bugün
yenile

    bugün onun doğum günü

    6
    +
    -entiri.verilen_downvote
    bugün onun doğum günün. bugünün farklı bir anlamı olacaktı. gökyüzü daha aydınlık, nefes almak daha güzel olacaktı. yol kenarında duran taş bile bir anlam ifade edecekti. yol kenarında peçete satan çocuğa sarılıp hüngür hüngür ağlamayacaktım. daha dört yaşındaki kardeşim o kocaman gözlerini açıp "neden ağlıyorsun?" demeyecekti. ufacık elleriyle gözlerimdeki yaşları silmeyecekti. ben bu kadar mutsuz ve yenilmiş olmayacaktım; eğer hayatta olsaydı. oysa hayatta değil ve bu çok özel gün bana acı vermekten başka işe yaramıyor. belki hayatta olsaydı birlikte üflerdik masada yenmeyi bekleyen küçük pastanın üstündeki mumu. aradan kaç gün, kaç gece, kaç hafta, kaç ay, kaç yıl geçti? neler neler değişti... takvimler, hayatımdaki insanlar, mevsimler, evim, okulum. mezun oldum ona aşık olduğum okuldan. o bankın önünden son kez geçtim. ama ona altında aşık olduğum direğe sırtımı dönemedim. canım yandı bilmem kaç defa ama her seferinde onu unutmamak için oraya gittim. her seferinde yenildim ama onu sevmekten hiç vazgeçmedim. sırf seni unutmamak için kaç gece haatanelik oldum o soğukta o direğin yanında durmaktan. ama hiç pişman olmadım. geçen sene yazdığım yazıyı okudum. delirdim falan demişim. şimdi anlıyorum ki sadece kabullenmek istememekmis. delirmek o kadar basit olsaydı keşke. keşke gözümün kapattığım her an görebilseydim o cennet gözleri. ruhuma o kadar ağır geliyor ki. onu sevmek yemek yemek gibi, uyumak gibi, nefes almak gibi oldu. bir an olsun çıkmıyor aklımdan. ama cidden çıkmıyor yani. o kadar acizim ki kendimden midem bulanıyor. insanlara o kadar uzun zamandır ondan bahsetmiyorum ki artık onun hakkında ne demem gerektiğini bile bilmiyorum. tek bildiğim şey bilendiğim. insanlardan artık korkmadığım ve benim canımı yakamayacaklarını biliyorum artık. ona ne oldu dediğinde başımı egmeden cevap veriyorum artık. aksine başım dikleşiyor gözlerinin içine bakarak cevaplıyorum. büyüdüm. artık insanların acımasız yorumları canımı yakmıyor. en nihayetinde insanoğlu, ne beklenir ki (!) bak üç yıl diyorum, koskoca üç yıl... tek bir an vazgeçmedim senden. hep sevdim, cok sevdim, bazen yetmedi kendimden verdim. ama hep sevdim be. hep özledim. gözlerim kan çanağına döndü ağlamaktan, nefes alamadım bazen, hep düştüm nadiren de dizlerimin üzerine kalktım, hep yaşattım her şeye rağmen seni. iki metre toprağın altında olman neyi değiştirirdi ki özlemimi arttırmaktan başka? sevgim de zerre azalmadı. belki tek suçlu sendin ama ben hep başkalarını suçladım; armağan'ı , babanı, anneni, sınıf arkadaşlarını, en çok da kendimi suçladım ama sana hiç toz kondurmadım ben be. yine dedin ki vardır bir bildiği. bunca acıya rağmen yine içimde bile suçlayamadım ben seni. şu lanet olası dünyada seni hatırlatmayan tek bir şey bile yok. b harfi bile seni hatırlatıyor. her şarkı, her şiir, her ses... yeni tanıştığım insanlarda bile senden bir parça arıyorum. o kadar özledim ki seni hayaline bile koşar adım gidiyorum. sırf senin hayatta olduğun zamanki gibi olmadığı için mobilyaları değişen şu eve girmek bana işkence gibi geliyor. sen gittin gideli her rüzgar sendenmiş gibi durup dinliyorum. her yağmur sonrası toprak kokusunu senmişsin gibi ciğerime dolduruyorum. her kırmızı kareli mont gördüğümde gözden kaybolana kadar bakıyorum. nerde olursa olsun o şarkı çalınca mıhlanıyorum yerime. ankara'a olan herkesi kıskanıyorum. sırf sana, mezarına benden yakın olduğu için nefret ettiğim insanlar bile var. neyse. fazla da uzatmaya gerek yok sadece doluyor insan arada. seni çok seviyorum gece göz. her şeye rağmen iyi ki tanıdım iyi ki sevdim seni. iyi ki girdin hayatıma. bana yaşattığın en ufak mutluluk için bile minnettarım sana. eğer seçme şansım olsaydı bunları yaşayacağımıbilseydim yine seni severdim. seni çok seviyorum gözümün nuru. kendine iyi bak.
    2seninle hemen hemen aynı durumda olan bi adamın filmini izlemiştim. bi arkadaşı soruyor "o hayatta olsaydı ve sen orda yatıyor olsaydın, ondan ne isterdin?" adamsa "hayatını yaşamasını" diye cevap veriyordu. üstüne arkadaşı ekliyor "e o ne istiyor zannediyorsun?". yani demem o ki güzel insan, bazı salt gerçeklerle erken karşılaşman biraz üzücü lakin bu yüzden sevdiğini üzme. kendine haksızlık etme demiyorum, sevdiğini üzme. çünkü eminim o senin üzülmeni istemiyor. başın sağolsun. - mavimajezik 12.10.2017 15:45:35 |#3649733
    1ah be kardeşim - helgendeejderhagordum 12.10.2017 16:11:01 |#3675416
    2@mavimajezik hayatımı yaşamaya çalışıyorum. kendimi bırakmadım çalıştım iyi bi yer de tutturdum. ama eksik kalıyor insan. belki buraya sadece acılarımı yazdığım için çok melankolik görünüyorum bilmiyorum ama öyle biri değilim aslında. hayatımın sonuna kadar yas tutamayacağımı da biliyorum. ama inan ki insan geçmişten kurtulamıyor boyke bir durumda. - sevdigimezaralti 12.10.2017 19:16:13 |#3681266
    butun yorumlari goster (5)
    ... diğer entiriler ...