(#399341)
1- ispatlanan bir şey nasıl olur da yarına yok denir? teorilerle "kanıtlanan" ve yarını da "öyle bir şey yokmuş meğersem yaa :(" denilen tek bir bilimsel teori gösterebilir misin? varlığı kanıtlayan "kanıtlar" ne oluyor da puf oluyor? açıklarsan sevinirim. bu konu hakkında bir bilgin yok ve mışlı mişli konuşacaksan hiç tartışmayalım.
2- bilim evet, çoğu soruyu yanıtsız bırakır çünkü sorulan soruların cevaplanması ya imkansızdır ya da o keşfi yapabilecek teknoloji yeterli değildir. bilimin özelliği bu zaten, bilmiyorsa "bilmiyorum ama araştırıyorum." der. ama bir hocanın bilmediği yoktur. sorarım sana bildiğini iddia eden bir adam mı sana daha samimi gelir yoksa bilmediğine bilmiyorum diyen mi? bazı sorular var ki cevaplarını ikimiz de bilmiyoruz. biri iddia ediyor, diğeri araştırıyor. ve şahsen bana sorarsan yalanlara inanmayı acı gerçeklerle yüzleşmeye yeğlerim. yeter ki kanıt olsun, evrensel olsun.
3- bilimin amacı insanlara nasıl davranacağını öğretmek değildir. bu cümlen bile tüm herşeyi altüst ediyor ama sana inanan, peşinden gidecek olan vardır diye yazıyorum bunları. en azından kafasında bu bilgi kirliliğinden az da olsa alternatifi olsun diye yazıyorum. kısaca şöyle diyeyim; bir insanın ahlakı toplumu geliştirir ve "ahlaklı olmak" evrim teorisinde geçer. bak daha felsefesine girmedik, politiğine girmedik. sadece kanıtlı olanı anlatıyorum sana. eğer bir insanın kötü olmasını engelleyen şey din ise, o insan zaten ahlaksızdır ve bunu cehennemden korktuğu için yapar. şu anda hayatımızda olan neredeyse bütün kurallar insan aklının bir ürünüdür. dolayısıyla din ve ahlak arasında hiç bir bağlantı yoktur. işin felsefesine ve politiğine girersem burada kitap yazmış olurum. kısaca şöyle özetleyeyim; "dindar olmayan topluluklar insan değil ve ahlaksız o zaman, onlar kelaynak sürüsü değil mi?"