yakın arkadaş

bu gün minibüsteyim arkadaşım aramış nerdesin dedim işte falan yerdeyim diyorum. diyor ki çabuk gel. he he zaten minübüsü de ben sürüyorum.

az önce whatsapp'tan çiş yapma sesini atandır. ilginç miyiz değil miyiz bilmiyorum, "gelince ben de aticammm" dedim.

aramızda öyle bir samimiyet var ki geçen benimle telefonda konuşurken tuvalete girip işedi. birbirimize burnumda sümük var mı diye rahatça sorup beynimize kadar kontrol ettirebiliyoruz. bütün her şeyde bedenimiz aynı olduğu için dolapları ortak kullanıyoruz. müthiş olay

ne zamandır görüşmüyorduk bugün görüşelim dedik üstümüzdeki ceketten tut içimizdeki kazağın rengine botlarımızın aynı renk olmasına kadar bi durumla karşılaştık. yakın arkadaş olmak bunu gerektirir.

canımdan çok değer verdiğim yakın erkek arkadaşım var. bırak kavga etmeyi tartışacak gibi olsak dünyam kararıyor. haftada en az 3 gün görüşürüz, birlikte ağlar birlikte güleriz. bugüne dek yaptıklarını düşünecek olursam hakkını asla ödeyemem.

bi kere çok geri zekalısın,aptalsın da ama aptal olduğun kadar da güzelsin... ben üzüldüğümde benden daha çok üzülen,beni üzenleri üzen... sevindiğimde benden daha çok sevinen,beni sevindirenleri seven... çubuk krakeri ağzına tıkıp çiğnerken ağzını açan... burnundaki sümüklerini temizlediğim... spor salonunda akan soğuk sularda kim elini daha çok soğuk suda tutacak diye yarış yaptığım... kim daha çok mentos yiyecek diye 10 tane mentosu aynı anda ağzıma tıktığım... gülerken güldüğüm,ağlarken ağladığım... mizah seviyesinin tavan yaptığı anlarda yanımda olan... en kötü zamanımda yanımda olan,en kötü zamanında yanında olduğum en iyi zamanında yanımda olan ki benim iyi zamanım seninle geçirdiğim zaman,en iyi zamanında yanında olduğum... beraber fake hesaplardan yapmadığımız kalmayan... alışveriş merkezinde mağazalarda saçma sapan kıyafet denediğim... sade soda ve kırmızı meyveli sodayı karıştırıp içen... canını yakanın canını yakacağım... beraber güldüğüm beraber ağladığım,aynı dondurmayı,aynı yemeği,aynı sırayı,aynı hayatı paylaştığım @kupa kızı'm seni çok seviyorum...

hepsi mi salak olur aq jxbwjw,biyoloji dersinde cnm biyoloji hocam tahtayı sildi henüz daha tahtayı yazmamış olan arkadaşım en arkadan bağırdı "niye sildin yarram"

fakbadisiyle arası bozuk, arayıp bayramını kutluyor, kutladıktan sonra da eve çağırıyor amk saykosu ya haahhahahaha. bir tane akıllı yok çevremde aq

hayat şartları ayırınca can yakıyor adam geleceğini kurmak için şehir değiştiriyor iki gün sonra. bir diğeri iki senedir başka şehirde okuyo. çok özlüyorum hergün beraber olduğumuz günleri. moralim bozuk of

tatile gitti.bensiz.dönünce ağzına sıçıcam.

kullanmıyorum.

00.40 itibari ile kaybettigim kişidir. hemde boku bokuna. birileri cikacak o zaman o yakin arkadas degildir falan filan. demeyin.oyleydi. en azindan benim için. kedim vardir bi canımdan çok sevdiğim birde o. kedim ya ben onu kedim kadar seviyorum,ötesi var mı. sümüğüm akıyo dese ona kolumu uzatacak insanım.insandım. çok üzdü be sözlük. yeryuzundeki tek anlamlı insandı benim için. bazen düsüyor insan. sadece ben mi özlüyorum,sadece ben mi düşünüyorum birilerini. neden başkaları böyle değil. tek olduğumu düsünmek istemiyorum.niye sadece ben soruyorum,niye kimse beni sormuyor. bundan sonra sadece kedimi sevecem. o da uzakta en azından o özlemin ne olduğunu bilmiyor. özlemenin ne olduğunu bilmeyen bir şeye neden özlemiyorsun diyemezsin. insan gibi değiller,kediler değil insanlar nankör. edit:keşke hayatta olsaydı da nankör kalsaydı. mekanın cennet olsun. bazı şeylerin değeri cok geç anlaşılıyor.

bende öyle bir yakın arkadaş var ki yakın arkadaş değil zaaf.başkaları hakkında yakındığı tüm şeyleri kendisi de yapıyor ama farkında değil.konuşsan düzelmiyor atsan atamıyorsun.anca yazıyorsun işte.

(bkz: yaren) (#2077418)

yakın arkadaş muazzam bir olay. fotoğraf çekmekten nefret eder o yüzden iki üç tane fotoğrafı tek vardır onda ama bende sadece onun resimlerinin olduğu bir albüm bile var. geçen sene etütte yan masada ders çalışırdı seslenirdim bakınca hemen bir fotoğraf çekerdim. bir sürü fotoğrafı var bende. kaç kere sevdiğin kız kantinde diye kandırıp çay ısmarlattım hatırlamıyorum bile. ya da kantine gidip "furkan abii xx'in hesabına iki çay iki karam." deyip, yanına gidip "canım kankam bak sana çay ve çikolata aldım." diyerek onu önce mutlu edip sonra üzdüm kaç kere. bir kere bile tartışmadık. geçen sene her gün onunlaydım. şimdi de sürekli konuşuyoruz ama yan yana olmak bambaşkaydı be. çok özledim yemin ederim ya. bunlar ona söylemiyorum çünkü şımarır o yüzden buraya yazıyorum njdjd Edit: al işte hemen şımardı

biz lisedeyken sekiz kişilik bir grubumuz vardı. birinin doğum günüydü. biz de para topladık ortaklaşa bir şey alalım manevi değeri olsun falan dedik. akşam sürpriz yapcaz beş kişi çıktık çarşıya hediye bakmaya. adar diye de biri var grupta. adar da dedi ki ben eve gelemicem belli ki ama sizinle hediye bakmaya geleyim. biz de tamam dedik, bizimle hediye bakmaya geldi. boyner'e girdik. ne alsak ne alsak, hepsi saçma sapan şeyler. burda bir şey yok çıkalım dedik, tam çıkışa doğru giderken adar bağırdı arkadan "gençler pandik de alabiliriz!" hepimiz hayretle ona baktık, pandiflerin olduğu yerde durmuş bize sesleniyor. ama mağazadaki herkes adar'a ölümcül bakışlar atıyor görmeniz lazım jdjshjsjd gülmekten "adar ne diyosun sen?" bile diyemedik. çocuk da şok oldu. noluyo niye herkes böyle bakıyor falan diyor. kolundan tuttuk çıkardık ordan. anlattık sonra pandik ne demek pandif ne demek. linç ediliyorduk neredeyse. hayır komik olan; sanki kendileri doğruluk abideleri kshshshd

annem hep "en yakın arkadaşın ailendir. gel bana anlat, ablalarına anlat bir derdin olunca." derdi. he diyip geçerdim ama annelerin her zaman haklı olduğu konusunu es geçmişim. niye öyle oldu ki acaba ya?

ailemizi kendimiz seçemeyiz ama arkadaşlarımızı kendimiz seçebiliriz ondan çok önemlidir ama yapmacık sahte arkadaşlıklar yerine tek takılın daha iyi kendinize yakın güvendiğiniz sevdiğiniz birine de asssla ihanet etmeyin

yakın arkadaşım olmasına rağmen bana hiç benzemiyor. kendine sarahah hesabı açmış. tabi ki gidip en yakın arkadaşın kim diye sordum. sıradan hayatıma ekşın katmak için arada böyle çılgınlıklar yaparım.umarım benim adımı yazar... edit: soruya zeynep değil diye cevap yazmış, işte gerçek dostluk be :d soru: siz neden eksilediniz peki bu güzelim entrimi he?

varlığı muazzam bir olay

anneden sonra ki en güzel veliniğmetim.

(bkz: rojbin çelik) çaykolist biri.. pek bir huyumuz benzemez ama en yakın arkadaşımdır kendisi..

öyle bir şeye sahip değilim

bazen çok iyidir kardeşindir bazen de çok üzer insanın başına bela

6 sene öyle olduğunu düşündüğüm biri vardı taa ki eski sevgilimle çıkmaya başladıklarını öğreninceye kadar. o yüzden siz yine de arkadaşlarınızı çok yakın tutmayın kendinize aileden başkası yalan harbiden tecrübeyle sabittir.

(#2157524) hayatın bana nadiren yaptığı güzelliklerden biri. iyi ki girmiş hayatıma be.

bu piç yaklaşık 3 saat önce beni aradı buluşuyoruz falan dedi hazırlandım ettim sonra yine aradı ya kardeşim şuan kızlarlayız gelebiliyorsan gel yoksa diğer türlü çok zor dedi. bende lafımı söyledim devam ettim ama neden böyle birşey yapmak zorundasın ki birader madem gelmemi istemiyordun çağırma haber verme veya başka birşey yap ne yarak kürek işlerle uğraştırıyorsun adamı!

ne zaman yakın arkadaş yapsam hep kazık yedim. aldığım notu bile kıskanan oldu. sanırım hiç gerçek arkadaşım olmayacak.

ya yakın arkadaşım instagramda onu etiketleyeceğim gönderiye başkasını etiketlemiş dokuz çocuğumla dışarıda kalmış gibi hissediyorum.....

gecenin bu saatinde tavana bakarak zaten kırılmış bir kızsın dinliyodum, kendisinde spotify şifrem var, geldi ankaranın bağları açtı. seviyorum şerefsizi.

moralim bozuk, bazı şeyler üst üste geldi ve ciddi anlamda zor zamanlar geçiriyorum. i̇ş çıkışı dışarı çıkalım dedi çıkmak istemediğimi söyleyince çikolatalarla kapıma dayandı. kötü olduğumu bildiği için yanımda olmak istediğini hissettirmesi bile yetti bana. böyle arkadaşlıkların kulu köpeği bile olurum.

bu şekil de değillerse eğer hiç yanaşmasınlar lütfen. O ne öyle fakir fakir. Hadi uçak biraz zor olur çok yakar fakat bir araba falan da iyi olur yani. (bkz: hangi dağ da kurt öldü acaba ) (bkz: bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü)

yakın arkadaşın çok da yakın olmadığını kötü gününde anlıyorsun. ona göre ölçüp değerini yazıyorsun

eskiden çok yakın olduğum ve bir şekilde yollarımızın ayrıldığı bir arkadaşımdan bir yıl sonra bu gece aldığım mesajla alt üst oldum. bana ihtiyacı olduğunu beni çok sevdiğini söylüyor ama içimde bişeyler olmuyor eskisi gibi ona karşı. yapılanı unutamıyorum hayattaki en zor anlardan birini yazıyorum sözlük delireceğim.

üniversitede aynı bölümü okuyorsanız ya da taraflardan biri aynı bölümden mezun ise; muazzamdır. her ne kadar memnun olmasam ve aksi için çabalasam da 1 sene içerisinde en çok vakit geçirdiğimiz yer okul oluyor. haliyle gündelik sohbet cümlelerimizin oldukça büyük kısmını oluşturan başlıklar da buna evrilmeye başlıyor. yakın arkadaşınızla konuştuklarınızın içeriğinin doluluğu da bu sayede oldukça artıyor. benzer noktalarda bulunuyor, faydalı paylaşımlar olmasını sağlıyorsunuz. ha farklı şeyler paylaşmak güzel değil mi? oldukça güzel tabii. fakat kavramlara yabancı olmak bi miktar güçleştiriyor durumu. ayrıca bölüm üzerinden şaka/espri yaptığınızda bunu karşı tarafın anlaması bana ayrı bi zevk veriyor. ve son olarak, problemleri çözme hızınız da bu doğrultuda artıyor tabii. örneğin; entiriyi yazmama sebep olan konu yapacağım bir sunumla ilgili yakın arkadaşımla uzunca konuşmamız ve yardım talep edebilmem oldu. ileride meslekte de çok ekmeğini yiyeceğim bu konunun, inanıyorum

konu döndü dolaştı yellenmeye geldi shadsjdkdsjfsd diyor ki kanka biri yanımda osursa utanmasın diye hiiiiççç çaktırmam, insanlık hali şimdi benim de başıma gelebilir hatta derinn bir nefes alırım inandırıcı olsun diye skdhjsakhdja

evlendi. ankara'ya taşındı. dokuz ay sonra ziyaretine geldim.son 22 saattir yalnızca konuşuyoruz. su ve tütün haricinde başka bir şey ile ilgilenmeden anlatıyoruz. ne zaman biter biz de bilmiyoruz. t: kocasını bedelli askerliğe gönderince evine kurulunup mekanında donla dolaşılabilen insan. canım benim.

(bkz: dost) böyle bir kavramın önemiyle büyüdüm. lakin şu an yakın diyebilecek bir arkadaşım yok. 90'lı yıllarda kankardeşi kavramı diye bir şey vardı. sonra bu kanka oldu sonra da kaka oldu galiba bütün dostluklar. ilginç bir şekilde bencilleştik. son 20 yılda o kadar bireysel bir yapılanma oldu ki insan denilen canlıda. her şeyi yapıp hiçbir şekilde yargılanmadan dümdüz şekilde yaşamak istiyoruz. bize hiç kimse karışmasın istiyoruz. yakın arkadaş, derdimi paylaşıp çözebileceğim arkadaştı. bana derdini anlatıp onun için kaygılanıp derdini çözeceğim arkadaştı. çoğu zaman ailesinden daha yakın olduğum insandı. cebimizdeki parayı birleştirerek ikimiz üçümüz dördümüz için maksimum faydayı bize sağlamaya çalışandı yakın arkadaş. eksik olan tamamlanırdı her zaman ve gün gelince o eksikliği yaşayan diğerlerini tamamlardı. yazılı olmayan kanunları vardı yakın arkadaşlığın. adalet gözetilirdi. gecenin bir yarısı bir telefonla koşulurdu yanına gidilirdi uykusuz kalınırdı. şimdiyse çok farklılaştık. şimdi o yakın arkadaşım dediğiniz insanla en zor neyi yaşıyorsunuz. sırlarınızı paylaşıyorsunuz. hayat ile alakalı kimse fedakarlık yapmak istemiyor artık. çünkü anne babadan bencillik görüyor ve öyle yetiştiriliyorsunuz. insanların iletişiminde her zaman sorunlar olabilir ve bu iletişim sorunları tartışmalara küslüklere yol açabilir. eskiden yakın arkadaşımızla bunları çözerdik. şimdilerde ipler bir kez koparıldı mı bir daha da bağlanmıyor aksine yakılıyor. zenginleşmek için, özgürleşmek için ve her istediğinizi yapmak için vazgeçtiğiniz sevgi ve dostlukları çok arayacaksınız ama çok geç olacak.

manita yapıp seni ikinci plana atmadığı sürece süper olay

seni çok seviyorum. seni gerçekten çok seviyorum. beni bu dünyada senden daha iyi anlayan tek bir kişi bile yok. benim elimi asla bırakmayan, ne yaşadığımı senin kadar iyi anlayan başka bir insan daha yok. az önce bana "kaybedecek bir şeyin kalmamış" dedin ama yanıldın. sen varsın. seni kaybetmekten korkuyorum, nolur gitme.

göz göze gelip telepati yoluyla espri yapıp kahkaha atarak güldüğüm. aynı anda aynı espriyi yapıp, aynı tepkiyi verdiğim. canını yakanın canını alacağım biri ya. seviyorum şerefsizi

yarın en yakın arkadaşlarımdan birini belki de son görüşüm. garip bir hüzün var içimde sanki bütün anılar onunla beraber gidecekmiş gibi

aslında yoktur. 9 senelik yakın bir arkadaşım vardı. bu askerdeyken ve okurken babası para yollamadığı için, inşaatta çalışıp, kredi kartından para çekip kendisine yollardım. şu an çalışıyor 5 bin tl maaş alıyor. birikmiş de 30 bin lirası var. geçen ay sonu 1 günlüğüne 250 tl istedim gönderemem durumum yok dedi canı sağolsun.

aşırı çiş yüklenmesi sebebi ile yerimden kalkamadığımı söylediğimde halıya işe o zaman diyen kişi.

yakın arkadaştan ziyade kendisi ailenizin bir parçası oluyor. kan bağıyla birbirinize bağlamıyorsunuz gönül bağı bunun için size yetiyor. i̇yi ki var ne diyebilirim ki...

bu şahıs hakkında biraz içimi dökmem gerekiyor artık. herkes gidiyor, her şey bitiyor bu kız gitmiyor da bitmiyor da yıllardır. hayattaki en büyük şansım, resmen olmayan kız kardeşimi bulmuşum. hayatımın en güzel yıllarının en güzel kişisi, düşünüyorum da o olmadan yine aynı şeyleri yaşasam diye. hiçbir anlam ifade etmiyor öyle düşününce mesela hoşlandığım kişiye açılmam bile anlamsız geliyor, ben çocuğun bana verdiği cevaba -(#1674281)- bu kızla gülmesem hiçbir güzelliği kalmazdı bu olayın, reddedildiğimde bunun omzumda ağlamadığımı düşünüyorum, allah korusun. onsuz hayat çok anlamsız. bana en çok kızan, benim dediklerime en çok alınan, bana en çok gülen, bana en çok değer veren, benim iyiliğimi benden çok isteyen, beni benim kendimi düşündüğümden daha çok düşünen, beni en çok seven kişi bu. ve aynıları da benim için yaptığım, düşündüğüm. i̇kimiz çok zıttız bizi birbirimize en çok bağlayan şey bu bence. onun açığını ben kapatırım benimkini o. hayatımda asla doyamayacağım şeylerden biri bu kız, bana kattığı benim ona kattığım şeyler bunlar hiçbir yerde öğrenemeyeceğimiz şeyler. benim üstümde emeği çoktur hatta annem kadar bile olabilir. hayatımda en çok önem ve değer verdiğim insanlardan biri. asla tiksinmiyorum ondan o da benden. yemeğinden yerim, suyundan, kahvesinden, çayından içerim. dondurmasından yerim, sigarasından içerim, aynı kaşığı-çatalı kullanırım. yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez resmen :d yan yana durunca 3 dakika bile konuşmadan duramıyoruz, yıllardır konuşacak şeyimiz bitmiyor. bi an bitince bizim de konuşacak şeyimiz hiç bitmiyor he diyoruz ve ordan devam ediyor. en güzeli de birbirimizi dengelememiz. benim panik yaptığım yerlerde o yapmaz, onun yaptıklarında ben yapmam. o kötüyse ben iyi olmaya çalışırım ki onu da iyi yapayım. sevgiliye, aşka, paraya... her şeye doyarım, herkesten bıkarım ama bu kızdan ne bıkarım ne de ona doyarım. i̇yi ki o şarkıyı açmışım da aa ben de bu grubu çok seviyorum diye yanıma gelmiş. şükürler olsun onu tanıdığım güne.

sebebini bilmiyorum ama bende "yakın" ifadesi pek bi önem teşkil etmiyor.evet yakın arkadaşım dostlarım var ama bir gün sebepsizce gitseler kaybolsalar umrumda olmaz. sonuçta bir gün herkesi aynı anda terk edeceksin.