünüyorum, sanıyorum.
Ömrü hayatımda ilk defa zorunlu sebeplerden ötürü bayan kua, pardon, kadın kuaföründe tıraş oldum 1 hafta önce.
Ulan içerisi bildiğin cennet, bir kere o koltuğa rahat rahat oturmanın keyfini yaşadım ilk defa, erkek kuaförlerinde içgüdüsel olarak istemeden de olsa gerçekleşen kola/omuza dokundurma eylemi kadın kuaförlerinde içgüdüsel olarak tam zıttı. Tıraş eden usta arkadaşım olmasına rağmen vücudunu gayet kontrollü kullandı onun eli ve benim kafam harici hiç bir farklı yere temas olmadı.
Karı/kız, futbol, para, siyaset ve dedikodu
(bkz: erkeklerin kadınlardan daha acımasız dedikodu yaptığı gerçeği) harici gayet de kafa ütülemeyen şeylerden konular açıldı, konuşuldu ya da sessizce iş yapıldı.
Ve işin -bana göre- en güzel kısmı; "ulan acaba şu an başım yıkanırken çatal ortaya çıktı mı?" gerginliği olmadan ve nefes nefese kalmadan kafamın yıkanması oldu. O koltuğa oturup kafayı geriye yaslayıp tatlı bir masaj eşliğinde kafamın yıkanması inanılmaz harika bir hismiş. Tabi buldum ya illa bokunu çıkarmam lazım 4 tur kafayı şampuanladı. Hem de öyle doldurma şampuanlarla falan değil adam seçenek sundu hangisi ile yıkayayım diye.
Gerçi baktığında normalde 3 kesime ödediğim parayı tek seferde bıraktım ama değdi. Üzgünüm Fırat Abi bundan sonra kardeşin kadın kuaföründe tıraş olacak :/