bugün
yenile

    itirazım var (film)

    12
    +
    -entiri.verilen_downvote
    t: 2015 yapımı onur ünlü başyapıtı. "ben şahidim ki; faiz haramdır hocam." ünlü'nün içinde bulunduğu her yapım, benim nazarımda en azından birkaç sefer izlenmeyi hak eder. zira sadece yönetmen olarak bulunduğu yapımlarda bile, -şayet varsa- o yapımdaki diğer kusurları da elinden geldiğince telafi eder. ki yazıp yönettiği -hatta yapımcılığını üstlendiği- yapımların kalitesini varın siz düşünün.. bu film de o yapımlardan biri işte. + hocam? bazen karımı dövmek geliyo' içimden hani böyle allah yarattı demeden. ama yapmıyorum tabii. düşünüyorum sadece. günah mı? - değil. + niye? dövmek istiyorum? - dövemiyon ama? + dövemiyom değil, dövmüyorum. - o zaman günah. + niye? - dövememek merhametten, dövmemek kibirden.. kibir çok büyük günah.. yönetmenlik anlamında diyecek olumsuz bir kelamım yok. bu bağlamda ortalamanın çok üstünde bir film. sanki muazzam derecede haz veren bir elektro gitar solosuna tanık olmak gibi.. yavaş yavaş başlıyor ama bu kısım az sürüyor. sonra bir anda dikiş tutturuyor, finale kadar o ritimde ara sıra bazı değişiklikler yapsa da o lezzetli ahengi koruyor. fakat bu süreçte en ufak nahoşluk çalmıyor izleyenin seyir zevkine. finalde de gerekli nakavtı yerine getiriyor. + sivas'tan doğrudan istanbul'a tayin olmuşsunuz? - üniversiteyi orada bitirdim. dolayısıyla kıdemim yükseldi. + siyaset bilimi de okumuşsunuz? - üzerine yüksek lisans da yaptım. antropoloji.. + niye? - niçin tek bir tanrıya inanmamız gerektiğiyle ilgili bazı rasyonel izahlara ihtiyaç duymuştum. + ulaşabildiniz mi? - eh işte.. hegel kadar.. + sivas'tan önce de incirlik'te tabur imamlığı yapmışsınız? - evet. askerliğimi orada yaptım. sonra da orada imam olarak kaldım. + sonra niye sivas istediniz? - bağlama çalmayı öğrenmem gerekiyordu. + çok enteresan bir insansınız. - sizin kadar değil. + sebep? - diyanet işleri başkanlığında çalışıyorsunuz. + ne olmuş? - "din u millet sorar isen, âşıklara din ne hacet? aşık kişi harab olur, harab bilmez din diyanet." - yunus emre.. senaryo ve kurgu filmin en şuh unsuru. izleyeni bu kadar içine çekmesi bir yana, tabiri caizse; izleyeni parmağında oynatan ve gösterip de vermeyen.. bunlara rağmen de aldığı rağbeti koruyan -hatta arttıran- kaç tane yerli yapımdır vardır? tüm bunlara yerinde ajitasyon, yerinde -güldürme amacı gütmemesine rağmen güldüren ince- mizah ve yerinde göndermeler/mesajlar eklenince filmin tadına doyum olmuyor. "insan sadece suçluyken kaçmaz. bazen suçlandığın için de kaçarsın. ama bir kere kaçmaya başladıysan bir şeyleri de muhakkak kaçırırsın elinden; bazen gençliğini kaçırırsın, bazen geleceğini, bazen de aklını... fakat işin en güzel tarafı da bundan sonra başlar, çünkü aklını kaybedince korkularından da kurtulursun. bu da seni özgürleştirir. çünkü sadece korkaklar kendi akıllarına güvenirler ve bütün korkaklar hakikatin esiridir. oysa hakikat, akıl veya başka bir şeyle kavranılmaz. hakikatin ancak parçası olunur. bunun için kurtul! geçmişinden, geleceğinden, aklından... kainatta ne varsa şu anda olduğunu görmüyor musun? sadece burada, sadece şimdi... gözlerini kapa ve kalbini aç. aklını da bırak gitsin." oyunculuklara baktığımda da, o işinin ehli kadroda en ufak kusur bulamıyorum. -belki sırrı süreyya önder hariç. lakin kendisinin filmin hikayesinin oluşumu sırasında ünlü'ye katkısı olmuş. bu bağlamda stan lee misali filmde kendisine ufak bir rol verilmiş olabilir. ki rolünün hakkını verememesinin sebebi de adamın oyuncu olmaması. hoş görülmese de saygıyla karşılanmalı. yoksa bana kalsa o rolde ercan kesal gibi bir deneyim daha makbuldü.- + ee, nerede ev arkadaşın? - burada aslında ama.. + gelsin o zaman. * merhaba efendim, nasılsınız? + sağ ol.. bu kim? - gökhan.. babam. babam.. gökhan. + zeynep "ev arkadaşım, ev arkadaşım." diyordun yavrum? * ee, evet efendim. ben zeynep'in ev arkadaşıyım. 2,5 aydır zeynep'le aynı evde kalıyoruz. gökhan benim adım. gökhan sevinç. + ne diyor bu herif? - evet baba biz gökhan'la birlikte kalıyoruz. baba? baba?? baba biliyorum çok kızdın ama dinler misin beni lütfen? biz gökhan'la birbirimizi seviyoruz. + iv iviv ivi iv iv iv.. - gerçekten seviyoruz. o çok iyi bir çocuk. tanısan eminim sen de çok seversin. hem aynı eve taşınmadan imam nikahı da kıydık biz. + imam nikahı kıydınız? imam nikahını ne sanıyorsunuz siz? ha? rezalet ruhsatı mı? imam nikahının hiçbir hükmü yoktur kızım. imam nikahı size nefsinize uyma hakkı vermez. imam nikahıymış.. sokayım imam nikahınıza! - baba ben 21 yaşımdayım. + ee!!?? - yani istediğimi yapma özgürlüğüne sahibim. + iyi ya, özgürlüğünün tadını çıkar o zaman. - annem hayatta olsaydı böyle bir şey yapamazdın. + zeynep! annen hayatta olsaydı ikimiz de burada olmazdık! müzikler desen pastanın üzerindeki vişne misali.. nokta atışı tercihler yapılmış. tıpkı filme adına veren şaheser gibi. zira ünlü bu yapımda pek çok şeye itiraz etmiştir.. - itirazım var "ihtiyaçtan fazla mal haramdır, hırsızlıktır. altın ve gümüş, yoksullar üzerinde hegemonya kurmak için kullanılıyor. infak edilmiyor. mülkte şirk koşuluyor. kırkta bir diye bir şey tutturulmuş gidiyor. komşusu açken tok yatmamak için zengin mahallelerine taşınanlar var. peki sokaktaki açtan, yoksuldan haberiniz var mı? bu dinin klasik fıkıh anlayışı, yeryüzünün sokaklarında aç gezen 1 milyar insan için ne diyor? o fıkıh, ömer'i vuranların, ebuzer'i çöle gömenlerin, ali'yi hançerleyenlerin, hüseyin'i susuz bırakanların, medine'yi yağmalayarak dokuz yüz sahabe kadınına tecavüz edenlerin ve kabe'yi mancınıkla ateşe verenlerin fıkhıdır. o fıkıhtan bir şey çıkmaz. o, zenginlerin, kodamanların, cariye ve köle sahibi olma peşine düşmüşlerin fıkhıdır. sultanların, harem ağalarının, zindandan imam-ı azam'ın kırbaçtan morarmış cesedini çıkaranların, kırkta bircilerin fıkhıdır. zaman ayağa kalmak zamanıdır. ebuzer gifari'nin dediği gibi; geceyi aç geçirip de kılıcına davranmayanın aklından şüphe ederim..." ayrıntı; (#2270539) ek olarak birtakım akılda kalmışlar; + bize niye gelmediniz? - "polis yok." diyordu. + ama polis var.. "öğretmenim tabii ya. öğretmem mi ferdi.." - vay canına yandığımın adamları.. + sen matrak adamsın ha. keşke bütün imamlar senin kadar matrak olsa. dünya güzel bir yer olurdu. hiç kimse günah işlemek istemezdi. - yanlış. kimse günah işlemezse medeniyet ilerlemezdi. günahla irtibatı kesilen insan kemale eremez. "oğlum her şey dille söylenmez." "allah beni sevmiyor galiba gökhan.. sevse yanına alırdı." "hükumette tanıdığım olsa niye kredi çekmekten utanayım?" + ölmek üzere olan bir kadına haram para mı yediriyorsun? - anneannem paranın nereden geldiğini bilmiyor ki. ona zararı olmaz. + peki sana? - tövbe ederim. + tövbe etmekle kul hakkından kurtulamazsın oğlum.. "aklın uçup gitmesi iyiymiş. ama nerede bende o şans.." "camimde kimseye haram lokma yedirmem. kaldırın bunları." "ona tesadüf denmez oğlum. tevafuk denir. 'denk gelme' diyelim.." + allah senin belanı versin. sen mi çaldın onu oradan? - ben hırsız değilim avukat. orada duruyordu, aldım. "tabii bizde öyle sizinki gibi mucizeler yok. 'benim mucizem kuran'dır.' der resulullah sürekli. ama isa aleyhisselamın adam diriltmişliği var." "bana bir hafta tatilmiş kızım. bu araştırma bitinceye kadar camiyi kapalı tutacaklarmış. cemaat cayır cayır yanacak cehennemde diyanet işleri yüzünden.. :d" "hesap sorucu olarak sana kendi öz benliğin yeter." + asıl siz söyleyin, niye beni seçtiniz? - "çünkü biz bazılarını seçip, diğer bazılarınıza üstün kılarız." selman bey. + bu bir ayet. ama siz bunu nereden biliyorsunuz? - çok ayıp selman bey. sadece imamlar mı kuran okur sanıyorsunuz? kibir büyük bir günahtır.. + kibire karşı kibir, sadaka vermek gibidir.. - ama verdiğiniz şey canınızı yakmadıkça vermiş sayılmazsınız.. + öyle hocam. kimin ne yaptığı belli değil. orospu çocuğunu gözünden tanıyamıyorsun ki. - ben tanıyorum.. not: hissikablelvuku sahibi selman bulut.. izlemesi ne keyif veren karaktersin. kestiğin raconlara sağlık..
    ... diğer entiriler ...