mart ayının başından sonuna kadar takılan, beyaz ve kırmızı iplerden oluşan bulgaristan geleneğinin parçası bir bileklik.
gökyüzünde uçan bir leylek gördüğünüzde bilekten çıkarılıp meyve veren bir ağaç dalına bağlanır ve dileğin gerçekleşmesi beklenir.
kendi bakış açımdan tanımı ise, gökyüzüne bakmayı çok severken son zamanlarda bir dileğin gerçekleşmesinin umudu söz konusu olsa bile o masmavi tabloya tebessümle bakmayı bıraktığımı fark ettiren bilekliktir.
ayrıca aklıma nazım'ın şu şiirini getirdi:
bugün pazar
bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar
ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün
bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar geniş olduğuna şaşarak
kımıldanmadan durdum.
sonra saygıyla toprağa oturdum,
dayadım sırtımı duvara.
bu anda ne düşmek dalgalara,
bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
toprak, güneş ve ben...
bahtiyarım...