tanrı kaldıramayacağı ağırlıkta taş yaratabilir mi

tanrı'nın verdiği insani mantık algısıyla, tanrıyı dışlayan mantık paradoksu oluşturan "ateizme geçiş" 1. sınıf jargonu ürünü soru. edit:imla edit: başlık sahibi başlığı bana bırakmış galiba.

abi kafalar da cok degisik yalniz . agirligin yer cekimi ile alakali oldugunu zamanin bukulebilir oldugunu unutuyoruz bazen

tanrı kelime anlamıyla doğaüstü varlıktır. yaratıcı, ilah, her şeye gücü yeten ve her şeyi bilen gibi bir çok vasıf barındırır. bir taş yaratabilir mi? evet.. bu taşı kaldırabilir mi? evet.. sorunun içindeki paradoks soran kişinin saçmalığı ile benimsenmiş vaziyettedir. her şeye gücü yeten ve yaratıcı olan tanrı figürü bu paradoks ile çökertilemez. çünkü kaldıramayacağı bir şey ya da yaratamayacağı bir şey olsa tanrı olmaz mantıksal olarak. hz. ibrahim'in putları kırması olayıyla da bu özetlenebilir.

eskiden tanrının varlığı ispatlanmaya çalışılırdı. başarılmış ki artık gücünü sorgulama derdine düşüyorlar.

yani eger inaniyosan allah bi cisim sahibi degil.yani burda tas kaldirmak derken allah'ida kendimiz gibi dusunuyoruz.ikinciside bilsekte bilmesekte evrende yaratilan herseyin bi hikmeti oldugudur.allah hikmetsiz bir sey yapmaz.oyle bi tas olsa ne gibi bi hikmeti olabilir.ucuncusude imtihan dunyasindayiz.bazilari istiyo ki allah'ı iki kere iki dort edecek kesinlikte goreyim bileyim oyle bisey olsa herkes inanir imtihan sirri kalkar ortadan.

her şekilde allahı (haşa) aciz düşürmeye çalışan düşünce.

hangi din olduğuna bağlı , eğer yunan mitolojisi gibi bir din ise yaratabilir ve bunu kaldıranda farklı bir tanrı olur ortaya çok tanrılı bir din çıkar eğer bu tek tanrılı bir din ise yaratırır ve her ne olursa olsun kaldırma kudreti yine yaratan tanrıya ait olur

paradoks yapmayin aqu

buradaki paradoks dediğimiz şey, çok komik derecede kendi algımızla ulaştığımız bir düşünce şekli. tanrıyı dinlerdeki, insan figürü gibi anlatılan tanrı olarak hayal ediyoruz; kudret sahibi, her şeye gücü yeten, her şeyi yaratabilen vs. bu ancak süper güçlere sahip olacak bir insanın özellikleri olabilir. tanrı kavramını iyice tanımlayamazsak böyle argümanlarla karşılarışırız. kısıtlıyız arkadaşlar, bu kısıtlı oluşumuzun sebebi tanrı değil. biz insan türü, afrika topraklarında, beyni yalnızca hayatta kalabilme ve üreyebilme güdüsüyle şekil almış, primatlardan evrimleşen bir varlığız. (evrim yok tartışmalarına girmeyelim, zira evrim bir tez değil, bir gerçek, lütfen araştırın) kendimizi fazlasıyla önemli sanıyoruz, dinlerin, tabiatın, kısaca her şeyin bizler için oluştuğunu var sayıyoruz, çokça benciliz. bizim türümüz olan homo sapiensin ortaya çıkışı 300 bin yıl öncesine dayanır, son 10 bin yıl içinde ise bu türümüz, dinler icat eder ve tüm doğal felaketlerin yaratacağı etkiden daha fazla insanın ölümüne yol açar. bakın 300.000'de yalnızca 10.000 arkadaşlar, oranladığınızda ne kadar küçük bir süre olduğunu görürsünüz. dinleri yarattık ve o insana benzetilen, hatta erkek figürüne daha yakın olan bir tanrı yarattık. dinler yanılmıştır ve miyadını doldurmuştur. dinler yalnızca toplumu hizaya getirmek için kullanılmış ve geçerliliğini yitirmiş, kanunlar, hukuk kuralları ve normlardır. kafanızı kaldırıp bakın ya; ateistin ya da yerel bir değişle gavurun icadıyla dini yükümlülüklerini yerine getiren milyonlarca insan var. düşünün, bir müslüman hacca gidiyor; wright kardeşlerin icat ettiği uçakla; içinde navigasyon var, graham bell'in bulduğu telefon sistemi var, internet var, aerodinamik var, tesla var edison var, newton var, archimedes var. bir de üstüne aynı ateistin, tanrıyı inkar ettiği için cezalanacağına inanan milyonlar var. şempanzelerden çok da farklı değiliz, genlerimiz %1.5 oranında farklı, şimdi biz gidip şempanzelerle iletişim kurmak ister miyiz, onları neden kaale alalım ki, ya onlar da kendilerini bizim gibi değerli hissediyorlarsa, tüm doğanın kendileri için yaratıldığını düşünüp, kendilerini kutsuyorlarsa, bilemeyiz. bizim yaptığımız her icat, buluş vs. onlar için hiçbir şey ifade etmiyor haliyle. biz bu %1.5 fark ile karanlık uzaya dalabildik, gök delenler inşaa ettik, yer çekimine karşı koyduk, müzik yaptık, sinema yaptık. şimdi yeniden düşünün kısıtlı olup olmadığımızı, farzedin ki bizden genetik olarak %1.5 oranında daha farklı canlılar var (ve kim bilir daha fazla), onların yanından geçebilir miyiz, biz ki bunca tezler üretmiş, evreni keşfe koyulmuş yaratıklarız. bizden o oranda farklı bir canlının, bizi bir şempanze yerine bile koymaması muhtemel, çünkü o yüzde %1.5 çok devasa bir zekaya tekabül eder, ve şempanzeler, bizim yaptıklarımızın, nasıl ki bilincinde değilse, biz de, bizden belli bir oranda farklı olan, onların farkına varmamış olabiliriz, ya da var olan şeyi algılamaya gücümüz yetmiyor olabilir. demem o ki; öyle bir paradoks ile, primattan evrilmiş beynimizle böylesine bir olayı açıklamaya çalışmak zor kardeşim.

salak salak sorular sormayın la allah yoksa bu dağları kim yarattı

şimdi türkiyede ateizm bu kadar işte der dalga geçersiniz ama şu küçümsediğiniz soruyu cevaplayamazsınız. tanrı kavramında tutarsızlıklar vardır.

aslında bu tarz soruların mantığı temelde şu dur; "tanrı yapamayacağı şeyi yapabilir mi?" mantık hatası olan basit bir paradox aslında.