bugün
yenile
    /
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kitabı okuyorum. i̇ş yerinde bıraktım son 15 sayfa. şu an merak ediyorum. hatta o derece ki meraktan uyuyamıyorum. yarın düşüncelerimi yazacağım.. şimdilik uyumayı tekrar deneyeceğim..
      2kitapla okumanın verdiği zevki gözden çıkardıysan; internetten pdf olarak da okuyabilirsin. (şayet nette bulamazsan da haber et, son 15 sayfanın görselini çekip atarım bir şekilde.) - louis froziel 07.09.2018 00:46:40 |#3734994
      1sevmem öyle şeyler.. dokunmak hissetmek en güzeli :-) - tosbağa 07.09.2018 07:29:42 |#3735016
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kürk mantolu madonna .. bir sabahattin alieseri. sonuyla beni büyüleyen bir kitap.. açıkçası okumaya başlarken çok büyük bir heycan duydum. beğeneceğime o kadar emindim ki elimden bırakmıyordum. ama her sayfa ilerlediğinde heycanım biraz daha azaldı. beklentimi karşılayamadı. ta ki son 20 sayfasına kadar. kitap sonuyla beni şaşırtmayı başaran 2. kitap oldu. ilki kardeşimin hikayesi.. böyle bir son beklemiyordum. hatta şöyle ki: --- spoiler --- maria ve raif'in seviştiklerini bile söylemeyen kitabın (söylediyse bile ben gözden kaçırmış olabilirim) sonunda raf'in maria'dan bir kızının olması beni dumura uğrattı. --- spoiler --- çok etkilenmedim ama sonu bir film izlmişim tadındaydı.. altı çizilesi sözler oldukça fazlaydı. kitap emanet bir kitap olduğu için cümlelerin altını çizemeyip not almıştım. şimdi onlardan bazılarını buraya aktaracağım çünkü bu not kağıdını bu kadar yoğunluğum içinde kaybedebilirim. --- spoiler --- zaten muhitimden uzak duruşumun, vahşiliğimin bir sebebi de kitaplarda tanıştığım ve benimsediğim insanları kendi muhitimde bulamayışım değil miydi? insanlara olduklarından başka gözlerle bakmakta ısrar edişime içerleniyorum.. dünyada bana hiçbir şey tabiattan melül bir insanın zorla gülmeye çalışması kadar acı gelmemiştir. kendilerine ne kadar fazla ave ne kadar aptalca güvendiklerini fark etmemek için kör olmak lazım. herhangi bir şekilde talepleri red edildiği zaman düştükleri şaşkınlığı görmek, küstahça gururlarını anlamak için kafidir. kendilerini daima bir avcı bizi zavallı birer av olarak düşünmekten asla vazgeçmiyorlar. bizim vazifemiz sadece tabi olmak, itaat etmek, istenilen şeyleri vermek.. biz isteyemeyiz, kendiliğimizden bir şey veremeyiz.. bu ahmakça ve küstahça erkek gururunuzdan tiksiniyorum.. anlıyor musunuz ? ben hayatta yalnız başına yürüyebilecek bir adam değildim. daima onun gibi bir desteğe muhtaçtım. bunlardan mahrum olarak yaşamam mümkün olamazdı. buna rağmen yaşadım.. ama işte netice meydanda. eğer buna yaşamak demek caizse yaşadım.. dünyada tek bir insana inanmıştım. o kadar çok inanmıştım ki, bunda aldanmış olmak, bende artık inanmak kudreti bırakmamıştı.. ama bir kere kırılmıştım. hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık adeta bütün insanlara dağılmıştı; çünkü o benim için bütün insanlığın timsaliydi.. sen bana bu dünyada başka türlü bir hayatın da mevcut olduğunu, benim de bir ruhum bulunduğunu öğrettin. bunu sonuna kadar götüremediysen, kabahat sende değil.. --- spoiler --- (bkz: hep birlikte ağlasak mı acaba ?)
    3. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- ulan raif efendi. aşık olduğunu kimseyle paylaşamadın. aşık olduğun kadına bile adam akıllı aşkını itiraf edemedin. zaten söylesen de anlamazlardı seni. --- spoiler ---
    4. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ay yapım' ın sinema projesinde onur saylak'a emanet ettiği kitap. sabahattin ali, romanın ana fikrini, ”dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?” sözleriyle açıkladı. (bkz: dörlemann) 2016 yılı başında i̇ngiliz yayıncı penguin’in "modern klasikler" serisi arasında yer aldı. (bkz: madonna delle arpie) (bkz: ben gene sana vurgunum) ileriye doğru yazılmamış olup, geriye doğru giden bir anlatıma sahiptir. 33 yaşında askerde dizinin üstünde sakat parmağıyla yazmıştır.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sen ne muhteşem bir kitapsin öyle
    6. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      tüm sayfalarının altını çizip,hepsi bana ait ben ben demek istediğim kitap.muhtemelen okuyanların çoğu da böyle düşünüyordur.
    7. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      seninle şöyle bir oturup konuşamadık.
    8. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      son günlerde sol kanatta baya gördüm ve yazmak istiyorum artık. popüler olmadan okumuş ve çok sevmiştim. yeri bende ayrıydı. sonra bir olay yaşadım ki yeri apayrı oldu. bilenler bilir benden 5 yaş küçük bir yeğenim var benim. biriciğim benden istedi bu kitabı. verdim gözümden kıskandığım cânım kitabımı tembihle. + "bak sakın kimseye verme kitabımı. i̇yi bak. bir yeri falan asla kıvrılmasın. ona göre." - " ya üüüüf teyze" kitap yeğenimdeydi. sonra aklıma asla gelmeyecek bir olay yaşadık ve neticesinde yeğenim vefat etti. kapının arkasında duran hırka misali insanı üzen detayları kaldırmaya başlamıştık artık. bana da diş fırçasını çantasının içine koymak düştü. atsan atamazsın ki. zaten düşünemiyorsun. okul çantasını açtım. defterleri, kitapları, cüzdanı ve binbir tembihle verdiğim kitabım. çantası düzenliydi ama en çok özendiği şey kitabım olmuş. özel bir yere koymuş. o an ne hissettiğimi anlatamam ama çok ağlayasım gelmişti. o kitap yüzüme çarptı resmen. ne kendime gelebildim ne kendimden geçebildim. o görüntü geliyor gözümün önüne. i̇yi ki kitabımı vermişim. i̇yi ki kitabım onun çantasında. i̇yi ki parmak izlerimiz karışmış. i̇yi ki aynı cümleleri okumuşuz. i̇yi ki.
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      t: sabahattin ali'nin önce dillerde sonra da herkesin elinde dolaşan bir kitabı. (bkz: kitapyurdu.com)'da bu kitap için şöyle bir yorum yazmışım vakti zamanında. "ah hepimizin hayatında sabahattin ali'nin kürk mantolu madonnasına denk birisi vardır, hani uzaktan uzaktan sevdiğimiz, her sokakta belki karşımıza ansızın çıkar diye beklediğimiz.... yabancı bir yazarın sevdiğim bir sözü var. biz sevdiğimiz kişiyi değil sevmek eylemini seviyoruz diye. bu kitap da bunu konu alıyor."
    10. 10
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilk entry'e bu muazzam kitap ile başlamak istiyorum. kısaca kitap hakkında da şunları yazayım: sabahattin ali'nin üç romanı var ve aralarında şüphesiz en güzel romanı bu. üzücü olan kısım ise kısa bir kitap olması. sabahattin ali bu romanında raif efendi ve maria puder'in aşkını anlatır. dili öyle güzeldir ki, bazı cümleleri tekrar tekrar okuyabilirsiniz. okuduktan sonra etki bırakacak ve daima hatırlanacak bir kitaptır. hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim. puan: 8,5/10
    11. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      En son 2017 yılında okumuşum, bugün tekrar okudum. Galiba ilk okuduğumda sadece raif efendi'nin duygularını anlayabilmişim çünkü altı çizili cümleler hep ona aitti. Bugün ise maria puder'i tam anlamıyla anladığımı düşünüyorum. Kendimde açıklayamadığım hisleri o çok güzel açıklamış. Sizler gibi uzun uzun anlatamıyorum düşündüklerimi sadece zaman geçtikten sonra tekrar okuduğumda şu an düşündüğüm şeyler o zaman ne şekilde değişecek onu çok merak ediyorum. O yüzden buraya not düşüyorum.
    12. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Sıkıldıkça herhangi bir sayfasını açıp okuduğum Sabahattin Ali'nin müthiş romanı. "Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana, dünyada başka bir türlü hayatın da mevcut olduğunu, benim de bir ruhum bulunduğunu öğrettin."
    13. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''Şimdi ben gidiyorum fakat ne zaman çağırırsan gelirim dedi. Evvelâ ne demek istediğini anlamadım. O da bir an durdu ve ilave etti : nereye çağırırsan gelirim!''
    14. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bir gece saat 12 sularında bitirdim bu kitabı. Kitabın sonu hiç tahmin etmediğim bir şekilde bitti. Kitabı , göğsümde bir sancı ve gırtlağımda nefes almamı engelleyen bir yumruyla kapattım. Altını çizdiğim kelimeler omzuma yük olmuştu ve bir kitaba yenilmiştim. Kitap bittikten sonra Şu şiiri dinleyip sigara üstüne sigara yaktım ve bu şiirin aslında bu kitabın bir özeti olduğunu hissettim. Çünkü sen feryadım, isyanım , kavuşulmazım diyordu. Kitapta Raif, Maria’ya kavuşamamıştı. Aşk denilen şey gerçekten böyle mi? Kavuşamadığın mı hep aşk olur? Bütün şarkılar bütün şiirler neden hep iki aşığın kavuşamamasını anlatır? Herhalde aşk denen şey kavuşamamaktır..
    15. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Daha önce okuduğum ama hatırlayamadığım kitaptır kendisi. Okusam mı tekrar acep ?
      0Bende de aynısı oldu. İlk sayfadan sonra hepsini hatırlıyorsun. - canis majoris 03.10.2021 23:10:25 |#4255322
      0Şuan merak ettim hatırlayabilir miyim diye .. okuyayım o zaman - dareyni 03.10.2021 23:11:13 |#4255324
    16. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Sabahattin Ali bu kitabı yazarken aslında hayatı boyunca hiç görmediği tanımadığı bir tablodaki kadına aşık olmuş ve bu aşkın onu meczup ettiğine inanarak askerdeyken yazmıştır. Kimisi için şizofreni hastası, Kimisi için türk edebiyat tarihinin en yalnız adamı, Kimisi için hayalindeki kadın için ailesini dağıtan birisi.. Herkes için ayrı bir anlam taşıyan birisi.. Kitap değil de hikayesini okuduktan sonra yüreği dağlanır insanın..
    17. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ara ara açar okurum bugün altını daha önce çizmediğim bir sırasına denk geldim. "...Kendimi bir balkondan aşağı daha rahat bırakabilirim, bir insana bırakmaktansa. Öyle çok korkuyorum insandan..."
    18. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Mükemmel bir kitap. (bkz: tavsiye etmek) Kitap benim olmadığı için altını çizemedim ama not almıştım. --- spoiler --- İnsanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu. --- spoiler --- --- spoiler --- İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor. --- spoiler --- --- spoiler --- Bu akşam anladım ki, bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş. --- spoiler --- --- spoiler --- Seni seviyorum... Deli gibi değil, gayet aklı başında olarak seviyorum --- spoiler --- --- spoiler --- Seninle şöyle bir oturup konuşamadık --- spoiler ---
      1tşk ederiz kod adı sap hanım bu öneriniz için - sedyeci 04.04.2022 13:52:47 |#4346568
      1Reca sedyeci bey - kod_adi_sap 04.04.2022 13:53:49 |#4346570
    19. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bütün bunlara rağmen kafamda, onun hatırasını kirletecek bir şey yoktu. Onun boşluğunu değil, fakat yokluğunu hissedecektim.
    20. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Sosyal medyadan arkadaşımla konuşurken kitabı okuduğunu söyledi sonra; Bu kadının karşısında her şeyimi ortaya dökmek, bütün iyi ve fena, kuvvetli ve zayıf taraflarımla, en küçük bir noktayı bile saklamadan, çırılçıplak ruhumu onun önüne sermek için sabırsızlanıyordum. Bu satırları altı çizili bir şekilde atıp beni kürk mantolu Madonnaya benzetiğini söylemişti her ne kadar benzemesekte o an hoşuma gitmişti :)
    21. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kitap güzel evet ama Sabahattin Ali'nin çok daha güzel kitapları var, Kuyucaklı Yusuf, İçimizdeki Şeytan bunlara örnek olabilir, sanki gereksiz abartılıyor.
      0Kuyucaklı Yusuf'taki Şahende... daha fazla dişlerimi sıktıran bir karakter olmadı - mr hemloc 04.04.2022 16:03:32 |#4346616
    22. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hayatında ilk kez kitap okuyanların deli gibi abarttığı kitap. yanında kahve ile birlikte instagrama fotoğraf atmadıysanız kabul olmuyormuş.
    23. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilk başlarda sıradan bir aşk hikayesidir diye düşündüğüm ama sonrasında o kadar da sıradan olsa bu kadar rağbet görmezdi sanırım ikilemiyle beklentiyi bayağı düşürerek okumaya başladığım sonrasında ise beni aşırı sarıp sarmalayan, kendine hasta eden enfes kitap. --- spoiler --- raif'in maria'ya olan aşkı insanı kendinden geçiriyor adeta. bu ne güzel bir tasvir yeteneğidir arkadaş? o güzel duygular, o hisler nasıl güzel anlatılıyor, nasıl kelimelere dökülebiliyor öyle, insanın sabahattin ali'ye saygısı daha da artıyor kitabı okudukça. ilk tabloyu gördüğü zaman ki şaşkınlığı, oradaki hissettiklerini muhteşem bir şekilde anlatışı, maria'yı tanıdıkça aşkı iyice keşfedip kendindeki ve hislerindeki değişimlerin farkına varıp onları dile getirmesi insanı mest ediyor. aşkın gerçekten de hayatımızda yarattığı sarhoşluğu sonuna kadar hissediyorsunuz arkadaşlar. o sarhoş ruh halindeyken hiçbir olumsuzluğun olumsuzluk gibi gelmediği, her şeyin üstesinden gelebileceğiniz hissiyatı, "sadece o olsun her şeyi hallederim" sersemliğini tam olarak raif de yaşıyor. hikaye hiç beklenmeyen şekilde ilerliyor, beklenmeyen şekilde de bitiyor. ama okurken raif'in aşkına insan gıpta ediyor, arada bir böyle insanın birine aşık olup dünyadan soyutlanası gelmiyor değil. --- spoiler ---
    24. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      lisede birkaç kez okumaya çalışmış lise kütüphanesinde popüler bir roman olmasından kaynaklı bir türlü okuyamamıştım. sonrasında tüm ön yargıları bırakıp okumaya başladığımda ise raif karakterine tutulmuştum. beni etkileyen maria ile hikayesinin bitmesiyle başlıyor. her aşk kendine özeldir muhakkak, raif'inki de öyle ama tek başına yaşadıkları çok daha önemli gibi geliyor. raif gibi karakterlerin toplum içinde denk gelip sönük, kendi içine kapanık, hayatı yaşamamış bu hayata çile çekmeye, düşünmemeye geldiğini düşündüğümüz yanımızdan geçip giden sıradan bir insan olduklarını, anlatılmaya belki de değerli bir şey olmadığını düşündüğümüz tipler için raif aslında öyle değil dedirtiyor. aslında her insanın hayatı derinine insen bambaşka aydınlanmalar yaşarız. ancak ön yargılı insanlarız etiket takıp geçiyoruz yanlarından. raif karakterinin topluma yabancılaşması, artık kimseye anlatamayacağım diye sırt çevirmesi dünyaya o kadar kalbime dokunuyor ki halen o küsmeyi kendimle çok bağdaştırırım. Üniversitedeyken romanla ilgili yabancılaşma üzerine bir makale okumuştum onun da etkisi var tabi, romana bakış açımı bambaşka yerlere taşımıştı. Sen çok iyi bir yazarsın Sabahattin Ali .
    25. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      PDF formatında okumaya başladığım kitaptır. "Mağara soğuk muydu kardeş" demeden önce durun bir nedenini okuyun: Ben popüler kültüre biraz karşıyım. Abartılıp kabartılan dizilere, kitaplara mesafeliyimdir. Kürk Mantolu Madonna'nın da cılkını çıkarttılar takdir edersiniz ki. İşin kötüsü; bunların çoğu, kitabı okumadı bile 30. sn.den itibaren izleyiniz. Gibi'yi bile ikinci sezonundayken izlemeye başlamıştım yahu. Her neyse, yirminci sayfaya geldim ve kitaba şimdiden bayıldım. Anlatımı olsun, betimlemeleri olsun muazzam. Sayfalarca anlatmaya gerek duymadan karakteri veya ortamı kafamda canlandırıyor Sabahattin Ali. Duruşma beklerken bol bol okur, sosyal medyaya da bir story dahi atmam. Adamcağızın üstünden yeterince prim kasıldı zaten. PDF formatında okuyup bitirdiğim ender kitaplardan olacak, henüz okumayan varsa bu referanstan sonra okusun bence. Zira ben kolay kolay bir kitabı PDF formatında okumam. Zübük'ün bile PDF'ini bulmama rağmen okuyamayıp basılı halini satın aldım da okuyabildim.
    26. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bu sabah bitirdim, konusu ve anlatımı tek kelimeyle muazzam. Kitabın sonundan, ortalarında aldığım zevki alamadım. Hele çocuk kısmında "lan ne ara?!" diye şaşırdım. Önce başkasından sandım, sonra Raif Efendi kendisinden olduğunu söyleyince "en fazla öpüşmemiş miydiniz aga siz" dedim. Ayrıca hani Maria Puder aşık değildi? Yalnız anlatıcı ile başlayıp Raif Efendi'nin anlatımına geçişi harbi kusursuzdu. Twitter'da dönen en baba geçişli futbol editleri diz çöker tövbe ister.
    27. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    28. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      almanya ve türkiye ortaklığıyla dizisi çekilecek olan sabahattin ali kitabı. kitabın ruhunu yansıtabilmek maksadıyla hem almanyada hem de türkiyede çekimleri yapılacakmış. haber detayı için link kitabın ruhu ister istemez kaybolacaktır fakat umarım izlenebilir bir proje ortaya çıkar. maria puder için farah zeynep abdullah'ı yazdım bile ben.
      0Raif efendi- Mert Fırat olur bence. - quaesh 02.05.2024 14:26:24 |#4700090
      0kimse yadırgamaz. - insansizlik ozlemi 02.05.2024 14:43:41 |#4700095
    29. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      askerde yasaklı ve yakılacak kitaplar arasından çalıp, okuyup, eve getirdim bu kitabı. kitaplığımın baş tacıdır kendisi. onu idamdan kurtarmış gibi hissediyorum :)
    30. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: let the linç begin) BOK gibi kitap. Hüzün pornosu. Aforizmik sıçmıklarla dolu. Karakterleri derinmiş gibi görünen kötü yazılmış diyalogları var. Hikâyesi kendi dönemi için bile klişe. Bir sikim anlatmıyor. Biraz daha kalın bir kitap olsaydı bu kadar okunmazdı. Sevenlerinin ÇOĞU gerçekten okuyup hoşlarına gittiği için değil internetten bu kitabı sevmeleri gerektiğini gördükleri için seviyor. Muhtevası önemsenmeden romantize ediliyor bu yüzden bir çeşit totem olarak görülüyor. ohh be.
    /