bugün
yenile

    albert camus

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    albert camus'un ‘yabancı’ kitabında geçen bir cümle; “tutukluluğumun başlarında, bana en ağır gelen şey, özgür bir insan gibi düşünmemdi..” ankara'da, meclis kapısında 39 yaşında bir inşaat işçisi “geçinemiyorum” diyerek kendini yakmış. haberi ilk duyduğumda nedense aklıma albert camus'un kitabındaki o cümle geldi. normal bir ülkede böyle bir olay yaşansa, halk ayağa kalkar, kıyameti koparır. nasıl olur da bir insan yoksulluktan kendini yakacak seviyeye gelmiş diye. bizde çıt yok. sıradan, güncel bir haberden farksız. hatta daha da beteri sesi daha gür çıkan güruh kendini yakan vatandaşın dış mihrakların ajanı olduğunu iddia ediyor. türkiyeyi karıştırmak için kendini yakmış. sesleri daha gür çıkıyor bu tuhaf canlı türünün. çünkü konuşması gerekenler ya susturuldu, ya susmak zorunda kaldı ya da düzene uyup sessizce bir köşede seyrediyor olup biteni. sıra kendisine gelene kadar da susmaya devam edecek. hayatta kalma güdüsü bunu tembihliyor çünkü. geriye baskıyı, haksızlığı, adaletsizliği, zulmü kabullenemeyen, vicdanıyla hareket eden, her koşulda sözünü esirgemeyen albert camus'un kitabındaki o kahramanlar kalıyor. onlarda ya zamanla susturulacaklar ya da bir mucize gerçekleşip kazanacaklar. şimdilik halkın derin bir uykuda olduğu kimsenin yangınına su dökmek gibi bir dertleri olmadığı kesin. ankara'da 39 yaşında bir inşaat işçisi “geçinemiyorum” diyerek kendini yaktı. evli ve 1 çocuk babasıydı. kendini yaktı, kimsenin ruhu bile duymadı..
    ... diğer entiriler ...