bugün
yenile

    en yakın arkadaşın ölmesi

    0
    +
    -entiri.verilen_downvote
    2014 yılında, bu hayatta belki de karşıma çıkabilecek en güzel arkadaşı toprağa vermiştim. Ve bu his, inanın hayatta ailenin gidişinden sonra en ama en yıkıcı his olabilir. Aradan geçen dokuz yılda yalnızca iki kere mezarına gittim. O da en başlarda. Sonra korktum hep gitmeye. Sanki gidersem ölümünü sonsuza dek kabul edecekmiş gibi hissediyorum ama kabul etmek istemiyorum. Araya ne kadar zaman girerse girsin hep en yakındık birbirimize. Şimdi mezarına gitmedikçe sanki başka bir yere gitmiş ve bir gün gelecekmiş gibi... Biliyorum, çocukça belki ama o mezara gidip bir kere daha onun o toprağın altında oluşunu hissetmek, o mezar taşında onun adını görmek beni onun ölüm haberini aldığım ilk ana götürecekmiş gibi. Şimdi belki yanımda değil ama onun kalbimdeki yeri o kadar sabit ki... Henüz onun yerine geçebilecek bir kişi tanımadım, hala "en" benim için o. En iyi arkadaş, dost, sırdaş, yoldaş, omuz... Kendini her kötü veya çok mutlu hissedişinde sadece beni bilmesi, çevremizdeki herkesi yok sayarak kollarını boynuma dolaması ve dakikalarca acısını da mutluluğunu da benimle yaşaması, bir gün başım sıkışsa, canımı sıkacak bir şey olsa bir yerlerde onun var oluşunu bilmek. Sanırım o mezara gitmeyerek bu hisleri daima var etmeye çalışıyorum. İnsanın en çaresiz hissettiği nadir anlardan biri. Son zamanlarda aşırı yanına gidesim de var aslında. Bir gün cesaretimi toplayıp artık yanına gitmem gerekiyor. Ve bundan sonra hep...
    ... diğer entiriler ...