Kime göresi, neye göresi oturulup tartışılır elbet ama bence belli bir normu var bu olayın. Hani
karakter dediğimiz şeye sahipse bir insan ve toplum genelinde
karaktersiz diye adlandırılacak çizgiye ulaşmamışsa doğru insandır bence. Sonuçta hepimiz insanız, şaşarız, beşeriz ve hiç birimiz mükemmel değiliz. Hata ve yanlışlarımız elbet olacaktır ama dediğim gibi
karaktersiz olmak başka bir şey.
Mesela
ikinci nefertiti nicki yazarımızın
(#4601466) numaralı entirisinde bahsettiği insanlar bana göre (aslında toplum nezdinde)
karaktersiz insanlardır. Ben olamadım ya da olmadım öyle insanlardan. Birisini bırakın cinsel ilişki için zorlamayı hiçbir şey için zorlayamam ben. Çünkü zorla yapılan şeyi istemem, bir kıymeti yoktur benim gözümde. İsterim ki birisi benim için bir şey yapacaksa bunu içinden gelerek yapsın.
Gelelim ikili ilişkilere...
Ben hep kendimce doğru insan olmak için çabaladım. Ne kadar oldum, ne kadar doğruyum bu tartışmaya açıktır elbet ama karşıma çıkan yanlış insanlara rağmen onlar gibi olmadım, olamadım. İlişkilerimde hep seven, ilgilenen, sadık, saygılı, koruyucu ve fedakar oldum ama buna rağmen hep terk edilen ya da aldatılan taraf oldum.
Mesela lisede bir kız arkadaşım vardı. 4 yıl birlikte olduk. Bu süreç zarfında onu hiç dudağından öpmedim. Kendi kendime hep "Acaba öpsem nasıl bir tepki verir, acaba bu durum onu kaybetmeme sebep olur mu?" diye sorguladım. Sonra baktım sorunun cevabı bende değil muhatabına net bir şekilde sordum. Bana böyle bir şey yapmam halinde kafama çantayı yiyeceğimi söyledi. Bende onun bu cevabına istinaden bir daha bu konuyu aklımdan bile geçirmedim. Sonra bu kız üniversitede kendisini dudağından öpen bir erkek bulduğu için benden ayrıldı. O gün çok acı bir tecrübe ile öğrendim, kadınların aslında her söylediklerinin söylemek istedikleri olmadığını. Keşke dedim o da bana benim ona olduğum kadar açık ve net olsaydı da onu öpen erkek ben olsaydım. Belki bugün evlenmiş bile olabilirdik...
Baktım hep bu işin sonu böyle gidiyor hatayı kendimde aradım, çok sorguladım. Eğer benim davranış biçimim hatalıysa ve doğru olanı sadık olmamak, çok üzerine düşmemek, bağlanmamak, fedakarlıktan kaçınmak gibi şeylerse ve ben sırf bunları yapmadığım için kaybeden oluyorsam ben de böyle olayım o zaman dedim. Yapamadım, böyle bir insan olamadım. Sonra beni seven böyle sevsin dedim ve olduğum gibi davranmaya devam ettim. 37 yaşıma kadar çektiğim onca acı, döktüğüm onca gözyaşından sonra rabbim karşıma birisini çıkardı. Sanki bana çektiğin onca acıya rağmen doğru insan olmaktan şaşmadığın için sana bu hediyeyi gönderdim der gibi. Şimdi 41 yaşımda hayatımın baharını yaşıyorum, çok şükür.
Bizler maalesef bizim için neyin hayır, neyin şer olduğunu bilmiyoruz. İstediğimiz bir şey olmadığı zaman dünyamız başımıza yıkılmış gibi davranıyoruz ama rabbim bizi bizden daha iyi biliyor. Doğru insan olmaktan şaşmayanın karşısına er ya da geç mutlaka onun gibi doğru bir insan çıkarıyor.
Bu yüzden hayatınızdaki yanlış insanları hayatınızdan çıkarın ya da bırakın onlar sizi yarı yolda bırakıp başka bir yolculuğa başlasınlar. Siz o yolculuğa bir gün doğru insanla çıkacağınız umuduyla onu aramaktan vazgeçmeyin...