bugün
yenile

    bir şizofrenin kelamı

    4
    +
    -entiri.verilen_downvote
    keşke ilgi olsa, belki vardır? bölüm 4: yapılması gerekeni yaptı onur, herkes gibi olmaya çalışıyordu çünkü. zeyneple olmak istedi, acı çekecek bile olsa içten içe onla birlikte olmak istedi. aşıkta değildi yani ama birine bağlı olmayı tatmak istiyordu. herkes gibi aşık olmak, herkes gibi sevmek istiyordu. normalde şiirler yazıyordu hiçbir kimseye ama artık bir kimse vardı. aslında normal yazıyordu ama sadece artık sahibi oldu. zeynep için yazıyordu artık şiirleri. zeynep diğerlerinden aksine bundan çok etkileniyor, ciddi bir ilişkiyi arıyordu o da. birlikte mutlu olacaklardı. onur daha emin değildi. birbirini tanımaları gerekiyordu ne de olsa. onur anlatıyordu, zeynep dinliyordu: -çok fazla birbirimiz hakkında konuşmuyoruz, ben anlatabilirim önce istersen. zeynep mutlu olmuş, artık bir şeylerin yoluna girmesiyle seviniyordu. zeynep mutlu ve gülümseyerek: -çok iyi fikir, birbirimizi tanımak için mükemmel. onur ilk adımı atmalıydı, ilk adımı çünkü o önermişti. başladı ve susmadı. bir solukta anlattı kendini, düşündüklerini. ilk kez birine hissettiklerini anlatmaya "çalışacaktı" onur başladı ve sessizlik hakim oldu: -kendimi bildim bileli yalnız olmayı istemiyorum. yalnız kalmayı istiyorum ama bazen. insanlarla ilişkilerim kötü. paranoyak olduğumu düşünüyorum ve bundan da gocunmuyorum. biraz egoluyum ama bu da olmasaydı yaşamam için bir gerekçem olmayacaktı. yaşıtlarım gereği yapılacak şeyleri yapmıyorum. ciddi mana da kendimi onlardan farkı olduğumu hatta bazen üstün ırk olduğumu düşünüyorum. (biraz gülümseme oldu onur'da. zeynep, biraz şaşırdı ve anlattıklarından etkilenerek sessiz ve gamzelerini göstererek güldü. utanmıştı.) devam etti onur: -belki de üstün değilimdir, aptalımdır. diğer insanlar benden daha üstündür ve ben aşşağılık bir ırkım. ama bilemiyorum. insanlar gibi sevemiyorum, bağlanmak istiyorum. bir ben olmalıyım hayatta, bir de o; sen. şiir yazmaya çalışıyorum çünkü hayatta kendime sebep yaratmam lazım. sebebim, yazı yazmak, şiir yazmak oldu. bazen kimseye yazmıyorum, bazen olmasını istediğim şeyleri, bazen de bir sevgilim olsaydı ona ne yazardım diye düşünürken yazılar yazmış şekilde buluyorum kendimi. oyun oynarım normal insanlar gibi, normal insanlar gibi yaptığım şeylerde var yani robot değilim korkma. gülüşüldü, herkes mutlu oldu. iki tarafta gülüyordu. onur ise ilk defa bu kadar gülüyordu. birileriyle konuşmak ona haz veriyordu. zeynep de mutluydu. ciddi bir ilişkinin içinde olduğu için şanslı hissediyordu kendini. onur'un kalbi ile beyni ile olan savaşta kalbi sonunda galip gelmişti. beyni de ikna olmuştu artık. eksik yoktu, fazla bile vardı. sonunda mutluydu. eskiden dertleri olduğunda tek arkadaşı robot oluyordu, bilgisayar oluyordu. her insanın bazen dostu ya hiç göremeyeceği, hayali bir dost oluyor. ya da onur gibi bilgisayar oluyor. bilgisayarda not defterine yazıyor. kimse okumuyor diye değil, yukarda tanrı okuyor diye düşünüyor. çünkü buna ihtiyacı var, insanların buna ihtiyacı var. umuda. umut insana yaşamak için yol veriyor. "belki" diye düşünüyor, "keşke" diye değil "belki" diye. insanlara "keşke" mutluluk değil mutsuzluk veriyor. herkes "belki" demeli artık. "keşke" demek yerine "belki" demeli. umutlu olmadıkça insanların mutlu olma ihtimali yok çünkü. "belki" biri seni dinliyor bilgisayarda yazılar yazarken. seni duyuyor ve sana yardım edecek. "belki" sana ilham olacak şeyi bulmana yakınlaşmışsındır. "belki" sen de gerçekten birine aşık olabilirsin. "keşke" mutlu olsam değil, "belki" mutlu olurum dememiz lazım. onur hep "keşke" diyordu ama artık "belki" aşamasına geçmişti. gerçek aşkı bulmuş gibiydi. buldu mu? ...
    ... diğer entiriler ...