sokak köpeklerinin toplatılması

en başa not: arkadaşlar barınak şartlarını güzelleştirme çabasını geçtim, barınağa götürdükleri de yok, toplu kıyım var. daha dün vurulmuş bir düzine köpek gördüm, leşlerini topluyorlar. böyle mantık yok. on köpeğin arasından iki köpek insana saldırıyor diye onunu da öldüremezsiniz. nasıl bir vicdan bu? daha çok katliamı diyebiliriz. bir insan evladı da demiyor ki herkes sokak köşelerine yem koysun da şu hayvanlar aç kalmasın, aç kalmasınlar ki saldırmasınlar. aaa olur mu? köpek besleyip alıştırırlar mı hiç? sonra saldırıyorlar. iki üç köpek saldırınca bütün köpekler saldırgan, vahşi ve katledilmeli, toplatılmalı (ki barınaklar bildiğiniz ölüme terk edildikleri yerler) ancak bir düzine köpek, kedi işkence edilerek öldürüldükleri zaman lanetler yağdırılmalı, bu çağdan etle kemikle nefret edilmeli ve para cezası dışında hiçbir tepki almayıp, hiçbir tepki göstermemeli. bu dünya zaten bir insanlara aitti dimi? ya ben direkt bu insan türünden nefret ediyorum etimle kemiğimle, çağdan değil. insan hiç değişmeyen, kendi koyduğu ve değer atfettiği bir takım kurallar ve terimlerle hayatı kendi kendine ve diğer canlılara zindan eden bir tür. ha bu arada, benim de evladım var ve birkaç defa bizim de başımıza geldi, kızlarıma saldırmaya kalktılar. ben de bu durumdan şikayetçiyim ve bir şeylerin yapılması gerektiğini düşünenlerdenim. ama toplatılıp zehirlenmeleri ya da tüfekle vurulmaları? bir yere kapatılıp aç bırakılmaları? çözüm bu değil! her zaman kolaya kaçan bir sistemimiz var. peki sen ne yapıyorsun bunun için derseniz. yem koyuyorum. düzenli olarak iki kiloya yakın yem alıyoruz internetten ve her dışarı çıktığımızda bir kenara koyuyoruz, kediler de köpekler de besleniyorlar. hatta bu yüzden çok tepki gördük komşularımızdan, hakaret mi işitmedik, şikayet edeceğiz sizi diye tehdit mi edilmedik. yine de umursamadık. şimdi bizimle birlikte en az üç aile daha var hayvanlara yem veren bizim sokakta. bu bile etki ediyor. karınları doyunca ortalıkta dolanmıyorlar bile. ama gitsin fare, kuş yakalasın, eskiden yem mi vardı diyen zihniyetlerin olduğu bir ülkeden ne bekleyebilirsin ki? daha yanındakini tabağına bakmaktan kendi önündekini yiyemeyenler varken bir de hayvan mı besleyecekler? saldırgan hayvanların alınıp satılmasının kontrolü ise devlete ait. pitbull saldırılarında nasıl ki hayvandan çok sahibi suçluysa, o hayvanın denetimsiz alınıp satılması da devletin suçu. nasılsa köpekler dertlerini anlatamıyorlar ya onları suçlayalım dimi? böylesi daha kolay.

barınak şartları iyileştirilirse gayet mantıklı. ne kadar evcil olursa olsun sahiplerine saldıran bir sürü köpek var. yem verek, şefkat gösterek, sevek ile çözülmüyor mevzu

manasız ve saçma eylem. bu ülkede köpek sorunu yok ki, insan sorunu var. senin pitbull dediğin köpek literatürde “bebek köpeği” diye geçer. yani, en temelde çocukları korusun diye üretilmiştir. sıfır şaka. ama senin ülkende her şey gibi köpek sahibi olmak da yozlaştığından, köpekler çocukları öldürüyor. ha, dersin ki başıboş sokak köpekleri çeteleşip geceleri bize saldırıyor, inan bana, sorun yine insan. o hayvanları hırçınlaştıran sizsiniz. biziz. fazla uzatmayacağım; bir söz vardı, doğru halini tam hatırlayamasam da şu minvaldeydi: “bir yerde yaşayan sokak hayvanları, o yerde yaşayan insanların kalitesini belli eder. hayvanlar sizden kaçıyorsa, sürekli kötü muamele görüyorlardır. kaçmıyorsa, iyi.” dünya hepimizin. kedi, köpek, kuş, ağaç, göl… sahip çıkın hepsine. ve hepsinin yaşam hakkına değer verin. bir gün dünyadaki tüm köpekler bir yok olur, mal gibi kalırsınız. bazı hayvanlar benim ince noktam. köpek de bunların içindedir. ilişmeyin köpeklere. iyileştirilmesi ve hizaya sokulması gereken, insanlardır. hele bu ülkede!

Yav sokak köpekleri konusu üzerinden bile patlayan tartışmanın hemen dünyanın en ateşli tartışmasına dönmesi konunun vatan hainliği, vicdan, haysiyet, iyilik, kötülük, insanlık, hayvanlık, beyaz türklük, burjuvazi vs. minvalinde hardcore ikiliklere dönüşmesi sizi de şaşırtmıyor mu ya? Beni çok şaşırtıyor. Siktiğimin memleketinde her şey ama her şey her an kanlı bir çatışmaya dönüşmek üzereymiş gibi tartışılıyor. Bu tartışma kültürü değil. Bu öfke, bu hınç, bu hırs çok fazla geliyor bana. Sokayım sokak köpeklerine de belediyelere de ya. Gerçekten topluca herkesin kafayı yediğini düşünüyorum. Ulan tayyip Beyaz Türkler hayvanlarınıza sahip çıkın falan diye açıklama yapmış. Kfkdksksk ya ne alaka dayıcım ya. 10 dakkada nerden nereye geldik. Beyaz Türkler hayvanlarına sahip çıksın diyen tayyipler ile, sorun köpeklerde değil insanlarda yhaa :(( diyen irrasyonel insanlar gözümde aynı sapkınlıktadır bu arada. YA NE ALAKA DAYILAR NE ALAKA? 2 dakika aneliz kasmayın, 2 dakika büyük resim görmeyiverin rica ediyorum. Hiç gerçek bir şey konuşamayacak mıyız sizinle?

bence çine yollanarak ülkeler arası ticaretimizi geliştirmeliyiz hem hayvanlar rahat eder hem halk her türlü kâr.

köpekleri sever ve korkmazdım. Şimdi köpek havlasa saldıracak mı diye korkuyorum. sürekli olarak beslediğim sokak köpeği bana saldırmaya çalıştı o yüzden ben güzel barınak şartları dahilinde toplatılması taraftarıyım.

Olumlu bir adım olarak görüyorum. Çocukluğumda sokak köpekleri tarafından aniden defalarca kovalandım.Bu kovalamacada can havliyle hiç yolun müsait olup olmadığını kontrol etmeden yola fırladım,karşıdan karşıya geçtim.Köpek korkuma yol açan travmalarım var maalesef. Özellikle geceleri sürüyle gezen köpekler daha da tehlikeli hale bürünüyor.Sabahları tek olup zararsız görünen köpekler geceleri sürüleşmenin etkisi ve bulunduğu alanı korumak istemesiyle iyice agresifleşebiliyorlar.Bu köpekler kıyıma uğratılsın da demiyorum tabiki. Yapılması gereken barınak imkanlarının kuvvetlendirilmesidir ve sokaklardan daha rahat bi yaşama kavuşturulmalılar.Eğer ben bu devlete eşek yüküyle vergi ödüyorsam pekala bu barınakların maddi boyutu vergiler,vergilerin de yetersiz kaldığı durumlarda gönüllerin katkılarıyla karşılanabilir. Hayvansever arkadaşlarımız da bunun yakın takipçisi olurlar. Gelelim pitbull,dogo vs köpekleri sahiplenenlere. Bu arkadaşların ne hayvan sevgilerine ne de samimiyetlerine inanıyorum. Bu köpekleri beslemenin,sokağa çıkarmanın,çocuk oyun parklarına salmanın bana mantıklı açıklamasını katiyen yapamazlar ki bu türlerin beslenmesi hali hazırda yasak. Devletimizden beklentim bu kanunun arkasında durması en azından sahiplenilmesinin önüne geçilmiyorsa ağızlıksız sokakta dolaştırılmasına ağır yaptırımlar uygulamasını istiyorum. İnsan canının kıymetinin bu ülkede hiç olmadığı defalarca söyleyenlerdenim.Şu olay bile bize bunu gösteriyor.Ben etrafımda salınmış halde pitbull görmek İSTEMİYORUM. Yeğenimi parka götürdüğümde yanıma çakı almak istemiyorum arkadaşlar.Bundan doğal ne olabilir ? Bu hakkım değil midir ? Cezai müeyyidelerin bu saldırgan türleri sahiplenenlere katı bir şekilde uygulanmasını istiyorum. Ve bana sallayabilecek olan kendini hayvansever olarak adlandıran arkadaşlara da bir şeyler söylemek istiyorum. Hiç kimsenin sokaktaki kuşla kediyle bi sorunu yok. Fark ettiğiniz üzre tartışmalar köpek üzerinden yürüyor. O yüzden insanları gaddarlıkla itham etmeden önce oturup düşünün. Olayın siyasi boyutuna da gelirsek Akp yine oluşan kamuoyunu sezip hamle yaptı. Muhalefet kendi kesmine şirin görünmek adına yine her zamanki gibi yanlış ata oynadı. Ben bu muhalefetin beceriksizliğinden bıktım.Önce dolar sonra bu mesele ile ikinci golü yediler. Bunlar muhalefet koltuklarını işgal ettikçe ve siz bunlara tıpış tıpış gidip oy verdikçe Akpden daha çok şikayet edersiniz.

Döngüyü hala anlayamadılar. Bir hayvanın eti lezsetliyse onu öldürüp yiyoruz, tatlı ve görece güzelse besleyip kendimizi mutlu ediyoruz, yaşam standartlarımızı düşürüyorlarsa da ortadan kaldırıyoruz. Niye sürekli isyan halindesiniz lan siz. Daha geçenlerde covid aşısı olmaya giden arkadaşım yolda köpekler tarafından ısırıldığı için kuduz aşısı olup döndü. Bir zahmet toplatılsın. Dünyadaki bütün köpekler arkadaşımdan değerli değil. Bir çocuktan değerli değiller. Sevsem bile değiller. Bu kadar basit. Edit: kaburga eti yerken iyi ama vicdanın sızlamıyor. Kuyruk sokumu yağı falan. Belediye en azından cesedine saygı gösteriyor.

Toplatılan köpekler nereye alınacak, bakımını kim üstelenecek, kısırlaştırılması ve düzenli aşılamaları yapılacak mı? Ülkemizin her köşesinde sahipsiz - başıboş - sokak hayvanları varken, bunları besleyecek barınaklar nerelerde? Her ilçede barınak var mı? Olan barınaklar hayvan refahı için uygun mu? Bu barınaklarda yeterli sayıda, eğitimli personel bulunmakta mı? Bu barınaklarda bu hayvanların tedavileri, aşılamalarını, kısırlaştırmalarını yapacak şekilde veteriner hekim bulunmakta mı? Burada bulunan hayvanların beslenmesini kim üstlenecek, bu maliyeti kim karşılayacak? Beslenmeleri yemek artıkları ile mi yapılacak yoksa mama ile mi yapılacak? Toplanılan hayvanlar barınaklara gidecek mi yoksa belli bir yerin dışına çıkınca bırakılacak mı? Uzun vadede köpeklerin toplandığı ilk yerde neler olacak? Yapılacak işin bir altyapısı olmadan yapılması ne kadar doğru acaba? (bkz: Kervan yolda düzülür) mantığı ile yola çıkmak doğru mu? Bu soruların hiçbirine doğru düzgün bir yanıtım olmadığı için şu an bana göre doğruluğu tartışılır bir eylem planı. Çünkü her şeyden önce yeterli miktarda barınak yok, personel yok, hekim yok, aşı - ilaç yok ve daha kötüsü barınaklar içler acısı durumda...

Sokaktan köpek toplansaydı ülkenin yarısını toplamak zorunda kalırlardı..

elzemdir kardeşim. bu ne amk allah aşkına şunu kediye yapan çoluğa çocuğa neler yapmazı geçtim sokakta bu kadar köpek nasıl olur amk nasıl nasıl nasıl? sanırsın savanna çayırlarında yaşıyoruz amk allah belasını versin bu pespayeliğin müsebbibi olanların. not: görüntülerin türkiye'den olmadığını biliyorum amk, türkiye'de de durum aynı

İlk başta sokaktaki mültecilerin toplatılması gerekiyor.

Yeterli kısırlaştırılma yapılırsa, besleme daha kolay olur böylelikle ne başıboş ne de saldırgan hayvan kalır. Bu yüzden de toplatılmasına gerek kalmaz. Şehirlerdekini görüyorsunuz peki ya çöplüklerde olan köpekleri gördünüz mü hiç? Açlıktan, bakımsızlıktan kırılıyor hayvanlar. Toplatıldığında daha iyi olacağını mı sanıyorsunuz? Hiç bir barınağa gittiniz mi? Oradaki hayvanların berbat hallerini gördünüz mü? Bunları görmediyseniz toplatılsın demeniz çok normal zaten ama rica ediyorum biraz araştırın. Şu da var ki şehirden toplatılan hayvanların bir kısmını da dağın başına atıyorlar. Bunları okuyup bilip hala toplatılsın diyorsanız da sizin vicdanınızdan şüphe ederim.

Hemen hemen her yerde durum aynı, bunların toplatılıp barınaklarda bakılması ve eğitilmesi gerek. İtiraz etmek, toplatılmasın demek, 2 mama verip 'oh bugün de hayvanları doyurdum, sevap işledim ' kafasıyla başkalarına saldırmasını sorun etmemek hayvanseverlik değildir. Örnek olarak videoların yorumlarında 'kendini hayvansever zanneden' krize sokacak aptallar da var.

Sikerim hayvan haklarını ya. Demin şöyle bir şey yaşadım amk link. Sürekli ürüyor bunlar, üremesinden kaynaklı agresif olunur mu amk hayvanı.. siktir git işte yolundan ben de yolumdan gideyim, ne yarrama saldırıya geçip arbede cikariyon amcik.

1 yaşındaki kızımla zor kurtulduk bu sokak köpeklerinden. Mahallede o kadar çoğaldı ki markete bile giderken korkuyoruz, arabasız gidemiyoruz artık. Lütfen toplatılsın hepsi yeter artık canımızı sokakta bulmadık

Arabayada saldırmazsın aq daha dün gece yaşadım karanlık bi yolda giderken aniden fırlayıp röar röaav ne var aq sal da gideyim yoluma

Kesinlikle toplatılmalı. Ama hayvanlar birbirlerine yem edilmemeli. 5-6 ay önce çıkan haber gibi kafalarına kürek vurularak canice öldürülmemeli. Düzgünce barınak yapıp ilgilenseler hiçbir sorun kalmayacak. Yine de çok şey beklememek gerekiyor maalesef. Barınakların da ne halde olduğu ortada. Açıkçası yıllardır bu tartışmanın sürmesi bile aptallık.Kaç çocuğu parçaladılar gerçekten bu mu olması gerekiyor? Hayvanları ölüme terk etsinler demiyorum ama en azından bir önlem de alınmalı. Kendimi geçtim köpeğimin başına bir şey gelir diye dışarı çıkmaz oldum.

buna karşı çıkanların düşündüğünün aksine, bu fikre destek verenlerin hepsi cani değil. bundan 3 yıl önceki benle şimdiki beni kıyasladığımda, hangi noktada bu kadar korkmaya başladım diye sorguluyorum. önceden sokakta her köpek gördüğümde uzaktaysam el sallar, yakındaysam durup dakikalarca severdim. üniversitede, sırf köpeklerle konuşmak için yurdun dışına çıktığım olurdu. her birinin ismi vardı, hala özlüyorum onları. şu an ise sokakta köpek görsem kaçmamak için kendimi tutuyorum-kovalamasınlar diye-, o kadar korkak hale geldim. özellikle akşamları dışarı çıkacaksam insanlardan çok köpeklerden korkmaya başladım artık. eskiden bu kadar saldırgan mı değillerdi, yoksa biz mi bu konuda bilinçli değildik bilmiyorum. sadece insanların yaşamını etkileyecek raddeye gelen bir problem için bir şeyler yapmalılar.

Bulunduğumuz çevreyle değerlendirmemek gerekir. İnsanlarla hayvanların iç içe yaşadığı bir yerde okudum. Köpekler dersliklere girer binalarımızın içinde yatardı. Hem yurt bahçem hem okulum koyun gibi devasa köpeklerle doluydu. Çok nadiren havladıklarına şahit oldum korkumu da üniversitede yendim diyebilirim. Herkes besler bakardı. İsimleri bile vardı selam verip geçerdik. Ama bu demek değil ki risk teşkil etmiyorlar. Bazı köpekler yaşadığı semti kendi çöplüğü beller. Baktığında gayet uysaldır mahalleliye karşı saldırmaz tanıdık yüz olduğu için. Ama yabancı gördüğü birini mahalleye sokmak istemez. Yani en uysal bildiğimiz bile yabancı için risk olabilir. Şuanki yaşadığım yer de yine tıpkı okulum gibi köpek kaynıyor ama bunlar aşırı saldıran. Geçen eşimin etrafını sarmışlar site içinde atacak taş bile yok canını zor kurtarmış. Ben zaten asla tek başıma aşağı inemiyorum. Belediyeler birden fazla şikayet aldıkları anda hayvan haklarını da gözeterek buna bir çözüm bulmalı. Bir köpek ısırığı yüzünden sevdiğini kaybetmek kadar boş ve acı bir durum olamaz heralde. Sokak hayvanları ve medeniyet arasında ters bir korelasyon var ve biz inatla ilkellikten devam. Avrupayı her konuda örnek alasımız tutar ama bu konuda dengesiz bir "hayvanseverliğimiz" tutuyor nedense.

allah aşkına ben her gün ama her gün bu korkuyla yaşamak zorunda mıyım? gerçekten dışarı çıkmamaya çalışıyorum artık ya.. daha 2 gün önce evime 100-200 metre kala köpeklerle karşılaştım bekledim gitsinler diye. gitmediler.. gece olduğu için köpekler zaten sürü psikolojisinde, başka yerden köpek havladı bunlar da çıldırdı havlamaya başladılar bekliyorum ki birileri geçsin de ben de onlarla geçeyim şansıma kimse de yok. polisi aramayı bile düşündüm. birkaç dakika sonra bir araba geçerken arabanın önüne atladım dedim 'abi evim şurada köpekler de şurada rica etsem sizinle gelebilir miyim?' abiden allah razı olsun aldı arabasına kapıma kadar da bıraktı. zaten 30 saniyelik bir yolculuktu. teşekkür ettim indim. ben sırf köpeklerden dolayı hiç tanımadığım bir insanın arabasına gece saatinde neden binmek zorun da kalıyorum? öldürelim yok edelim demiyorum zaten ama bu kadar fazla olmaları beni çok yoruyor. bir keresinde kütüphanenin girişinde köpekler tarafından kovalandım ve o köpekleri güvenlik oraya koymuş o ilgileniyor vs. neyse nasıl kurtulduğumu hatırlamıyorum bile (o günde ordan giderken biri çıkıyordu ondan rica ettim sizinle gelebilir miyim köpekler var diye) içeri girdim, dedim abi şu köpekleri ya bağla ya da başka yerde bak ben bunu yaşamak zorunda mıyım ama kalbim düzene girmemişti bile daha. neyse onlar oyun istiyo yavru gibi şeyler söyledi yavru dediği köpek ayağa kalksa benden uzun.. orada iki kişi daha vardı biri dedi ki ' sen korkuyorsun diye benim köpek sevme hakkımı nasıl elimden alırsın?' sdıkwjxskdkew sabır allahım sabır. o zaman git evinde sev dedim ona. beyefendi dışarda sevmek istiyormuş. sikik beyinli. diğer adam da 'benim önemsiz olduğumu, önemli olanın köpeklerin mutluluğu olduğu , korkumu yenmem gerektiğini, benim korkumun yalnızca beni ilgilendirdiğini, korkumu yenersem de ilk başta köpeklerin çok mutlu olacağını, ikinci sırada da benim mutlu olacağımı söyledi..' ulan pezevenk sence ben her ama her köpeğe bunu mu diyorum? sence ben hiçbir köpeğin yanından geçmiyor muyum? bazı köpekler daha çok yaşlı olanları gayet sakin oluyorlar genelde de yatıyorlar zaten onlarla bir problemim olabilir mi sence? ama bazıları da tam tersi ya. yanından geçerken bakmamaya çalışıyorum sakin kalmaya çalışıyorum korktuğumu anlamasın vs. diye yok. yok abi yok olmuyor ya. bir şey yapılır mı? hiç zannetmiyorum.

şunu yapsınlar bunu yapsınlar diye ortalıkta gezeceğimize biraz destek olsaydık yemin ederim ne o hayvanlar sizi ısırırdı ne de barınaklarda köpekler açlıktan birbirini parçalardı. anca konuşuyoruz anasını satayım. icraat sıfır.

1000 kere dedik, 1001. kez diyoruz; toplatılıp çin’e ihraç edilmeli. SOKAKTA KÖPEK OLMAZ

gariban ve yalnız olanlar kalsın onları görünce çok üzülüyom