bugün
yenile
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      en ufak zaman birimi, lahza.
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bazı anlar vardır ki hiç akıldan çıkmaz.
    3. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      korkutucu bir sey, evren gibi. evrenin zamana tabii oldugu ve olmadigi anlar vardi ama insan hep zamana bagimliydi, birkac hayta ve zamanin kisiler icin durdugu vakitler disinda. isin korkutuculugu ise surada beliriyor: zamani olusturan anlarin butunudur ve hicbir an geri gelmez. uyudugumuz, yedigimiz, gokyuzue baktigimiz ve opustugumuz hicbir an yahut maphusta gecenler, ameliyattaki yakinimizi beklerken gecen geri gelmez. ber an en iyi bicimde yasanmayi hak ediyor. zaman anlarin tumunun birlesimidir dedik, peki ya uclari kapali sekilde gecen vakitlerin tamamini olusturan anlarin hafizayi, hatirayi olusturmasi? o bambaska bir konunun basligi.
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      özdemir asaf şiiri. "gülüş bir yanaşım'dır bir öbür bir kişiye; bir'den iki kişiyi döndürür bir kişiye.. anılarından kale yapıp sığınsa bile, yetmez yalnız başına bir ömür bir kişiye."
    5. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir ''an'' aslında eski bir ingiliz zaman birimidir ve 90 saniyedir.
    6. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      t: kiliseler ve liseler'in şahane parçası. "bir gün aynı şarkı çalar ve her şey boktanlaşır. hey hafifmeşrep yağmurlar. ıslanıyor saçlarım. bu yağmurların piyanolarla bir ilgisi olmalı. bu yağmurların tanrıyla bir ilgisi var. bu kısır döngü. ah.. ümitsiz termodinamik. çünkü onun toplumları karıştıran bir yüzü var. ve beni bir türlü çekemeyecek şiir sevmez herkesliği." an --- spoiler --- direndiğim gün, elimi yüzüme götürmüştüm. yağmur yağıyordu. perde 1 – yağmur yağar.. o şarkı çalıyordu – fletta ofan af mrrr basit zaaflar hiç çekinmeden büyük felaketlere yol açabilir. tanrı da böyle işler - top sakallı yaşlı bir edebiyatçı da. bir gün aynı şarkı çalar ve her şey boktanlaşır. hey hafifmeşrep yağmurlar. ıslanıyor saçlarım. bu yağmurların piyanolarla bir ilgisi olmalı. bu yağmurların tanrıyla bir ilgisi var. bu kısır döngü. ah.. ümitsiz termodinamik. çünkü onun toplumları karıştıran bir yüzü var. ve beni bir türlü çekemeyecek şiir sevmez herkesliği. artık saçlarım dökülmesin. otobüsleri karıştırmayayım. yoksa hasta olacağım yağmurlar. hasta olacağım tanrım. hasta öleceğim, sonum bu. bu yağmurla sevişirken korunmalı mı? fakat bu denize şemsiyeyle girmek gibi olurdu. kahrolası halüsinatif yağmurlar. perde 2 – oldum olası ben. çünkü tüm hastalıklar kapitalisttir. ilaçlar kadar kapitalist. çektiğimiz tüm acılar işte bundan. artık şüphe duymayayım yalnızlığımdan. şu gökyüzünün ardında çok daha yüce bir şey var. şu güneş denen çemberin ve ay denen kağıdın. i̇şte, yıldızların ardında utangaç bir tanrı var. bizimle tartışacak kadar rahat değil hayatı. ki hududumuz çizilmediyse onunki gibi. ya da güzel bir kadının vücudu gibi. siyasi sınırlarımız da kabul görmez devletçe. çünkü kahrolası güzellik özgürlüğün kendisinde. artık delinmesin kum saatim, dakik çalsın alarmım. yağmurlar, ne kadar da safsınız.. o kadar safsınız ki, sizi yalayabilirim. mürekkebiniz bana dermanlar çizsin. çünkü en güzel derdimdir ıslanışım. finita la comedia.. elimi yüzümden almışım. hayat çok kısa. gidip biraz daha uyumalıyım. --- spoiler ---
    7. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şu an , puslu ama deli rüzgarlı bir İstanbul akşamında iskelelerden birinde oturmuş yeni aldığım kitabımı okuyorum. keşke bu kitabı ben yazsaydım diyorum, yazarın önceki kitabında da dediğim gibi. nereden geldiğini ve nereye gitmek istediğini anlamadığım gözyaşlarım birikiyor gözlerimin ucunda. sözlüğe bunca zaman sonra sadece yazmak ihtiyacı için girdiğimi fark ediyorum, yazma hissime engel olamadığımda kendimi burada bulduğumu. biraz cılız bir şey olsam bu rüzgar beni uçuracak diyorum içimden;aldığım soğuk su asla tatmin edici bi soğuklukta değil,buna da sinirliyim zaten. tam da şu an uzaklaşan vapura, uçmasın diye çantamın altına koyduğum kitaba, az önce koluna kuş pislediği için mendil verdiğim kadına,gri bulutlara,sohbet eden kalabalığa bakarak aslında aklımın burada olmadığını fark ediyorum. açıkçası aklım nerede bilmiyorum.
    8. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bilmiyorum, hiçbir anda hapsoldunuz mu? ben oldum. artık çok da zaman geçti. istesem parmaklıkları bükerim ya da duvarları yıkarım. çıkarım da giderim de. hiçbir gardiyan yok. kimse de beni tutamaz. kimse bu nereye gitti diye de umursamaz. ama çok korkutucudur. dışarısı kim bilir ne olmuştur. insanlarım hala orada mıdır? yoksa batan gemi misali hepsi terk edip gitmiş midir? bilmiyorum. ufak bir pencerem var benim de. ara sıra böyle bakınıyorum. uzaklara da dalıyorum hatta. korkuyorum. ben daha önce hiç korkmamıştım. korkmuştum ama sonra anlamıştım korkmanın gereksizliğini. hapis kolay. sonrası daha zor. birkaç dakika nefes aldım. şimdi geri dönme vakti. bana dışarıda bir yer yok. içerisi rahat zaten. iyi bakıyorum kendime, merak etmeyin.
    9. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      an.
    10. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      inanıyorum bir gün burada kalabilmeyi başaracağım. ve ondan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak
      0aynı zamanda bir edis şarkısı xd - lacosanostra 25.06.2023 01:21:31 |#4555482
    11. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      edis'in en güzel ikinci şarkısı. "beni sar, zaman mekan değersiz ben seninsem geçer kaygım özleyen kalsın habersiz başkasından yok bir kaybım" an not: (bkz: sen özgür ol)