okulda yaşanan korkunç olaylar

tarih dersinde deprem olmuştu ya çok korkunç degil mi uiiy, deprem oldugunu anlamadan once sirami kim salliyo be diye arkamdakilere çıkışmıştım sjdnsjjd

blok ders

lise 2 de aşık olduğum çocuk okul bahçesinde konuşabilir miyiz deyip beni reddetmişti. o günden sonra düşman olduk zaten. reddettiğin kıza dön bak istedim, şimdi senin hayal ettiğin bölümü okuyor. pislik herif. edit: olaydan 3 sene sonra sosyal medyadan arkadaşlık isteği gönderdi, sonrada ben reddettim. gün gelir devran döner gerçekten. sabredin.

6. sınıftaydık fen bilgisi için bir deney ödevi vermişti hoca. minik bir kabın içini sirkeyle doldurarak tavuk butu kemiğini içinde 1 hafta bekleticektik. 1 hafta sonunda o kapla birlikte kemiği okula getirip hocaya göstericektik. aradan 1 hafta geçti herkes kemikleri getirmiş normal tavuk butu minik minik kaplar derken kızın teki 2.5 lt pet şişeyle girdi sınıfa ya koyun butu ya inek butu kocaman. hiç unutmam o tabloyu. hoca da şok olmuştu zaten puan vermemişti.

Okulun bodrum katında kan izleri ve kanlı peçete bulmuştuk.

arka sıradaki arkadaşım kalemimi almıştı, sonra elinde maket bıçağı açık şekilde duruyordu arka sıramda. ben de maket bıçağını kalemim sanıp elindeyken tutup çekmiştim.

o kadar saat okulda kalmanın kendisi korkunç zaten, ekstra bir şey olmasına gerek yok.

ilkokuldayken iş eğitimi dersindeyiz ,sınıfta bir kişinin makasla ters birşeyler yaptığını öğretmen anlamıştı.biz makasla karton kesiyoruz ,sonra bu arkadaşı öğretmen uyardı makası bırak diye ,yok bırakmıyor öğretmende bunun elinden makası almak için uzandı bu itti hocayı sonra bunlar kapıştı bayağı boğuştular ,hocanın eli kesildi o esnada sonra sesler yükselince diğer hocalarda sınıfa geldide bunları ayırmıştı.

Müdürün makasla beni kovalaması peki

pek korkunç sayılmaz ama birkaç kız bağırışıyordu ne olduğa bakmaya gittik meğerse fareden korkmuşlar. fare avlamaya çalıştık yarım saat

Yan sınıftan bir kızın camdan atlaması. Ölmek istiyorum diye ağladığında kimse ciddiye almamıştı. 4. Kattan bıraktı kendini öylece. Aşağıda hocalarımız onu tutmak için hazırda beklemeseydi ne olurdu, düşünmek bile istemiyorum.

Ortaokuldaki pisliklerin okulda kavga çıkartmadan önce zulaları olan bıçakları ilkokullu küçük çocuklara saklatmasıydı.

Okulun çevresindeki serseriler, müdürü silahla rehin almıştı.

4. Sınıf için komşu kasabaya kaydolmuştuk. Okulun ilk günü tuvaletim geldi. Girdim öküzün biri daldı tuvalete. Bir travma oluştu bende. Üniversiteye gittim 3 gün sıçamadım.

Lisedeydik, okulumuz öyle şehrin dışında ücra köşesinde de değildi ama tilki yavrusu girmişti bahçeye, korkmuştu belli ki kaç turlamıştı o kocaman bahçeyi hayvancağız, epey çabaladıktan sonra çıkarmışlardı bizde film niyetine izlemiştik, hocaların uğraşları epey komikti çünkü.

Üniversitede arkadaşım yurt binasındaki perdeyle sabaha karşı kendini asmıştı.

Geri dönüşüm kutusunun üzerine düşmem kadar korkunç bir olay yoktu.

Meslek lisesine başladım daha okulun 2. veya 3. haftası tam hatırlamıyorum. Ortak ders diye bir şey vardı farklı farklı sınıflardan öğrenciler tek sınıfta ders alıyordu. Ders başladı her şey normal giderken bi anda sınıfın yeri kan gölüne döndü. En arka sırada oturan bir arkadaşımız kendini kesmiş sağolsun. Sonrasını anlatmak dahi istemiyorum büyük bir rezillik. Bu okul nasıl biter diye düşünürken şu an üniversiteden mezun oluşumun 2.yılındayım. Zaman hızlı akıyor..

İlkokuldayken en yakın arkadaşımın ailesinin durumu yoktu. Kızı dilendirirlermiş. Bütün sınıf dalga geçerdi. Ben çok severdim. Kız sokakta ders çalışırmış. Bir gün gece eve giderken araba çarpmış. Sabah yanımdaki sırası çiçekler içinde, ne olduğunu sonradan anlatmışlardı bana. Nurlar içinde yatsın.

(bkz: insanlardan tiksinilen anlar) Yazılanların yazılmasını doğru bulmadığım başlık lan bu. Bana gelip 'isim vermiyoz ki eğğ' demeyin. Mesele başka birinin hayatına duyulan bir haysiyet lan çünkü. Gece gece... Milletin atlatmaya çalıştığı olaylarda burada 'ayyy yazık eğğ çok üzüldüm' vs diye dolanmayın. Kimse kimsenin üzüntüsüne muhtaç değil bu duyguyu içinizde saklayın. (bkz: özel hayat)

Iki ergen çift kavga eder ve erkek olan ergen kız arkadaşının yüzüne jiletle çizer. Entry bu kadar.

korkunç sayılmaz ama. final haftasında sabaha kadar ders çalışmışım hiç uyumamışım. konum Eskişehir hava -10 derece saat sabah 9 civarı sınıfa girdim montumu bi çıkardım altta tayt var okey fakat üstte pembe civcivli pijama... montu çıkaramadım utancımdan, kaloriferleri de nasıl açtılarsa fenalık geçirdim sınav boyunca sıcaktan shsjsjs ama işin korkunç tarafı o gün 3 sınavımın olması ve okulun şehir dışında olmasıydı :(

regl olup sıradan kalkamamak

Bir tane kız kantinde kahveyi elin yandığı için masada otururken benim boynuma doğru fırlatmıştı..

Aşı günleri...

yakın arkadaşımla çalıştığımız kafenin müşterisi olduğunu iddia eden birisi bir numaradan bizi arayıp,mesaj atıp hangi derslikten çıkıp hangi dersliğe girdiğimizden tutta kampüste kiminle oturduğumuza kadar biliyordu.ha bu arada bizim numaramızı da bu pislik insana kafenin sahibi vermiş,üstüne üstlük kendisine bizi rahatsız ettiğini söyleyince rahatsız etmez iyi çocuktur demişti. düşünsenize birisi sizi takip ediyor,her şeyinizi biliyor ve size istese zarar verebilir ama siz kim olduğunu bilmiyorsunuz.

İlkokulda 1. Sınıfta okulda tuvaletten korkuyordum. gitmezdim. Altıma yaptığım ve annemin okula gelip 1 tur dövdüğünü. hatırlıyorum hdkflsl Evde de bir tur yedim. Utancımdan 1 hafta okula gidememiştim. Şimdi düşünüyorum da ne felaket çocukluğum varmış.

benim açımdan korkunç sayılmaz ama 8.sınıfta fen laboratuvarında ispirto tüpü patlamıştı bir anda, sınıf arkadaşımın sol kolu komple alev almıştı bende o anın şokuyla su şişesi atmıştım üstüne kapağını açmadan... (çocukta kalıcı bir hasar olmadı hatta ilk öpücüğünü almıştı bu olay yüzünden)

Korkunç demeyelim de şu olabilir.Lise son senemizde okula yeni müdür atanmıştı ama ne atama sanki zorla gelmiş gibi absürt kurallar aşırı katıydı.Bütün erkekler tuvaletlerini kapatmıştı.nedeni ise sigara içenlerdi.Tamam da içmeyenlerin ne suçu var .Sigarayla mücadele ettiği tavra bakın.Neyse bunu şikayet ettik il müdürlüğüne ordan da tuvaletler açıldı.Birgün yine sigara içiliyor tuvalette hademe vardı bizim tam müdür yakalası .Yangın hortumuyla içeriye daldı müdür.Şerefsiz hademe de hortumu gevşetiyorum müdürüm suyu açıyorum müdürüm diye..o gün tuvalette hepimizi ıslatmıştı..Despot müdür