turizm

ülkemizde bacasız sanayi olarak adlandırılıp, "nasıl olsa denizimiz bitmez." mantığı ile günden güne içler acısı hale gelen sektördür. turizm, insanların sürekli yaşadıkları yer dışında yaptıkları seyahat ve gittikleri yerlerde geçici konaklamalarından doğan ihtiyaçların karşılanmasıyla ilgili faaliyetlerdir. insanların, tarihin her çağında değişik nedenlerle seyahat ettikleri bilinmektedir. ancak günümüzde sanayinin gelişmesi, kişi başına düşen gelirin artması, refah düzeyinin yükselmesi, insanların boş zamanlarının çoğalması, turizme çok farklı bir yön vermiştir. turizm hareketine doğrudan ve dolaylı olarak bağımlı bulunan turistlerin, gereksinim duydukları mal ve hizmetleri üreten veya pazarlayan; başta konaklama, seyahat ve yemeiçme işletmeleri olmak üzere, tüm turizm işletmelerinin kurulması, geliştirilmesi ve faaliyetlerinin sürdürülmesi ile ilgili karar ve eylemlerin tümü, turizm endüstrisi içinde düşünülmelidir. turizmin tanımından hareketle turizm endüstrisi, “turistlerin, ikamet ettikleri yerlerden ayrılarak tekrar aynı yere dönünceye kadar geçen süre içerisindeki seyahatleri sırasında gereksinme duydukları ulaştırma, yeme-içme, eğlence ve diğer ihtiyaçlarını karşılayan faaliyet alanlarının tümüdür.” şeklinde tanımlanabilir.

reis'in söylemlerinden sonra ülkede tamamen bitmiş olan sektör. bir sene içerisinde bir ülkenin ekonomisi nasıl batırılır onu izliyoruz şu sıralar. başkanlık uğruna rest çekmediğimiz ülke, dil uzatmadığımız millet kalmadı. neyse, otel fiyatları ucuzlar biz de ucuza tatil yaparız. yine milletini düşündü reis. oyum evet'e!

kendi ülkeleri dışında bize nazaran daha rahat tatile çıkabilen ruslara bakıp insanı ironik bir şekilde komünist düşüncelere iten sektör.

yoksul ülkeler açısından müthiş bir sömürü aracı. çünkü döviz kuru denen saçmalık devam ettiği sürece, türkiye gibi ekonomik yönden dibi görmüş ülkeler, daha zengin ülkeler için resmen savaş sonrası ganimete dönüşüyor. mesela şu an ülkecek yaşadığımız durum tam olarak bu. ancak tüm bu olan biten esnasında sevindiğim tek şey; bizden daha baskıcı ve zor durumda olan ülke vatandaşlarının az da olsa daha gelişmiş komşu ülkelere gidip daha güzel ve büyük şehirleri görmesi. zira az önce iranlı bir aileyle tanıştım. anne, baba, çocuk ve nine istanbul‘a tatile gelmişler. inanılmaz mutlular. çünkü eskiden istanbul onlar için sadece bir hayalden ibaretti. her neyse, turizm yoksul ülkeler açısından bir sömürü aracıdır. bizim gibi ülkeler açısından ise işgaldir!