seni seviyorum da seni sevmeyi eskisi kadar sevemiyorum

işte ayrılık sebebimız buydu..

aşkın canım cicim ayları geçtikten sonra ızdıraba dönüştüğünü anlatan cümle. aşk dedim bakın.evlilikte de bu böyle.

ah ulan mükremin.. bunu neden yaptın?

heyecan ve tutku bitince geriye kalan sevgi kırıntılarıyla yola devam etme çabası. mükremin'den var ile yok arasında kalmış sevgiye dair muhteşem replikler --> seni seviyorum da seni sevmeyi eskisi kadar sevmiyorum

(bkz: mükemmel sözler) (bkz: paradoks)

(bkz: bir demet tiyatro) (#1472148)

kırılan bir kalbin, hala sevdiği için üzüldüğünü belirten bir çaresizlik cümlesidir.

yavaş yavaş heralde onun bana karşı düşüncesi öyle olmaya başladı

çünkü canımı yaktın, görmezden geldin ve sana en çok ihtiyacım olduğunda ortadan kayboldun. bu sevda muhabbeti benim için son bulduğunda bana ihtiyacın olacagi günü dört gözle bekleyeceğim çınar ağacı, dibine kadar ihtiyacın olan kişinin sırtını izlemek neymiş iliklerine kadar hissedeceksin.

aga bir demet tiyatroda mükremin çıtır ile sevdası asuman arasında geçen müthiş konuşma.. "asuman: beni artık sevmiyorsun, öyle mi? mükremin: ya seni seviyorum da, seni sevmeyi eskisi kadar sevemiyorum.. hani eskiden seni sevmenin, birbirimizi sevmenin, yeşil gevrek bir tadı vardı. seni güldürmenin lezzeti damağıma yerleşir, orada mutlu mesut yaşardı.. yani bişey olduğu vakit, ilk bunu koşayım gideyim, asuman'a söyleyeyim tarzında bir haberci telaşı olurdu. asuman: şimdi n'oldu peki? mükremin:bilmiyorum asuman, bilmiyorum.. kalbim bir kuyunun dibindeki suyun içinde nefes almaya çalışan bir gariban.yukarı tırmanmaya çalışıyor..ama ne yapsın? kuyunun duvarları düz..kuyunun duvarları ıslak..''

çağımızın vebası olan durum.

mükremin'in içimizi acıtan ama günümüzde çok sık karşılaştığımız cümlesi..

kırılmış erkek hissiyatı

link kırılmış. ayrıca şuda güzel şarkıymış dinleyin