çocukken yanlış bilinen şeyler

Sınıfta kalmayı sınıfta bir gece yatmak sanıyordum :)

türkiyedeki herkes istanbulda yaşıyor yalnızca yaz mevsimi olunca herkes memleketine dönüyor sanıyordum.

Allah affetsin Allah'ı A harfi sanıyordum ve ezan okununca merdivenlerden koşarak Allah bir Allah bir diyerek iniyormuşum.

Dünya benle var oldu ve sadece benim olduğum yerde olay akışı var sanıyordum.

yorganın altına girince allah beni görmüyo, nerde lan bu diye arıyo sanıyordum. (bkz: tövbe) (bkz: çarpılan yazar)

8 yaşıma kadar ayın benı takip ettiğini sanıyordum😅

anneme bebekler nasıl oluyor diye sorduğumda "çok çok istersen allah bakıyor çocuğun olmaya hazır mısın diye eğer hazırsan hamile oluyorsun." demişti. küçük yaşta dua ediyordum allahım ben hazırım bebeğim olsun onunla oynayayım diye. :(

dükkânların ve evlerin olduğu bölümde bulunan"park yapılmaz "yazısında ki park'ı çocuk parkı olarak betimliyordum. gerçi bu çocukluk değil mallık galiba.

tabağımda kaç pirinç tanesi bırakırsam o kadar çocuğum olacağını sanıyordum.

Yalan söylediğimde annem gözlerime bakıp, "Ben öğrenirim, gözüne baksam hemen anlarım, doğruyu söyle" derdi ve aslında yalan olarak söylediğim şeyin tam tersini söylerdi, yani gerçeğini. Ben de hep annemin Allah olabileceğini düşünürdüm. Allah affetsin. E ne yapayım, 6-7 yaşlarındayım, Allah her şeyi bilir diye öğrendik. Annem de her şeyi biliyor sanınca böyle olmuştu...

Ezanı okuyanın Allah olduğunu sanıyordum :D bir de televizyondakilerin bizim odada olduğunu sanıp bizi duyabildiklerini düşünürdüm

yetişkinlerin bilinçli davrandıklarını sanıyordum. çoğu bildiğin armut çıktı. alayında dürtü kontrol bozukluğu var.

annem balkona çıkıp bazen yağmur yağıyor bazen rahmet yağıyor derdi,ben ikisini farklı şeyler zannederdim

Yağmur yağınca Allah üzülmüş ağlıyor sanıyordum. Ağlama ağlama diye bide başımı kaldırıp kendimce teselli ediyordum .d

Kınanın kiremit tozundan yapıldığını sanardım bu yüzden kına yapmak için sürekli kiremit kırardım.

vapurun arkasından çıkan köpüğe bakıp buraya sabun atmışlar zannederdim.

yeşilçam filmlerinde tabanca ekrana doğru patladığında eğer ekranın önünde olursam öleceğimi sanardım. yeşilçamı hala sevmiyorum. benzer sahne tanım: çocukluğa bağlı gelişmemiş korteks sebebiyle doğru bilinen yanlışlardır. zamanla doğrusu öğrenilir.

"Özürlü" kelimesini özür dilemesi gereken, özür borçlu olan kişi olarak bilirdim.

Atatürk büstlerinin üzerinde yazan ATAM İZİNDEYİZ ‘ i tatildeyiz gibi anlardım. Sonrada derdim ki ne izni amk hergün okuldayız . Siz kimi kandırıyonuz

Herkes yatağa yattığı anda uyuyor bi ben uyuyamıyorum zannediyordum ve kendimi mal gibi hissediyordum.

dayılarımın yerel radyo kanalı vardı. radyoda çalan şarkıcıların gerçekten radyoya gelip o an şarkıları söyleyip gittiğini sanardım. ee tabi dayım da bir sürü şarkıcıyla arkadaş oluyordu bu durumda... salaklığa bak koskoca müslüm gürses sivastaki bir radyoya gelip şarkı söyleyip gidiyor dayımın da kankası ahahuahajajs

Allah yukarıda dedikleri için uçaklar bulutların üstüne çıkınca içindeki insanların allahı gördüğünü düşünürdüm

Baldırın üst bacak olduğunu sanırdım

Yaklaşık 7 yaşıma kadar barış mançoyu dedem sanıyordum.

Allahı bulutların arkasında yaşıyo sanıyodum :(

Pek ufakken eşeklerin yanından korkup geçemeyince " onlar kör, seni görmez " dediklerinden ötürü 12 yaşıma kadar bütün eşekleri kör sanıyordum...

yarım kalan ekmek yudumunun arkamdan gezeceğini sanmam

Bankamatiğin içinde biri çalışıyor ve akşam eve o yatan paralarla gidiyor sanıyordum

8 yaşında falandım fenerbahçe'nin cezası nedeniyle seyircisiz bir maçı vardı tribünde "ATAM İZİNDEYİZ" yazan bir pankart vardı ben de taraftarlar maça gelemediğini belirtmek için böyle bir pankart astılar diye düşünmüştüm

Sınıfta kalma olayını yaz tatili boyunca okulda kalınıyor sanıyordum

Aklıma hiçbir şey gelmedi, demek ki hala hepsini yanlış olarak bilmeye devam ediyorum. Aa hayır, üstteki entiriyi okuyunca bir tane yanlışımı hatırladım. Tuvalete gidince oruç bozuluyor sanıyordum smjds.

Bir çoğumuz "sıhhatler olsun"u saatler olsun şeklinde biliyorduk kabul edelim bunu

Okulu güzel bir yer zannediyordum, herkes gittiği için orada çok eğlendiklerini düşünüyordum. Hnnısını sikeyim halâ okuyorum ama eğlenmiyorum.

Barbielerin saçları da bizimkiler gibi uzayabilir diye düşünüyordum. Bir gün ansızın hepsinin saçlarını kesmiştim... Uzamadığını deneyimlemiş olduk ama o açıdan düşünmek lazım (:

Televizyonda çıkan semazenleri melek sanardım. Oturup izlerdim saatlerce.

Ananas palmiye ağacında yetişiyor zannediyordum ama bildiğin patetes gibi tarlada yetişiyormuş. Bunu öğrendiğim zaman ananas gözümden düştü.

Camiiyi Allah sanmak

Gözlüklü insanlar çok çalışkan zannediyodum Edit:hâlâ öyle zannediyorum

Annanemin ismini annane sanıyordum...

6 yaşına kadar hiç kimsenin doğum gününün aynı güne denk geldiğini görmediğim için herkese bir defterden senin doğum günün şu olsun diye gün verdiklerini herkesin doğum gününün o yüzden farklı olduğunu sanıyordum. Eee düşününce tanıdığın insan sayısı zaten sınırlı, yıl da 365 gün olduğuna göre bana çok mantıklı gelmişti dnskdbfkddndj

Televizyondakiler bizi duyabilir sanıyordum. Sihirli annem izlerken hoparlöre yaklaşıp betüşe bir şeyler söylüyordum.minnoş ben

Evlenince Allah kadının karnına bebek yerleştiriyor sanıyordum

Televizyon açıkken karşısında giyinemiyordum, görüyorlar sanıyordum 😂

sıhhatler olsunu saatler olsun sanmak

babam kolunu yan koltuğa koyup arkaya bakınca araba geri geri gidiyor sanıyordum...

İlişkinin güzel bir şey olduğunu sanardım, yanılmışım.

hani hep o bizi yukarıdan izliyor falan derler ya çocuklara ben de abimle dövüşçülük oynayacağımız zaman falan ışığı kapattırırdım babaannem göremesin bizi diye ne mantıklı bi çocukmuşum işin hilesini bulmuşum bansnsnsbbs

semtimizdeki büyük caminin ortasındaki devasa avizeyi allah sanmam, duaları hep o avizeye bakarak etmem. ayrıca allah'a yağcılık olsun, beni hep görsün diye de namazlarımı hep o avizenin altında kılmaya çalışmam.

(#sanmak) yağmuru dev robotların denize kocaman kayalıkları atmasının sonucunda bizlere sıçrayan su zannediyordum. Zaten bu kafa ile baktığında İç Anadolu'ya vs. hiç yağmur yağmıyordu. (bkz: Ankara'da deniz yok ki anne)

Ceyhun yılmazla cezayı aynı kişi zannediyordum