bugün
yenile
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      tam ölücekken biri beni kurtardı tanımıyorum da nasıl neden o gün tanrı ölmemi istemedi
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilk (bkz: erkin koray ) dan dinlediğim, şimdi benim tek tesellim bir yudum şarap kısmında koptuğum mükemmel şarkı.
    3. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir neşet baba gibidir müslüm babada.hiçbir şeyini silemeyiz.
    4. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir neşet baba gibidir müslüm babada.hiçbir şeyini silemeyiz.
    5. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    6. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hayatında en mutlu olduğun an (bkz: onun yanı )
    7. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      erkin koray'ın efsanesi.
    8. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      tanım: karalamakla da geçmeyen insan olmanın kaderindeki acı dolu hatırasına aralanmış kapıdır. bir ölüden arda kalanlardan en çok saklanılması gereken nedir? bir ölümün bıraktığı en silinmez parçaya en fazla kaç ay tahammül edebiliriz? bir ölüm sadece basit bir yok oluş ve ardına da mermere kazınan 2 isim, 2 tarih bırakmak mıdır? insanlarla hayvanlar arasında ince bir fark var, diyor 20. yüzyıl emeklilerinden biri ve ekliyor; 'insanlar gibi hayvanlar da acı çekerken; hayvanlar o acıya alışmak yerine her seferinde başkaldırmayı seçerler. oysa insanların doğasında acıyı normalleştirmek ve sonrasında sıradanlaştırıp yok etmek yatar. hayvan alışmaya; insansa acıyı imha üzerine yaratılmıştır. zira hiçbir boğanın kırmızı örtüye diz çöktüğünü göremezsiniz.' acıyı sıradanlaştırıyoruz. mutluluğu sürekli bir heyecana; acıyı da tasasız bir hiçliğe eviriyoruz. mezar taşını okuduğumuz bir insanın toprağında güller açtırmaya çalışıyoruz. hayatımızdan öylesine çekip gitmesine rağmen hâlâ bir yerlerde yaşıyor oluşuna zamanında şükrettiğimiz biriyle aynı havayı soluyor olmanın dayanılmaz acısına alışmak istiyoruz. bankamatikten çektiğimiz paranın bir yerlerde belki onun cebinden çıkmış olma ihtimaline, yürüdüğümüz caddedeki onlarca parfümden sadece birinin onun kokusu olma ihtimaline, üstümüze yağan yağmurun aynı buluttan çıkarken ikimizi de ıslatmış olma ihtimaline, kulağımıza dolan şarkılardaki aynı sözlere göz yaşı bırakıyor olma ihtimalimize çok yabancıyız. bu ortak paydada yaşama ihtimali çıldırtmıyor hiç kimseyi. bir yerlerde coğrafi zorunluluktan merhabalaştığı insanların yerinde olmayı zamanında o kadar çok isterken; şimdi o kelimeleri kullanmıyor oluşumdaki bitirmişlik acıtmıyor artık canımı. insan olmayı öğreniyorum. usulca giriyor kanıma acıya alışma refleksi. kabul etmiyor artık bünyem bu kadar acıyı ve her gece kan ter içinde uyanmayı kaldırmıyor rüyalarım. bitiyor her şey; bitmesine müsaadem kendime olan saygımdan. bitmesine müsaadem yaşamaya olan zorunluluğumdan. işte tam da bu çok acı: içinde ona ait ne varsa temizlemişsin gözyaşlarınla; yaşayabilmek için. ama her gece uyumadan önce yazdığı intihar mektuplarını okuyorsun; hâlâ bir yerlerde yaşıyor olmasına şükretmek için. o sana dair en ufak bir ikilem yaşamadan kestirip atarken kalbindekileri; sen hâlâ aklınla kalbin arasındaki uçurumda boynuna kendi urganını kendin geçirip öylesine sallanıyorsun. bir daha tek bir saniye yan yana duramayacağın insanla geçmişinde bir fotoğraf karesinde zamanı durdurmandaki acıyı siliyorsun galerinden. rehberinden ismini silmek kadar kolay olmuyor tabii hayatından izlerini silmek. hayatı yaşamayı öğrendiğin insanla, ölümünü kabullendiğin insanın bir oluşunu sindiremiyorsun bir süre. hayatın delip geçiciliğine susmak daha cazip geliyor. dudak kuruntuna merak saranları geçiştirmek kadar zor olmuyor onun bir fotoğrafıyla konuşabiliyor olman. 'bir daha kimse'ler ile başlayan yeminlerinin ardından sana bu yeminleri ettiren kişiyi hayallerinde süslemen kadar da ironik olmuyor hem hâlâ yaşıyor olan birinin 21'indeki ölü bedenine kendini alıştırman. ne de olsa insansın, acıya alışmak senin doğana yazılmış; silemiyorsun. o seni karalıyor ama senin yazgında silmek seçenek bile olmamış ki; hem karalayınca kime neyi inandıracaksın ki? özlüyorsun sonra ama özlemenin de bir insandan bağımsız olması rahatlatıyor vicdanını. yaşanmışlıkları özleyip; yaşanamamışlıklara kızıyorsun. sen mütemadiyen kendine kızıyorsun bu kısır felekte. herkesten kopmuş yaşıyorsun herkese bu kadar yakınken. anlatıyorsun bir şeyler ama için hep farklı şeylere susmak istemiş. gülüyorsun ama gözlerinin etrafı hep çizik çizik; kahkahaların hep plak kaydı. buradasın ama gitmek istediğin bir yer olmayışından mecburiyet seninkisi. hiç izin vermemişler kanatlarını çıkarmana. bir Fransız kaydı filme rastlamışsın kendine; zaten filmin sonunu da daha başındayken izletmişler gibi hevessiz bir oksijen çevirisi sendeki. acıya da alışıyorsun, toprağa da ekiyorsun gülleri. özlüyorsun evet; zamanın tedavisiyle avunuyorsun sadece buna da umut keşkesi diyorlar.
      9şu uzun entrylerini okumaya üşendiğime çok üzülüyorum - kıpçak bey 17.06.2018 02:44:19 |#3053948
      2şu güzelim entry 4 artı iken bu üstteki yorum neden 5 artı? sinirlerim bozuldu. - kafasi simdi geldi 17.06.2018 23:00:12 |#3596682
      0yaşadıkların hatıraların üzerini tozlandırır. o hatıraları hatırlamadan ne kadar yaşarsan tozu o kadar kalınlaşır. unutmazsın, unutamazsın. sadece o kalın toz tabakasıyla yaşamaya çalışırsın. - undine 17.06.2018 23:32:05 |#3600008
    9. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      çoğu şeyi çabuk unutmama rağmen unutamayacağım bir iki anım var sanırım
    10. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sol gözkapağımda bulunan kürek izi çok dikkatli bakınca görülüyor ama var olduğunu değiştirmiyor
    11. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    12. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      4. yaş günümü kutlamak için bütün mahalle bizim eve gelmişti. kendi tabağımı yedikten sonra gidip misafirlerin tabaklarına dadanmıştım lol ara sıra aklıma gelir gülerim xd
    13. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      silmedik hiçbir şeyi silinmemesi için de elini tutuyorum
    14. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      her şeyi hatırlayan biri için pek mümkün olmuyor
    15. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hayatımdaki ilk öpücüğümü ve öpücüğünü galata kulesinin tepesindeyken ve nerdeyse bütün istanbul manzarası önümüzdeyken vermiştim. Ölsem unutamam galiba o anı.
    16. -4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Vücudumda -geçenlerde saydım, yanılmıyorsam- 32 tane izim var. Her bir izimin de nevi şahsına münhasır hikayesi var. Geçenlerde gittiğim bir doktor, "Silelim bunları." diyip üç beş tane krem önerdi. Kabul etmedim. Bu yaştan sonra muharip pilot olacak halim yok. Dolayısıyla silmeye gerek yok. Bari izlerim kalsın. Hatıralar iyidir.
      1Ne izi tam olarak - delibiriiii 03.09.2020 01:18:45 |#3937115
      0Sürtünme, dikiş ve kesik izleri - patiklipenkuenn 03.09.2020 08:46:41 |#3937243
    17. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Annem kanseri yeni yenmişken sınıfta nerden estiyse hoca “bu havalar kanser hastalarına benzer tam iyileşti dersin ölür ya öyle bi anda bozar” demişti tüm sınıfın ortasında ağlamıştım amk herifi yüzünden
      1anneniz şu an nasıl acaba, umarım iyileşmiştir🌸 - dertli memati 20.09.2020 03:52:32 |#3958918
    18. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Annemle babam boşandıktan sonra evde annemin vesikalık resmini buldum ama nasıl mutluyum. Annem bizi görmeye gelmediği için özlüyorum çünkü. Daha sonra kardeşlerim gördü onlar anneme sinirliydi, yırttık attık. Yırtarken içim kan ağladı resmen. Şimdi yolda görsem dönüp bakmam, o zaman beni kahretmişti.
    19. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      erkin koray link müslüm gürses link "silinmiyor gözlerimden o hatıralar uzadı bitmiyor bu aylar yıllar öldür beni yaşamayı istemiyorum senden ayrı bu çileyi çekemiyorum şimdi benim tek tesellim bir yudum şarap bunca yıldır ağlıyorum yetmez mi ya rab güldür beni ağlamayı istemiyorum senden ayrı bu çileyi çekemiyorum"
    20. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      t: şahane girişe sahip erkin koray şarkısı. link “şimdi benim tek tesellim bir yudum şarap bunca yıldır ağlıyorum yetmez mi ya rab”
    21. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
    22. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dün yaşanan şeyler hayatım boyunca kalacak gibi bende
    23. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      silinmeyen hatıralar şimdi silik kaldılar
    24. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben silmesem neye yarar, o çoktan silmiş
    25. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hatıraların tümü. hatırladığın için hatıradır zaten. tamam, burada tdk'lik yapmaya gelmedim. belleği çok dolduruyor ama ya. gereksiz olanlar özellikle başa bela.