bugün
yenile

    korkmak

    1
    +
    -entiri.verilen_downvote
    kendi kendine konuşmak Korkuyorum. Son zamanlarda korkularım ciddi arttı. Kaygı demek istemiyorum çünkü ota b*ka kaygı demeye başladık. Dümdüz korkuyorum işte. Mesela 2 gündür tepki vermem gereken bir şey yaşıyorum ama tepki vermeye korkuyorum. Tepki vermem gereken kişinin bendeki yeri, tepki vermemi zorlaştırıyor. Tepkisizim. Görmezden geliyorum ama onun da tepkisiz olması üzüyor beni. Korkumun sebebi hissettiğim şeyleri nasıl ifade edebileceğimi bilmiyor olmam ve üzmek istemiyor olmam. Salak gibi üzülen olmayı tercih ediyorum işte. Haberlere bakmıyorum mesela artık. Gerçi bakmamak bir şeyi değiştirmiyor her şey çok kolay yayılıyor artık, muhakkak görülüyor duyuluyor. Eskiden biri birine kötü bir şey yapardı diğeri bir anlık gaflette birini öldürürdü. Artık ölümler bile sebepsiz. İyi insan olmak kurtarmıyor. Misal öldürülen taksici videosunu izlemedim hiç. taksi kamerasından alınıp zoom yapa yapa paylaşılan o katilin fotoğrafı beni korkutuyor. Acaba babam abim ailemden biri çevremden biri bugün evine sağ salim ulaşabilecek mi diye korkuyorum. Saçma sapan sebepler yüzünden birinin ölüm haberini almaktan çok korkuyorum. Yolda yürürken çift kulaklık takmaktan korkuyorum. Ya arkamdan biri bana yaklaşır zarar verirse diye korkuyorum. Kimseye bulaşmasam bile ölebilirim. Başak Cengiz böyle öldürülmedi mi? Hem de kılıçla. Ölümden korkmuyorum ama ölme şeklinden çok korkuyorum. Allah ölümün de hayırlısını versin. Bir baltaya sap olamamaktan çok korkuyorum. Beklentileri karşılayamamaktan ya da fazla beklenti odaklı olup hayatımı yaşayamamaktan korkuyorum. Her şey iyi güzel gitti diyelim. Savaşlardan korkuyorum, depremlerden korkuyorum. Rutin rahmettir yazmıştı biri, ben de duymuştum bir videoda bunu. Bazı rutinlerimi kaybetmekten çok korkuyorum. Bir depremle bir savaşla bütün rutinlerini kaybetmedi mi insanlar? Yeteri kadar şükretmiyorum sanırım ya da şükretmem gereken şeylerin bilincinde değilim. Şunları yazarken bile bakıyorum mesela hep dünyevi şeylerin derdindeyim diyorum kendime. Eee bilsen hani inançlıydın? Nerde? Tamam biliyorum uyuyup uyandığımda bu korkularım yerini teslimiyete bırakacak hep öyle oluyor ve beni de bu diri tutuyor ama bu yeterli mi? değil. Maneviyatımdan korkuyorum. Eksiklerimden korkuyorum. Bunlara rağmen rahmetine güveniyor biraz da olsa rahatlıyorum ama fazla rahatlamaktan korkuyorum. Buradan biri bir sohbetimizde “biraz ürkek gibisin” gibi bir şey söylemişti. Aşırı üzülmüştüm. Birkaç gün bunu düşünmüştüm. Neden bana bunu söyledi diye değil neden böyleyim diye düşündüğüm için üzülmüştüm. Sonuçta ben ürkek doğmadım ama yaşadıkça ürkek bir hal aldım. Bunun fark edilmesine üzülmüştüm. Yazdığım kadar mutsuz umutsuz değilim ama güzel şeyleri dillendirmek kötülerden kolay oluyor. E bu korkularımı da atmam lazım içimden napayım :/ kimseye bile bulamazsan taşa anlat demişler, anlat kalmasın içinde. Kimseye anlatamıyorum bari yazayım dedim. 2 saattir mutfakta yere çökmüş davlumbaz ışığında yeşil çayımı içerken bunları düşünüyorum. Yazmak korkularımı azalttı mı? hayır ama yine de anlatmış gibi iyi geldi bir nebze. Neyse, yazacak daha çok şeyim var ama yazmaktan da hoşlanmıyorum. İyi geceler
    ... diğer entiriler ...