bugün
yenile
    1. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      adaletini siktiğimin dünyasının en büyük adaletsizliği. zira akşama eve götürecek ekmeği olmayan insanlar, geceleri rahatça uyuyacak bir evi olmayan garibanlar olduğu sürece hiçbirimiz ama hiçbirimiz hiçbir şeyi haketmiyoruz. yoksulluk öyle boktan bir dert ki, tedavisi yok. ne acayip, rihanna'nın kapanan instagram hesabı her şeyden daha çok konuşuluyor dünyada. niye bu devire denk geldik biz? bu azabı çekecek ne günah işledik? sokağa çıkıyorsun, kundağa sarılı bebeği kucağında onlarca anne. el açıp dileniyorlar. kafanı çevirsen bile birinden, bir yerden her hangi bir çocuğun gözleri gelip saplanıyor gözlerine. olmamalı. dünya üzerinde tek bir çocuk yoksulluk yüzünden tedavi göremeyip ölmemeli. ve tek bir kişi yoksulluk yüzünden acı çekmemeli. zenginlik nasıl bir uyuşturucuysa zengin olan bir çok insanın tek derdi elindekine biraz daha para eklemek. nasıl bir işkembeyse dolmuyor. doymuyor. koysan dünyayı, tüm altın rezervleriyle birlikte yine de yetmez. obur insan. kalbi ve midesiyle birlikte. oysa doymak lazım bazen. yetinmek lazım. ne bileyim ulan işte, zoruma gidiyor. canımı acıtıyor insanların yoksulluk yüzünden acı çekmesi. karnını doyuramayıp barınamaması. eğer ki günümüz şartları ile zengin olan bir insan öldükten sonra cennete gidecekse istemiyorum ben o cenneti. allah'ın 99 adı üzerine yemin ederim ki istemiyorum. orada da çekemem o orospu çocuklarını. orada da mutlu-mesut yaşamalarına göz yumamam. bazen öyle bir öfke beliriyor ki içimde, öyle bir geliyor ki, ta gırtlağıma kadar, insanın çıldırmamak için verdiği mücadele, insanın her şeyi yerle bir etmemek için verdiği çaba beni şaşırtıyor. oysa geceyi aç geçiren sabah uyandığında elinden zorla almalı yanındaki oburun ekmeğini. oysa geceyi soğuk kaldırım taşlarında geçiren sabah uyanır uyanmaz baltayla köşküne dalmalı yan komşusunun. aklım gidiyor. beynim uğulduyor. gerçek adalet ancak böyle sağlanır çünkü. herkes hesabını bu tarafta vermeli. herkes adaletini kendisi sağlamalı. aklım gidiyor. küçük çocuğunun cesedini çuvalla karlı yoldan evine getirip ömrüne o acıyla devam eden babanın sabrı ve inancı karşısında. aklım gidiyor. küçücük çocuğunu öldürenler, tecavüz edenler dışarıda elini kolunu sallaya sallaya gezerken o acıyla bi ömür yaşayan annenin sabrı karşısında. aklım gidiyor. beynim, boşluk içinde boşluğu yaşıyor böyle anlarda. ben ise sadece oyalıyorum kendimi. cinnetimi ya da intiharımı biraz daha erteliyorum. oysa daha geçen yıl, bir çocuk gördüm. o gün hem kandil hem de 1 mayıs işçi bayramıydı. ömrümde yediğim en güzel kıymalı pideyi yemiştim. çocuktan habersiz, kendisi eğilip çöp konteynırından işe yarar çöpleri ayıklarken fotosunu çekip tivitırda paylaşmıştım. "senin de kandilin mübarek, işçi bayramın kutlu olsun çocuk" diye. aylardır çıkmıyor aklımdan o çocuk. lanet olsun bana ki, o çocuğu elinden tutup az önce pide yediğim yere götürüp karnını doyurmadığım için. telafisi olmayacak yıkımlar istiyorum artık. teknoloji ve modernlik ilk başladığı yere dönmeli artık. yıkılmalı tüm haşerat ve insanlarla yer. ve üstündeki gök! talan başlamalı. doğal seleksiyona ayak uydurmak için herkes çıplak elle boğazına yapışmalı hakkını çalanın. mahkemeler kurulmalı beton kaldırımların her bir milimine. ölümüne bir kavgaya tutuşmalı insanlık. herkes herkesten hakkını tırnaklarıyla sökmeli. yoksulluğun neden olduğu tüm öfkeler hakkımızı çalanların bedenlerinden lime lime alınmalı. yokoluş istiyorum ben artık. gerçek bir yokoluş! gerçek bir savaş! oyunlardan alınıp gerçek hayata salınmalı her şey. geriden gelecek bir nesil de bırakılmamalı aslında. insan bu çünkü. üç nesil sonra özüne dönüyor. çamurlaşıyor orospunun dölü! adalet istiyorum ben! hakkımı çalandan alacağım, hakkını çaldığımın benden bedenimi lime lime ederek alabileceği gerçek bir adalet!
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      çok şey katar insana. herkesin bir süre yaşayıp yeniden zengin olması lazım.
    3. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben bu durumun amına koyayım babuşlar. bu sabah kuzenim aradı orhan gel acil bir yere gidiyorum dedi. kalktım gittim kızarak. etimesgut'ta, şeker fabrikasının hemen 100 metre ilerisinde, banliyöleri geçtikten sonra bir evi gösterdi. bu evde yaşayan insanlar "yakacakları ve yakacak alacak paraları olmadığı için kendi evlerindeki kapıları kırıp yakıyorlarmış" dedi. beynimden vuruldum babuşlar, içim sızladı. oysa ben sabah soğuk diye onca şey kuşanıp gitmiştim. evine giremem ben dedim, onları öyle görmek istemem. hem gitsem de ne diyecektim ki babuşlar? ne kadar yoksulsunuz ona bakmaya geldim mi diyecektim? sonra kuzen dedi ki bizim fakültede ben herkese söyledim rektöre kadar ilettim. sen de bir şeyler yap. bildiğin her yere ulaştır. belediye yardım ediyor ancak yetiremiyorlarmış. üstelik burada yaşayan ailenin en büyük kızı bizim üniversitede. çok kötü oluyorum görünce bu işi yapalım. bende bildiğim bilmediğim herkese söyledim babuşlar. adam daha önce para verenleri geri çevirmiş. gururuna dokunuyor belli ki. ancak babuşlar en azından kışı atlatacak kadar yiyecek, giyecek ve yakacak ihtiyaçlarını karşılasak kârdır. allah'a şükür aradığım, haber verdiğim herkes sen ihtiyacı olduğuna eminsen ben seve seve yardım ederim dedi. yardım edeceğiz. bir aileye uzanan yardım eli olacağız. buraya yazmamdaki amaç yardım edebilecek olan babuşlara hem haber vermek, hem de amına kodumun hayatına küfretmek. babuşlar böyle yaşamak, yaşamaktan sayılır mı be? kendi evindeki kapıları yaktıracak kadar gafil olabilir mi bir kader? sorgulamak değil insanlık denen şeyin bu insanlara yardım ulaştırabilecek kadar gücünün olmaması bu babuşlar. belki komşuların haberleri bile yok bilemiyorum. hatta belki o komşular da bu durumda. ama ne olursa olsun insan insanın külüne muhtaç olabilmeli şu yaşadığımız ülkede. komşunun külü bile yetmiyor artık bir yardım eli uzatmaya. çocuklarını komşuya gönderiyormuş bazı sabahlar evde bir şey yok diye. kendi evladını doğuramayan aile var altından tuvaletlere sıçan insanların olduğu ülkede babuşlar. allah bu düzenin de, bu düzenin çarkı olmuş insanlardan geçinen patronların da, yardım vakfı diyerek açılıp yolsuzluklarla örülü ağlar kuran şerefsizlerin de belasını versin babuşlar. prim yapmak kimlik olmuş makamlarda oturan insanlardan yardım beklemek saçmalıkmış öğrettiler bana bugün bunu da.
      0adres falan eklesen? - reindeer 04.02.2016 16:11:12 |#2537309
      0babuş ifşa da olmasın diyerek yazmadım ancak ankara'daysan götürebilirim. - orhangutan 04.02.2016 16:12:07 |#2537705
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sosyolojik bir kavramdır, çeşitleri vardır.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      zamanında çok çekip kısa süreli bir refahtan sonra tekrar içine düştüğüm durum
    6. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şöyle bir şeydir. ***alıntı*** "biraz önce işten gelirken bim'den aldığım dost yoğurta dünden kalan ekmeği doğradım, ekmeği kaşıklarken izliyorum zenginlerin hayatını. yemeğim bitsin kendimi balkondan atacağım ama balkonum bile yok. köstebek gibi zemin eksi 1'de yaşıyorum amını siktiğim dünyasında." ***alıntı****
    7. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "yoksulluk, daha önce de gördüğümüz gibi, zenginliğin ilk ve temel kaynağıdır; yoksulluk türetmiştir ilk kapitalisti. ekonomistlerin üzerinde konuşmayı pek sevdikleri "artı değer" ortaya çıkmazdan önce işgüçlerini satmaya hazır aç-baldırı çıplak insanların olması gerekirdi. onların yoksullukları var etti varlıklıları. ortaçağ sonlarında yoksulluğun bunca yaygınlık kazanmasının nedeni, devletlerin oluşmasını izleyen fetihlerin ve savaşların, doğu'nun yağmalanmasının, kentle köy arasında geçmişte var olan bağı koparması köy yoksullarını kentlerden uzaklaştırmasıdır." kropotkin'in ekmeğin fethi adlı kitabından bir kesit.
    8. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      canımı yakıyor. boğazımı düğüm düğüm ediyor. link *** foto eskiymiş, kardeşimizin tüm ihtiyaçları giderilmiş çok şükür.
    9. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şu iki aydır psikolojimi yerle bir eden şey. i̇şin saçma tarafı çevrenizde size yakın plan insanların ise sizi anlayamayacak kadar kör veya isteksiz olması. acıtıyor biliyorum. üzüyor belki de ama insanlığın bir suçu değil bu. elinde olsa en iyi imkanlarda yaşamayı isterdi o da, ben de. öyle bir algı var ki zihinlerimize yerleşmiş, yoksul insanları hor görüyoruz. bir kere tadına bakmak lazım oysa ki. i̇nsanın belini kıran yoksulluk değil, hor bakış.
    10. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      her türlü kötülüğün temelinde bu yatar. aklınıza gelip gelebilecek. nasıl ki insan hayatı çocukluğunda şekillenirse bir toplumun ve insanın geleceği de işte bu minvalde sonlanır. ayrıca bu konuyla ilgili zeitgeist adlı belgeseli kesinlikle izlemenizi öneririm. özellikle üçüncü bölümü yoksulluğun ahlak veya diğer yargıları üzerindeki etkisini göstermesi açışısından inanılmazdır.
    11. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      insanlığın tek sorunu. tarih boyunca da hep böyleydi. geriye kalan her şey, saçmalıktan ibaret. (bkz: yemen'de 85 bin çocuğun açlıktan ölmesi)
    12. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Z Kuşağı Dedikleri...Yoksulluk, Umutsuzluk... / Nevşin Mengü Asla abartılı olmadığını hepimiz iyi kötü biliyoruz değil mi? En az 2 kuşağın gençliğinin gasp edildiğini falan biliyoruz değil mi? Yani sırf bu yüzden dayıların ağzına telefon sokulması, sokak röportajlarında laf sokulması, sosyal medyada alaya alınması falan benim içimi soğutmuyor. Vay efendim 2023 gelecek, seçimler olacak mansur yavaş başkan olacak <3 tarzı hayalleriniz de ilgimi çekmiyor. Çünkü olan oldu yani. Değil Mansur Yavaş Mehdi yeryüzünde zuhur etse son yaşananların hasarını 5 senede ancak toparlar. .d Dolmuş param kalmıyor diye meyve suyu almaktan vazgeçen bir üniversite öğrencisinin gayet normalleşmiş olduğu bir düzende kusura bakmayın ama benim kan akıtasım geliyor. Birilerinin hesap vermesi, bedel ödemesi gerektiğini düşünüyorum. Hiçbir suçu günahı olmadığı halde durduk yere yoksullukla cezalandırılan bu halkın çocukları için birilerinin korkudan gözleri açık uyumak zorunda kalmasını falan istiyorum.
    13. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bu bir propaganda cümlesi değildir. Türkiye kurulduğundan beri %5 lik kesim hariç herkesin gençliği çalınmıştır. (bkz: cumhuriyet tarihi) (bkz: yakın tarih) (bkz: darbeler) (bkz: Toplum olarak biz) Her millet kendini geliştirdi de bizim şu öksüz Türk milleti kendini dejenere edip batırdı ya son 100 yılda.. artık ne deseniz ne yapsanız boş.
    14. 11
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (#4340232) Şu entryden sonra aklıma küçük bir anı geldi. Bundan yıllar önce Anneannemlerde oturuyoruz. Dayım falan da var evde. Anneannemle beraber alt kattaki kiracılarının 3 aydır kirayı ödemediğinden falan bahsedip kadın hakkında ileri geri konuşuyorlar. Ben de küçüğüm baya. Meraklı meraklı dinledikten sonra bana çok tuhaf geldiği için dayıma soruyorum tabii. İyi de niye ödemiyorlar ya, diye. Dayım da hızlıca anlatmaya başlıyor işte. Kiracının kocası hapse girmiş. Kadın da işten çıkarılmış falan. 3 tane küçücük çocukları var. Doğru dürüst bir gelir olmadığı için kira mira da ödeyemiyorlar haliyle. Ben de çocukça soruyorum; "ee neyle geçiniyorlar o zaman?" "Sağdan soldan gelen yardımlarla herhalde. Evde yemek falan pişmiyormuş zaten. Çocuklar 1 liralık cipsle, abur cuburla falan günlerini geçiriyorlar." Dayım çocuklar cipsle günlerini geçiriyorlar falan dedikten sonra bir duraksadı. Belki ben uyduruyorum ama o an kendisinin kötülüğüyle yüzleşti galiba. Birden laf kesildi konu kapandı, öyle tek bir soru sorarak nasıl bok gibi bir adam olduğunu istemeden yüzüne çarpmış oldum. Hemen alt katta 3 tane çocuk var. Baba yok. İş güç yok. Para yok. Çocuklar 1 tas sıcak ev yemeğine hasret günlerini geçiriyorlar. Çocuklarına doğru dürüst yemek bile yapamayan bir anneyi 3 aylık kirayı ödemedi diye ana oğul suçluyorlar. Orada yaşanan dram kimsenin sikinde değil yani. Bu olayla alakası var mı bilmiyorum ama dayımı pek sevmem. Ama konunun dayımla falan da alakası yok. Pek dile getirilip kabul edilmese de hali vakti yerinde olan insanlar için yoksulluk affedilmez bir suçtur. Hiçbir şey için suçlayamıyorlarsa yoksul olduğu için, muhtaç olduğu için toplumun gözünde suçludurlar yani. Bu durum bizim memlekete mi has bilmiyorum ama böyle bir durum var ve benim canımı çok sıkıyor. Bu yüzden yoksul insandan korkarım ben. Çünkü varsıllar tarafından öyle bir köşeye sıkıştırılır ki onlar yapabileceklerinin sınırı yoktur. Böbreğini de satar, karısını da satar, kumar da oynar, hırsızlık da yapar, intihar da eder. Ölür de öldürür de. Şaşırmıyorum yani. Ben daha çok varsılların bu sonsuz kayıtsızlığına şaşırıyorum. Bir gün bu herifler oturduğunuz tahtı devirecek, yüzlerine kapadığınız kapıyı tekmeleyecek: Korkmuyor musunuz?
      0Kardeş kusura bakma ama durumu iyi dediğin için diyorum vicdanını sikmek istiyorum dayının. Babası ne bok yemiş umrumda değil annesi de gram umrumda değil ama aç olduklarini bildikleri halde ne bileyim dedikodu yapmak yardım yapmaktan daha kolay geliyor. Çok gerdi bu entryin beni kusura bakma. - yarabandi 21.03.2022 01:14:56 |#4340297
      1ldskajasld yok ne kusuru. Buradaki özne dayım da olsa babam da olsa çekinmeden anlatırdım zaten. Muhtemelen farkında bile değildi nasıl bir konumda olduğunun o sıra. Zaten ben de bunu anlatmak istemiştim. İnsanlar çok kolay iki yüzlü olabiliyorlar. Fark edemiyorlar bile. Bu herkes için geçerli bir zaaf mlsf. Her gün herkes birilerini görmezden geliyor. - devriksekiz 21.03.2022 01:17:10 |#4340302
      1Ben gelemiyorum kral. Dur özelden bir anımı yazacam .d - yarabandi 21.03.2022 01:18:40 |#4340305
      butun yorumlari goster (4)
    15. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ülkece olduğumuz bir durum.
    16. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      çeşitleri olan bir olgu. mutlak, göreli, insani, yapabilirlikten, objektif, subjektif.. bir sürü çeşidi var. bizim yoksun kaldığımız şeylerden çok daha farklı yoksulluk, acı ve gerçek bir olgu.. bence pek çoğumuz göreli yoksuluz.. yani toplumda yoksul sayılmamak için mutlak bir yoksulluk vardır ama kendimizi o sınırın neresinde gördüğümüze bağlıdır bu göreli yoksulluk.. çok daha çarpıcı sonuçlarını ve örneklerini gördüm.. açlık sınırına dayanmadan yaşayabilmemiz umuduyla..
    17. 11
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yiyecek, içecek,barınma giyim gibi temel ihtiyaçlara zor erişmek veya erişememek yoksulluk olarak tanımlanmaktadır. Kısacası insani ihtiyaçlarını karşılayacak gücüm veya durumu olmayan kişileri kapsar. Zordur amk yoksulluğu adı üstünde yok diyorsun yoka tabi oluyorsun. Sosyal devlet filan hikaye.
    18. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      türkiye vatandaşı olmak
    19. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote