aşk acısı

ben üç kızdan hoşlandım. sırayla anlatıcam. ilkinde lise 2 deydim. kızla samimiyim. teklif edicemi anladı daha da samimi olduk. sonra ben hareketlerinden cesaret aldım açıldım kıza. çıkmaya başladık 3-4 hafta sonra kız annesinin üvey olduğunu söyledi şok geçirdi. ayrılmak istedi. hayır diyemedim böyle bi durumda bencillik olur kız kimseyi istemiyor herkese küstü. bir böyle gitti. lise sona geldim. kızla faceten konuşuyoruz falan. canı sıkkınmış. yaz günü cıvıl cıvıl. akşam serinliği. çık dışarı hadi biraz yürürüz çekirdek falan çitleriz. tamam dedi birden. biraz gezdik tozduk falan filan orda teklif ettim. kabul etti. 4 ay sonra babasının annesini aldattığını öğrendi. erkek milleti hepiniz aynısınız tribine girdi. bu da böyle gitti. kardeşim üniversitedeyim. 4 gün önce oldu bu olay. mühendislikte okuyorum. tıptan bi kızla tanıştım. muhabbet kurdum falan. tam teklif edicem kız uyandı mevzuya eteğindeki bütün taşları döktü. meğer annesi babası 15 senedir ayrıymış. evliliklerin sonu boşanmayla bitiyormuş. aşkların sonu da ayrılıkla. eee ... benim aşka inancım kalmadı kimseyi hayatımda istemiyorum. şimdi güzel kardeşim bu adam napsın? hepimizde var bu acıdan. derdimi paylaşıyım dedim. pes etmek yakışmaz bize. biz bu doğru aşkı bulucaz. sike sike bulucaz. başka yolu yok !!

Insan bi kez aşık olur. Diğerleri hoşlantıdır. O yüzden acısıda fil gibi oturur

kıymık batması gibi. orada, biliyorsun. içinde. elinde, kolunda, dizinde... çıkarıp atsan rahatlayacaksın ama bir yanın dursun diyor. hatta sadistçe keyif alıyorsun o acıdan. öyle işte.

acıtır, canın çok yanar. bu acı sevgin nefrete dönüşene kadar sürer ilacı ise başka biri. bi zehirden kurtulmak için başka bi zehir vay amına koyum.

bir diş ağrısı değildir

Biber kadar acı.

bile bile isteye isteye; bir sözüne canını vereceğin kızı bir sözünü kaldıramadığın için bırakmaktır abi, bir bakışına gözlerin fal taşı gibi açılırken bir bakışını kaldıramadığın için çektiğindir, bir hareketine her şeyi yapmaya hazır olduğun kızın bir hareketiyle yerle bir olup sevdiğin o kızı bırakmandır abi aşk acısı. gerizekalıysa anlamaz seni suçlar ve sen sıradanlaşırsın. akıllıysa şanslısındır abi. senin ömür boyu içinde taşıdığını o da ömrünce içinde taşır. aşk acısı feleğin bana erken attığı sillelerin en geçidir.

allah kimseye en ufağını bile vermesin. saygısız bir acıdır bu. herşeyinizi kaybetmiş gibi hissedersiniz. tüm varlığınız tek gülüşe tek söze tek sarılışa bakar. herşey anlamsız gelir. hayaller, umutlar onsuz güzel değildir. şarkılar eksik, eşyalar yersiz, iltifatlar anlamsızdır. herkesten uzak durmak istersiniz. içinizdeki yumruğu çıkarmak ister, çıkaramazsınız. mümkün olsa günlerce uyur, iç çeker, her hatırlayıp kalbinize bıçak saplanışında kısa of çeker, aklınızın gerisine atmaya çalışırsınız. sizden bağımsız dökülen gözyaşları sinir eder. siz bu kadar güçsüz değilsinizdir çünkü. siz, size o acıyı çektiren dalyarak kişisine bu kadar kendinizi vermiş ve yorulmuş olduğunuzu, istenmediğinizi veya olmadığını, o kişinin hep yanınızda olmayacağını bilmek ve bunu aksine çevirmemek/çevirememek fazla gelir. mantık kaybolur. onu unutup hayatınıza başkasının gireceğini bilmek de en kötüsüdür.

Sokarım aşkın ızdırabına aşk bizden geçti artık çok olsa hoşlanırız, ben ancak pipime aşık olurum artık

Bizden geçti be

tatlı bir acı. dermanı (bkz: dermanı yardadır dokunma yarram)

sallayın amk. şu hayatta tutulduğum bütün kızlar tarafından reddedildim. bunun da bir anlamı vardı ki elbet. sadece sikin amk. siz üzülürken o mutlu aq. değmeyecek birisi. siktir edin. ama bazen de şu soruyu kendime sormamaktan da alıkoyamıyorum; -beraber olsak dünya nasıl olurdu?

ya hepinizin aşk acısını ayrı ayrı sikmeyim şimdi şampiyonluk hasreti çekiyoruz daha büyüğünü görmedim şu siktiğimin dünyasında (bkz: şampiyonluk hasretiyle çok çile çektik)

senin yanında olur , gezersin , tozarsın birlikte hayaller kurarsın ama çok güzel hayaller öyle böyle değil , birlikte uyursun mutluluktan gözünün icine bakarken ağlarsın, çok seversin ama öyle böyle değil güzel seversin başka kımseye bakmazsın, delikanlı gibi seversin,onunda seni sevdiğini sanırsın çünkü öyle bir sarılır öyle bir öper ki seni lan dersin bu kız bana aşık sonra , sonra bir gün gelir sana der ki;ben senı , senın benı sevdiğin kadar sevemıyorum , peki dersin ayrılalım sonra ne olur , sonra fotoğraflarına bakarsın , ağlarsın çok ağlarsın belki hatta ben başka kımseyı sevemem artık dersın , istemezsin kımseyı , konusmazsın onunla , ama aynı sınıfta olursan kötü ya başka biriyle gözümün onunde mutlu olursa? düşünür durursun kafayı yersin,tamam dersin unutucam , sonra bi nasılsın yazar başa sarar durursun, beklersin , bekliyoruz işte beklemeyi mi seviyoruz yoksa biliyorum ama o gemi bir gün gelicek işte bekliyoruz

an itibariyle yasadigimdir. nasil bi meretse soguk kis gecelerinde bile yakami bırakmayandir.

kardolar size garip gelecek ama lise 1 de bi kızla tanışmıştım böyle saçma salak ergen muhabbeti çeviriyoruz kızla ben bunla takılayım gezeyim tozayım falan diyordum lise 2 olduk biraz biraz hoşlantı başladı bende kıza karşı buluşuyoruz geziyoruz falan lise 2 nin yaz tatilinde ben bu kıza açıldım ben senden baya hoşlanıyorum falan dedim lise 3 geçtiğimiz zaman çıkmaya başladık işte baya mutluyduk lise 4 e geçtik biz bununla üniversite için aynı şehirleri falan yazmayı planlıyoruz falan derken bir gece telefonum çaldı bi baktım mutluluğum yazıyor açtın telefonu "alo" dedim "elveda" dedi 5 dakika boyunca durdum telefonda hiç konuşmadım oda konuşmadı kapattım telefonu saate baktım saat 03:55 kalktım yataktan gittim tekele aldım 5 tane bira oturdum başladım kapısının önünde içmeye aradım aşağıya yanıma çağırdım gel dedim gelmedi olmaz git falan dedi sabaha kadar bekledim servise biniyorken döndü baktı bende yanına gidecek cesareti bulamadım bindi servise gitti neyse ben yavaş yavaş ayrılığı kabul etmeye başlamıştım ki bi pazarı pazara bağlayan gece telefonum çaldı baktım ismi yazıyordu açtım telefonu "efendim" dedim "ben rüyamda seni gördüm dedi sana yanlış iğne yapıyordum cpr ye girerken ölüyordun iyi misin" falan dedi bende "iyiyim" dedim "beni biliyorsun arayıp söylemeseydim aklımda kalırdı" dedi ben diyemedim seni en iyi ben biliyorum diye.ayrıldıktan sonra ne üniversite sınavına çalıştım ne okulu salladım hergün alkol aldım sonuç 2 yıllık bi yüksek okul okuyorum

mk an itibari ile ev arkadaşım çekiyo zor allah çektirmesin

sevgilimden ayrılıp acaba ne yapıyor lan bu dediğim duygu

abi 2 sene önce bi kızla tanıştım birlikte olduk ben ilk kez bi kız için kendimden bu kadar ödün verdim gurur fln hiç umrumda olmadı neyse abi defalarca ayrıldık barıştık allah yukarda her ayrılmada kız bi bahaneyle ayrıldı sonra her defasında geri dönen o oldu ama deli gibi sevdiğim için her seferinde eyvallah dedim kabul ettim. en son ayrılmamız bundan bikaç ay önce oldu bu sefer ben ayrıldım ama sebepsiz değildi kuzenimle birlikteliği çıktı ortaya ben yıkıldım tabi. ayrıldığımızdan beri hergün aklımda sürekli whatsappta online oluşunu seyrediyorum kimle konuşuyor kimle birlikte deli gibi içimi kemiriyo işin en bok tarafı hala seviyorum aklımdan çıkmıyo. içim kavruluyo be abi..

uğrune çektiğin kişinin değmiycek bir pezevenk olduğunu anladıktan sonra 2-3-5-47ye katlanan acı.

artık şaşırmıyorum/üzülmüyorum çünkü nerdeyse aşk acılarının hepsi aynı,benzer oluyor. alıştı artık bünye.

ilk başlarda sanki çok hırpalıyor adamı fakat alışınca okadar da kötü değil diyorsun

aşk acısı ile 15. ayımıza giricez, gayet melankolik bir şekil de yaşıyorum. evet. tek meşgalem spor ve müzik. allah kimseyi sevdiğinden ayırmasın.

tecrübelerime göre 4-6 ay arası biter. arada aklınıza gelir " ne yapıyor bu gerizekalı" diye sosyal medya hesaplarını ışık hızıyla stalklarsınız. ondan daha iyisini bulduğunuz an gerçekten ne acı kalıyor ne de aklınıza olur olmadık zamanlarda gelmesi..

allah düşmanımın başına vermesin. insanı içten içe öldürüyor. çözümü de yok. ne kadar uzaklaşmak kurtulmak istersen o kadar can yakıyor. söküp atamıyorsun da bir anda. alışıyorsun sadece.

4.5 yıl geçti o beni terk edeli kim hayatıma girerse girsin hep sol yanımda sadece hani derler ya unutamazsın sadece yokluğuna alışırsın benim durumda böyle be amk insanın ciğerini yakiyo amk geceleri ansızın efkar geliyo kime baksan onu görüyorsun her şey onu hatırlatıyo amk

aşk acısı diş çektirmek gibidir. önce çok korkarsın terkedilmekten. bir daha ağzında ve yüreğinde aynı tadı alamamaktan. çok alışmışsındır geceleri sıcak bir nefes eşliğinde uyumaya. soğuk yatak mezar gibi gelir ruhuna. terkedildiğinde önce çok canın yanar. kanarsın. sonra kanaman geçer sızı başlar. onu unuttun sanırsın. ama dilin her değdiğinde terkedilen yerine, anlarsın o artık hiç dolmayacak büyük bir boşluktur. hayatının azı dişi gitmiş, yirmi yaş dişi çıkmıştır . artık büyüyorsundur.

allah düşmanımın başına vermesin. bir kez yaşadım. böyle yolda giderken her insanı ona benzetiyorsun. herkesin yaptığını onun yaptığına benzetiyorsun. onun kokusunu alınca bi yerde sigara yaktırıyor. boş boş telefona bakıyorsun. sonra başka insanlara yanaşıyorsun. ama olmuyor. olmayacak. göz yaşlarınızı bir sen bir de allah bilecek. unutmayın beyler. şu hayatta kimse sizden önemli değil. annenizden başka kimse değmez o güzel göz yaşlarınıza.

dünyanın en boktan hislerinden birisi. boğazımda bir yumru, yaşadığım hayal kırıklığının haddi hesabı yok. her ortamda resmen örnek gösterilen, herkesten sanki 10 yıllık evlisiniz yorumları aldığımız 3,5 senelik ilişki dün resmen bitti. tam bütün hayatım o oldu dediğim anda bitti.. ilk kez böyle bir şey yaşıyorum ve gerçekten merak ediyorum, bakalım kendimi toparlamam ne kadar sürecek. ama sana söz seni unutacağım ve sen köpek gibi pişman olacaksın.

başa bela bişey... unutmak için kafayı başka yerlere verirsin ama saçmalarsın tam unuttum derken ya rüyanda ya da gittiğin yerde görürsün başa dönersin yenisine aşık olana kadar böyle devam eder başa bela valla

gerçek hayatta 'onun' yüzüne dahi bakmayacak olan adamın, rüyasında dakikalarca sarıldıktan sonra uyandığında hüngür hüngür ağlamasıdır.

ramazanın gelmesi sebebi ile önceliklerde kademe düşmüş olan acı.

lükstür. başka bir sıkıntı yoktur aşk acısı çekiliyorsa. annesi kanserken kendini eski sevgilisi için paralayan birini görmedim.

aşk acısı ; aylarca operasyonda kalıp yaralanıp komalık olduğunda bile onun adını sayıkladığın, hafta da 1 de olsa sesini duyduğun kişinin , izine geldiğin gün nişanı olduğunu öğrenmektir. hiç bir fişek bu kadar yakamaz insanın canını. aklında tek soru neden ? ölümü üstünde taşıyan insana ümit verip onu sırtından vurmak nedir ? keşke ölseydim dedirtirler insana bu insanlar. zaten insan dediğiniz zamanın dünya üzerinde bıraktığı yara izidir çok acıyor.

yaşamadıgım yaşamayı düşünmedir şeydir

acı çekerken kendimden sıkıldığımı fark ettim. niye tekrarı olmayacak bir şey için kendimden sıkılayım ki? :(

çekiyorsun bitmiyor. salıyorsun gitmiyor teselliler yetmiyor evin yana aşk acısı, anan öle aşk acısı.

çıkmıyorsa sokaklarim sokaklarina, yaksinlar bu şehri be .

hiç kimseye hiçbir şey hissetmemekten evla olan eylemdir. herkes hayatının bir döneminde birilerini beğenir, hoşlanır hatta daha da ileriye giderek (kendilerine asla bakmayacak birine) aşık olurlar. aşk acısı denilen durum da genellikle biten bir ilişkinin ardından veya hiç karşılıl bulamamaktan yaşanır. ben genellikle ikinci grubu yaşadığım için anca o çerçeveden değerlendirebilirim bu durumu. ve ilk cümlede de yazdığım gibi hiçbişey hissetmemekten bin kat güzeldir. birilerine iyi kötü bir şeyler hissetmek, yeri geldiğinde onun için sevinmek veya üzülmek, yaşanmışlıklıkları garip bir hüzünle hatırlamak veya hiç yaşanmışlık yoksa olacağını hayal etmek güzeldir. ve bir gün can yakmamaya da başlar, daha da güzelleşir aşk acısı. edebi bir şeye dönüşür ve hayatınıza güzellik katar. oysa hiçbir şey hissetmemek? çöl gibi. yeri geldiğinde acı da çekecek olsanız, sevin kardeşim. sevmek güzeldir, canlı hissettirir ve hayatınıza anlam katar.

ben onu öpmeyi bırak elini bile tutarken ellerim tir tir titrerdi.ben onun o yeşil gözlerine bakmaya kıyamazdım. sonra 14 şubat sevgililer gününde ayrılmıştı benden o kadar üzülmüştüm. meğerse benle sevgili olma nedeni eski sevgilisini unutmak içinmiş tabi sonra barışmış benden ayrılmıştı ben bunu öğrenene kadar çok acı çekmiştim.

yazılası cok sey var ama en iyisi içinde yaşamak , yinede arada bır kaptan taşan durumlar olmuyor değil

günümüzde her şey gibi buda abartılarak, pazarlanıyor.

ayrıldıktan ertesi gün sabahı günaydın yazmak için hevesle aldığın telefonu bırakıp geri uyumak

canının acısını kimseye anlatamadığın anlatsana çare bulunamadığı için alev alev yandığı hayatın için bok bir gelişme

her gece hayaliyle yatıp sabah rüyasıyla kalkıp sonra da hıçkıra hıçkıra ağlamak...

zamanında beni piç eden sıkıntıdır, sonra akıllandık çok şükür ama yinede geçmişin izleri can sıkıyor bazen

18. kattan düşseniz canınız o kadar yanmaz sanırım

bunu anlatmak isterdim ama ona karşı olan duyguları anlatmak imkansız. sadece şunu diyebilirim: acısı bile bal.

mantık arkadaşlar mantık herşey geçiyor hayatın keyfini çıkarmaya bakın bırakın aşkın acısını

Zamana bağlı grafiği şu şekildedir;