istanbul

dünyanın en güzel şehri, üstündeki insanlar olmasa.

hani filmlerde olur ya kadının birini delicesine seversin o seni sevmese de. peşinden gidersin her yere, söversin,bıkarsın, onunla olmanın sana sadece zarar verdiğini düşünürsün kısacası siktir olup gitmek istersin ama gidemezsin çünkü bağımlısı olmuşsundur onun. bu şehir de öyle bir şey her gün ettiğim küfrün haddi hesabı yok, biri sorsa bıktım diye bin tane bahane bulurum ama siktir olup gidemiyorum işte gitsem de özlüyorum bu kahpe şehri. yani olmuyor ulan istanbul sensiz burada öleceğiz sanırım.

çok güzel şehir be. kartpostal gibi.

bugün itibariyle yaz gelmiş çok net.

Çok güzel be.

hayatım en gereksiz insan topluluğu facebookdaki anti istanbul sayfalarında görmüştüm aq ne mal insanlar var hiç görmediğin gitmediğin yerden nefret etmek ne alkjsdasldj kedi diyorum ulaşamadığı et diyorum

ulan ne şehirsin be

18 yılda gördüğüm en güzel şehirdir.

içinde yaşadığım için, aklıma geldiği her an şükrediyorum, gülümsüyorum. öyle büyüleyici bir şehir. :)

değerini 3 ay uzak kalınca anladım.sik beni istanbul

epey aradan sonra yeniden buradayım. dikkat ettim de, bu şehirde herkes birbirini tartıyor gözleriyle. (bkz: gözlerime bakacak delikanlı bulamıyorum) millet acayip tedirgin. ve her yer toma, çevik kuvvet kaynıyor.

vallaha leş gibi şehir. izmir daha iyi. (bkz: overrated)

bi ankara değil

şehri ala.en sevdiğim şehir. kimi zaman sokak çocuğu kadar saf bazen mahkum kadar çaresiz. pisliği içinde güzeli içinde. sokak sokak kültürler. gezilesi şehir. aşığım bu şehre.

gönlümün efendisi.

güzeldir hojdır ama izmir daha güzel

aşka benzeyen şehir. ne kadar nefret etsen de , küfür etsen de gidilecek başka yerin olmadığını öğretir bu şehir insana çünkü başka istanbul yoktur. acısıyla,tatlısıyla, kaldırım taşlarıyla bile güzel şehir.

''eğer dünya tek bir ülke olsaydı, başkenti istanbul olurdu.'' (bkz: napoleon bonaparte)

her haliyle güzel olan şehir, ilk aşkım.

(bkz: yüksek kaldırım)

güzel şehir.

istanbul'da guzel olan şeyler kadıköy saraçoğlu fenerbahçe bağdat caddesi

gece vakti dinlendirici, insanı derin düşüncelere götüren flört grubunun parçası. buradan dinlenebilir. "inci tanem, sevda bahçem dert bende Dermanım ol, yürek dayanmaz halde Ateş oldum, duman oldum, kül oldum Yandım İstanbul."

itici şehir

insanların insanları ayakta, oturarak , yatırarak , pozisyon pozisyon sevdiği yerdir

kaçmaya çalıştığım bok çukuru.

nasıl yaşarlar bu kadar kalabalıkta anlamıyorum vallahi.

şu hayatta dolu dolu nefretimi kazanan iki canlıdan biri.

(bkz: bir delinin gözünden) şöyle adımlık, tadımlık kıyısından köşesinden ziyarette bulunduğum şehir. sadece yedi tepe değil, yedi ülke, yedi kıta yetmiş millet var. yetmemiş, her yer araba, telaşe ekmek kavgası, sayısız insan kör-düğüm. şöyle gözünüzü bir açsanız ağlayacak çok şeyi var, kapattığınız zaman esir alıyor sizi bu sefer. sigara gibi, güzel desen değil belli ki onsuz da olmuyor. ama ben deliyim, kaçtığım hastanem gibi geliyor bana. dedim ya hani gözümü tam açarsam durduramam gözyaşlarımı, tek tek dökmeye gerk yok. sigara gibi diyeyim. kimi sever ve bağımlıdır. kimi sevmez bağımlıdır. kimi kararsız istediğim zaman bırakırım havasında. ama ama bir boğazı var ki amaaan yıllarca yaşa yamacında. sigarayı da hiç sevemedim öyle diyeyim, zehrimiz cebimizde yaşıyoruz. aşığı olamadım bu şehrin. eğer olurda şair olursam kendisine şiir yazmayacağım bu yüzden. yeterince yazmışlar, bir delisi de eksik kalsın, hoşça kalsın.. vesselam.

sokağa çıktığın çarpıyor. "ben istanbul'um, eşim yok" diyor resmen. az önce kola almaya çıktım, 2 dk'da 3 kişiyle muhatap oldum. biri para istiyor, diğeri adres soruyor, öbürü şarkı söylüyor bana. ne acayip bir şehir ya. çok güzel ama.

amına kodumun yeri. şu an sokağa çıkıp üç kişiyle muhatap olsam biri soymaya biri bıçaklamaya biri de sikmeye çalışır. sansliysam uyuşturucu satmaya çalışırlar. arka tarafları güzel değil işte.

an itibariyle tabiri caizse gavur amı gibi kavrulan şehir.

hay istanbulun dağını taşını toprağını gecesini gündüzünü nemini ayazını yazını kışını sikeyim ben böyle illet bi şehir daha görmedim

büyük hayalleri olan küçük insanları boğazından geçiren şehir. tek lokmada, yutuyor!

güne patlamalarla uyanan şehir. ne desek. faili ve azmettiricisi başta, sebep olan ve bunu görmezden gelen bütün namussuzlara ana bacı küfretmek, vatan sağolsun, bizde daha ölecek çok adam var, kimse sabrımızı test etmeye kalkışmasın gibi tehditkar sözlerle dosta düşmana korku salan adamlara bravo yaşa diye gaz vermekten başka bilemiyorum ki ne desek.

aşka benzettiğim şehir. verdiği huzur kadar yarattığı karmaşa yoruyor insanı. ne bırakıp gidebiliyosun ne kalıp savaşabilcek gücü kendinde bulabiliyosun. ama seviyosun çok seviyosun.

sevdiğin insanlar olmayınca tek başına gezilemeyen, sıcaktan daraltıp sıkıntıdan öldüren şehir.

güzel şehir. klimamla daha da güzelleşiyor.

parası olana güzel şehir.

ülkenin yarısı burada. yalnız düşündüğüm zaman mantıklı geliyor. başkent ankara falan değil de burası sanki. her şey burada. hayat burada. mesela adam atıyorum konya'da oturuyor ama televizyon açtığı zaman gördüğü tüm diziler istanbul'da çekiliyor. ( özellikle genç kızlar bu durum nedeniyle daha çok gelmek istiyor. hayatlarının aşkını burada bulacaklar dizilerdeki gibi falan....... yok öyle bir dünya gelmeyin) iftar programı bile istanbul'da ezan okunduktan sonra bitiyor lan. her şey istanbul olmuş. sonra her yer bina, her yer site. niye bu kadar insanın bir yere sığması lazım tabii. sokuşturun tüm ülkeyi buraya.

(bkz: istanbul güzel şehir ama yaşanacak yer değil.) ikiye on kala

o kadar entry var bi kişinin aklına şarkı olan istanbul gelmemiş, esefle kınadım. pamela spence şarkısı. bana sorarsanız modası asla geçmeyeceklerden, ağza her vakit dolanıyo. link. --- spoiler --- bir ortak geçmişimiz var, bir de hep açık yaralar  kendine hatırlattığın: fazla parlamış anılar karşıma her yerde çıkan otuz yaş üstü adamlar,  "hep seni sevmiştim" diyen, bir şeyler bekler bakışlar yerçekimine yenik üstün, başın,  bir de hep güzel tınlamış adın, adın cebimde bir tek numaran kalmış artık,  herkes için bir tadımlık istanbul seni hapsetmiş, eski bir banda kaydetmiş yüzlerce binlerce insan aman allah hep bu şarkıyı söylemiş istanbul seni kaybetmiş, ilaçlayıp berbat etmiş davul gibi gerilen derini aman allah kimbilir kimler inletmiş eğer "sana ihtiyacım var" dersen her an gelebilirim kendinden bir vazgeçersen eğer gerçekten sevebilirim aşkımı gördüğün zaman, yenilmiş olman farketmez kendini sevmezsen eğer kimse gerçekten affetmez yerçekimine yenik üstün, başın,  bir de hep güzel tanımış adın, adın cebinde bir tek numaran kalmış artık,  herkes için bir tadımlık --- spoiler ---

bu şehiri sevmek için bu şehirden ayrılmamak lazım.

büyük bir viran şehri,yaşlı yorgun ölmeden önceki son şakasını yapan amcalar gibi...şehrin içindeki düzensiz kalabalıkta kaybolunmaya giden görünmezlik hissi işte bu his bağlıyor seni bu mahşer yerine bakalım daha neler görcez istanbulla alakalı şiirle anlatımı güçlendirmek isterdim ama bilemiyorum altan....bilemiyorum

aşık olduğum şehirdir

her soskağı ayrı aşk kokan şehir

''trafiği çok kötü abi'' lafını her istanbul mevzusunda açan adam istanbul'u hiç gezmeyen evden işe, işten eve giden adamdır. istanbul hakkında şiir yazan, şarkı yazan, roman yazan adamlar kör değildi. güzel şehir güzel

yedi tepeli sehir...