uyuyamamak

haftalardır maksimum 4 saat uyuyorum günde. kafayı yemek üzereyim, kitap bitiriyorum, filmler izliyorum, müzikler dinliyorum. normal bir insanın uykusunu getirebilecek her şeyi yapıyorum ama uyuyamıyorum.

saat 10dan beri uyucam diyip duruyorum. saat 4e geliyo. kafamı duvarlara vurcam şimdi. gece olunca insan düşünme yeteneğini kaybetmeli bence

basit ve ilkel bir eylem ama hala başaramadım.

şans eseri uyuyakalmazsam başaramadığım eylemdir. (özellikle erken kalkmam gerektiğinde)

eğer mecburiyettense daha kötü olan durum. mesela nöbettesin, çok uykun var ama uyuyamıyorsun. uykuya direniyorsun, açmaya çalışıyorsun. o ara niye bilmiyorum üşüyorsun falan. sürekli eve gidip yatağına yattığın anın hayalini kuruyorsun. dram be.

yaklaşık bir yıldır çektiğim sıkıntı uyumak için yatağa girdiğimde kafamda o kadar şey dönüyor ki uyuyamıyorum ama çözdüm sayılır uyuya kalmam lazım benim ya da rezil uyku ismi altında uyumam.onun dışında olmuyor.

ne olursa olsun uyunmuyor ya geçmişin o kirli hatıraları yüzünden. böyle hayatın amına koymak lazım bir zaman..

bilin bakalım kim sabah 9 da kalkıcak :)

iki gündür yapamadığım eylem. naparsam yapayım gözüme uyku girmiyor. gözlerim fal taşı gibi açık. ve yorgunluk gelmiyor vücuduma. kendim için endişelenmeye dahi başladığım durum.

yatmadan evvel kitap okumazsam uyuyamam mesela, yorgun olsam da dalamıyorum. şöyle en azından 5-10 sayfa okuyacam ki uykum gelsin.

çok şey var yada hiçbir şey yok. en kötüsü de bu.uyuyamıyorum işte. birkaç saat, sonrası yok. ki uyuyakalmasam o da olmayacak. bir insanın huzursuzluk ölçü birimi kesinlikle uyuyamadığı saatler olmalı.

ulan ben işe gitmek için 5 buçukta kalkıyorum siz 6 da uyuyamamak diye başlık uplıyosunuz ayıptır be kardeşim yatın uyuyun uyku baya iyi bi'şey (bkz: derdini sikeyim)

mis gibi uyuyorken bi saat önce uyandırıldım, hala tekrar uyumaya çalışıyorum. sanırım beynimin uyku bölümünün yarın işe gideceğimden haberi yok.

uyuyamıyorum arkadaş o aklımdayken uyku girmiyor gözüme onun gözünde başkası benim gözümde o hani küçükten bişeler derlerdi bize bilinç altımıza yerleşirdi bu da zamanla yerleşti cıkmıyor canım cıkıyor o çıkmıyor sesi gitti düşünleri gitti kokusı gitti ama yüzü gülüşü gitmiyor f u c k.

uyumaya çalışdıkça başım ağrıyor va dönüyor sanırım beden yeter sana bu kadar uyku diyor

sürekli olan ama nedenini bilmediğim olaydır.

yaşarken lanetlenmek tam olarak bu. uyanık geçirdiğin süre bulanık, uyuduğun uyku leş oluyor. zaten hayat bok hepten bok oluyor. uyku düzenimi sikeyim.

yarın vizen varsa uyuyamazsın aslında başka şeyler de var ama güncel durum bu olduğu için entry de bu maalesef :d

uyku düzeni diye bir şey kalmadı 2 gündür 20 saatten fazla uyku uyudum. saat 10'da uyandım tekrar uyuyamıyorum. yarın 8 saat dersim var. ne yapacağım bilinmez.

kardeşim siz bu saatte uyuyamadık diye başlık açıyorsunuz ben iki saat önce yattım mecbur uyandım ben napıyım aku?

3 saat sonra sınavım var ve ne ders çalışabiliyorum ne uyuyabiliyorum. lanet olsun.

arkadaşlar atarax diye uyku ilacı aldım yuttum 1 saat uyutabildi daha napiyim tavsiye verin lütfen

klasik çözüm 1 gün uyuma sonraki gün normal saatinde uyu. denendi çalışmıyor.

şuan içinde bulunduğum durum

kesinlikle boktan bir şey. dun saat 7 de yataga girip 12 saat uyuma hayali kurarken gece 2 de uyuyabildim.

beyler 2 gündür uyuyorum 2 saat uyuyorum sonra bu saatlerde tekrar kalkıyorum bir daha uyuyamıyorum. hiç psikolog flaan yok mu bu sözlükte bi danışalım aq yardım edin

"uyku ve erdem üstüne pek güzel konuşan bir bilgeyi övdüler zerdüşt’e: kendisi bu yüzden çok saygı görür, el üstünde tutulurmuş, bütün gençler de kürsüsünün önünde otururlarmış. ona gitti zerdüşt ve bütün gençlerle birlikte, kürsüsünün önüne oturdu. ve şöyle buyurdu bilge: saygı ve utanç duymalı uykunun karşısında! işin başı budur! ve kötü uyuyanların ve geceleri uyanık duranların yolundan çekilin! hırsız dahi utanç duyar uykunun karşısında: hep geceleyin sessizce çalar. utanmaz ama gece bekçisi, utanmadan taşır düdüğünü. öyle kolay bir sanat değildir uyumak: onun uğruna bütün gün uyanık durmak gerekir. günde on kez alt etmelisin kendini: bu iyi bir yorgunluk verir ve canın afyonudur. on kez yine barışmalısın kendinle; çünkü altetme acıdır ve kötü uyur barışmayan. on gerçek bulmalısın günde, yoksa gece de ararsın gerçeği ve canın aç kalır. on kez gülmelisin günde ve sevinmelisin: yoksa miden, o dert babası, gece seni tedirgin eder. bunu bilen azdır: iyi uyumak için kişide bütün erdemlerin bulunması gerekir. yalan yere tanıklık mı edeceğim? zina mı edeceğim? komşumun hizmetçisine göz mü dikeceğim? bütün bunlar uykuya iyi gelmez. ve kişide bütün erdemler olsa bile, bilinmesi gereken birşey daha vardır: erdemlerin kendilerini de tam vaktinde uykuya yollamak. birbirleriyle çekişmesinler diye bu hanım hanımcık dişiler! senin yüzünden, ey mutsuz kişi! tanrıyla ve komşuyla barış: bunu ister iyi uyku. ve komşunun şeytanıyla dahi barış! yoksa geceleri tebelleş olur sana. yetkililere saygı ve boyun eğiş, çarpık yetkilere dahi! böyle ister iyi uyku. çarpık bacaklar üstünde yürümek istiyorsa güç, benim elimden ne gelir? her kim koyununu en yeşil otlağa götürürse, ben ona her zaman en iyi çoban derim: bu bağdaşır iyi uykuyla. ne çok şerefim olsun isterim, ne de çok hazinem: bunlar safra kabartırlar. ama iyi bir adın ve küçük bir hazinen olmazsa iyi uyunmaz. bence küçük bir topluluk kötü bir topluluktan yeğdir: tam vaktinde gelip gitsinler de. bu bağdaşır iyi uykuyla. çok hoşuma gider ruh yoksulları da: bunlar uykuyu ilerletirler. mutludurlar, hele kendilerine her zaman hak verilirse. böyle geçer erdemlilerin günü. gece olunca uykuya çağırmaktan sakınırım! çağrılmak istemez o, uyku, erdemler hakanı! ama gündüzün ne yaptığımı ve ne düşündüğümü düşünürüm. böyle, inek gibi sabırlı, geviş getirirken kendime sorarım: senin on yengin nelerdi? ve gönlümü gönendiren on barışma ve on gerçek ve on gülüş nelerdi? ben bunları düşünür, kırk düşüncenin beşiğinde sallanırken, birden bastırır beni uyku, o çağrılmayan, erdemler hakanı. uyku gözlerime vurur: onlar da ağırlaşırlar. uyku ağzıma dokunur: o da açık kalır. doğrusu, yumuşak tabanlar üzere gelir bana hırsızların en sevgilisi ve düşüncelerimi çalar: şu kürsü gibi aptal, kalakalırım ben de. ama fazla kalamam böyle: artık yatarım. zerdüşt bilgenin bu dediklerini işitince için için güldü. çünkü içine bir ışık doğmuştu. ve şöyle dedi gönlüne: bence soytarının biri bu kırk düşünceli bilge; ama uyumayı iyi biliyor sanırım...."

uyumama eylemi

ponçik kalbi olanlara verilmiş bir cezadır. başka mantıklı bir açıklamasını bulamıyorum.

şu kainatta her daim bir hakikat arayan, fakat aradığını hiçbir zaman tam olarak bulamayan; iç dünyasındaki gerçekleri real dünyada gerçekleştirmeye çalışan, fakat hiçbir zaman başarılı olamayan; fazla seven, fazla üzülen, fazla değer veren; beyninin içinde sürekli bir kavga yaşayan; bazen kendiyle çelişen, bazen kendine kızan, bazense seven; kendine dost, kendine düşman; fazlasıyla düşünen birşeyler ve düşünmekten vazgeçemeyen; kısaca şu hayattaki hakikatli insanların çekmekte olduğu en büyük hastalık.

sebebi neydi ki ://

maalesef şuan olduğum durum.

yarın finalim olmasına rağmen uyuyamıyorum, üzücü.

bilmiyorum uyuyamıyorum arkadaş!

çözülemeyecek bi sorun gibi duruyo

(bkz: uyuyamamak)ın yanlış yazılıp ankara versiyonudur, yazanlar mamaklıymış.

tamam

son 1 haftadır yaşadığım büyük sorun. uykum var fakat uyuyamıyorum var bir sıkıntı ama hadi hayırlısı.

iste buna cevaaap bulamamak !!!

her gece olduğu gibi bu gece de.

uyuyup dinlenince sorunları daha net görüyosun daha ağır geliyo ben uyumaya inanmıyorum

ne zaman uyuyabileceğim acaba diye düşünüyorum.

nedenlerimiz çok

çünkü kafamızın ve yüreğimizin içindekiler, canlı yayın yapmaya başlar.

dertlerin güncel listesi geldiği için olabilir.

ulan hareket etmekten uyuyamıyorum hiperaktif bi insan da değilim. olaya kendimi veremiyorum.

gözlerim yanıyo artık uyumak istiyorum yav

iç ses:artık bugün erken uyuyucam ya yeter düzenim kalmadı. sonuç:telefona baktığında saatin dörde gelmesi........