bugün
yenile
    /
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "gerçek düşmandan sonsuz bir cesaret akar içinize" (bkz: cesaret fark yaratır :))
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "yapmura bırak kendini;bırak yağmurun çelik okları vücudunu delip geçsin...ve her şeye rağmen orada kal;seni ansızın sonsuz ışığına boğacak olan güneşi dimdik bekle."
    3. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "– bastığın yerin iki ayağının kapladığından daha büyük olamayacağını anlamak ne büyük bir mutluluktur."
    4. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "kendi içimde zaman zaman boğuluyorum. böyle anlarda beklenmedik bir ölüm isteği ne kadar da hissediliyor "
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ve her şeye rağmen şuna inanıyorum; eğer mutluluktan ölünüyorsa, bu benim başıma gelmeli."
    6. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "içimde nelerin olup bittiğini, neler hissettiğimi açıklayamam size. kendime bile."
    7. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "oysa ben bütün vaktimi, bütün vaktimden daha çoğunu, yeryüzünün bütün vakitlerini sana ayırmak istiyorum." ""yeryüzünün bütün vakitlerini""
    8. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      i̇nsana en çok kitap yakışıyor çünkü mürekkebin kuruduğu yerde kan dökülüyor 📚
    9. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      değişim kitabı efsanedir.
    10. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "palto giymeye üşenirken bu koca dünyayı sırtımda nasıl taşırım ben? içinde bulunduğum durumu kimseye anlatamam. sen de anlamazsın ben bile anlamıyorum ki başkasına nasıl anlatırım?"
    11. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "benim ruhum sallanıp duran bir mutsuzluktu, dokunulmaya görsün, dokunanın üzerine yıkılır hemen."
    12. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kendimi kafka gibi hissediyorum. kendimi birden onda buluyorum. müthiş kanım çekiliyor kendisine, bazen ortak sancılar çektiğimize inanıyorum. aynı hissiyatı bir ara oğuz atay üzerinden de hissetmiştim ama kafka'ya olan his ortaklığım çok daha güçlü bir bağ. i̇nanılmaz bir adam, birden kendimi onu düşünürken bulabiliyorum bazen. ciddiyim ha. şaka yapmıyorum. mübağalada falan da bulunmuyorum. i̇nsanlar sevgililerini, arkadaşlarını, hayallerini düşünürken ben bazen oturup sessizce kahve içerken kafka'yı düşünürken buluyorum kendimi. ama kendimi böyle yakalayınca da içimi hafiften bir öküz oturuyor çok garip. ve bunu ilk defa yazıyorum. benim için dünyanın en büyük servetlerinden bir tanesi "anlaşılma ihtiyacıdır." biricik lükslerden bir tanesidir bu anlaşılma ihtiyacı. bazen bunun öylesine yoksunluğunu çekiyorum ki kendime bile katlanamıyorum. i̇nsanlara karşı sürekli bir şeyler anlatıyorum ben. sebebi sırf bu anlaşılma ihtiyacı yüzünden aslında. müthiş geveze olabiliyorum hatta. i̇nsanlar bir miktar hissedebilsin diye ne kadar cümle varsa dökebiliyorum masaya. ama yok kimseye derdimi anlatamıyorum, kimse tarafından yeterince anlaşılamıyorum. mesela ne yaparsam yapayım neden anlaşılamadığımı neden hislerime bir ortak bulamadığımı düşünmeye başladığımı şu şekilde anlatmıştım (#1810774) ama kimse yine anlamamıştı. en yakınlarım bile... ama neden mi anlatıyorum hiç bıkmadan. umudumu da kaybedersem geriye hiç bir şeyim kalmaz da o yüzden. bazen bir şey oluyor. bir şey görüyorum. bir şey duyuyorum. hepsini siktir et bir şey hissediyorum. anlatmaktan vazgeçiyorum hemen. en çok da korktuğum yılgınlığım budur benim. anlatmaktan vazgeçmek. vazgeçtiğim an bitecek çünkü her şey biliyorum. i̇şte böyle anlarda bir duruyorum garip bir şekilde zihnimde tek bir şey oluyor; "kafka olsaydı anlardı!" i̇şte bu yüzden göğsüme bir öküz oturuyor. garip ama hiç bir şekilde bağımın olmadığı bir adamı hiç elde edememişken, hiç bir zaman ona derdimi anlatamamışken özlüyorum. çünkü "kafka olsaydı anlardı." öyle bir his var ki içimde ben hiç bir şey anlatmasam bile anlardı gibi geliyor. hatta anlamak bir tarafa beni benden daha iyi anlardı gibi geliyor. kendimi kafka gibi hissediyorum. onun yalnızlığını da, isyanlarını da, çaresizliğini de hissediyorum. o olsaydı o da hissederdi. beni bir tek o anlardı gibi geliyor. göğsüme yine bir öküz oturuyor. ne kadar da az yaşamış oysa ki. ne kadar da az yazmış oysa ki. bazen düşünüyorum da ona yapılan en büyük kötülük arkadaşının vasiyetini yerine getirmemesi miydi yoksa bunu bile bile ahlaksızca yazdıklarını okuma cüretini kendimde bulmak mıydı bilmiyorum. hem de "burda olsaydı bir o anlardı galiba" derken... seni en çok ben hissediyor gibiyim diye kendimle konuşurken onu okuma ahlaksızlığını yapma keyfiyetini kendimde bulmak kendi çapımda ona en büyük kötülük olsa gerek. i̇şte bencillik tam olarak böyle bir şey sanırım. biliyorum anlatamıyorum. ama kafka olsaydı kesin anlardı. kendimi kafka gibi hissediyorum. nedeni anlatamadığım halde anlayan birini bulursam evlenmeyi düşünebilirim galiba. cümlelere değil hislere ortak olan birini bulsaydım kolay bırakmazdım.
      1aynısını ben de çok söylüyorum . şuan seni anladım o yuzden. yakın hissediyorsun. sanki hisleriniz aynı gibi hissediyorsun. ve keşke onun zamanında yaşasaydım diyorsun. - sessizdeyimdünya 30.04.2017 12:10:34 |#3227279
    13. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ağla sevgilim, çünkü ağlamanın zamanıdır şimdi! küçük öykümün kahramanı bir süre önce öldü. eğer bir teselli olacaksa senin için, o zaman bil ki, yeterince huzurlu ve herkesle barışık olarak öldü."
    14. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      geceyi uyku yerine mektuplarınla geçirdim. her gün yazışmak, güçlendirecek yerde güçsüz kılıyor insanı. eskiden bir solukta içerdim mektuplarını. fakat şu an mektubunu okurken dudağımı kemiriyorum, şakaklarımın ezildiğini duyuyorum. buna da boyun eğebilirim ama yokluğuna asla… "sev beni milena..!"
    15. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "herkes beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor."
    16. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "beni anlamaya ve kalbinde saklamaya çalış."
    17. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "insan bu dünyada otuz yıl yaşamışsa eğer ve benim gibi hep yalnız başına savaşmak zorunda kalmışsa, o zaman beklenmeyen olaylara karşı bağışıklık kazanıyor ve bunlar yüzünden çok sarsılmıyor… yalnız insanlar hep alışıktır beklenmeyen olaylara."
    18. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      üç kitabını okudum okuduklarımdan beni en çok etkileyen dönüşüm oldu. ama çoğu kişiye nazaran ben aşırı etkiledi diyemem. belki de çabuk bitirdiğim içindir, bilemiyorum. yine de böcek metaforunu sevdim. i̇nsanın ailesi bile beklentileri karşılamadığında, onu bir böcek gibi ezebiliyor...
    19. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ve sen gelmiyorsun, çünkü gelmeye kendin ihtiyaç duyana kadar bekliyorsun."
    20. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      “odamda günlerdir yalnızım, ziyanı yok dünyada da yıllarca yalnız değil miydim?”günceler
    21. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dönüşüm kitabı benim için mucize niteliğindedir..
    22. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      çok başarılı bulduğum, hatta okuyanların çoğu da böyle düşündüğüne eminim. fakat artık -özellikle bu sene- sabahattin ali'nin kitapları gibi yok o hikayede, snapte görmekten soğudum. popüler olunca okuyor artık insanlar, daha çok popülerlik için okuyor... bu yüzden yeni yazarlar arayışındayım
    23. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben franz kafka sen milana
    24. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      neslimizin tripkar ergenleri tarafından içi boşaltılmış yazar
    25. 103
      +
      -entiri.verilen_downvote
      “hikayeye göre günün birinde franz kafka rutin yürüyüşlerini yaptığı parkta küçük bir kıza rastlamış. kız ağlıyormuş. oyuncak bebeğini kaybetmiş ve bu onu oldukça üzmüş.kafka bebeği onun yerine aramayı önermiş ve ertesi gün aynı noktada buluşmak üzere sözleşmişler. bebeği bulamaması üzerine kafka küçük kıza bebeğin ağzından bir mektup yazmış ve buluştuklarında kendisine okumuş:“lütfen benim için kederlenme, dünyayı görmek için uzun bir yolculuğa çıktım. sana başımdan geçenleri anlatacağım.” bu birçok mektubun ilkiymiş. kafka küçük kızla her buluştuğunda sevgili oyuncak bebeğin hayali maceralarını özenle yazdığı mektuplardan ona okurmuş. küçük kız da bu şekilde avunurmuş.derken gün gelmiş, görüşmelerin artık sonu gelmiş. kafka son görüşmede küçük kıza bir oyuncak bebek getirmiş. küçük kız, aslından oldukça farklı olan oyuncak bebeğe şaşkınlıkla bakakalmış. bebeğe iliştirilmiş bir not küçük kızın şaşkınlığını gidermiş: “yolculuğum beni çok değiştirdi.”uzun yıllar sonra, artık bir yetişkin olmuş olan küçük kızımız, gözü gibi baktığı bebeğinin, gözünden kaçırdığı bir çatlağının içine sıkıştırılmış bir mektup bulur. kısaca şöyle yazmaktadır: “sevdiğin her şeyi er ya da geç kaybedeceksin, ama sonunda sevgi başka bir surette geri dönecek.”
      16i̇nşallah döner - kamikaze 05.07.2017 00:14:25 |#3718433
      7olum şu yorum buram buram çaresizlik kokuyor ya la - kulaksiz kepce 05.07.2017 00:51:16 |#3718567
    26. -6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      instagram fenomeni değil mi bu ya
      0😥😥 - kamikaze 05.07.2017 00:13:24 |#3718434
    27. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kafka'nın ruh halini kendime çok benzetiyorum o yüzden kitaplarını okurken kendimden hep bir parça buluyorum
    28. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "bu elle tutulamayan, bu korkunç aşkın sorumluluğunu bütün açılarıyla yüklenen biri olacağım yerde, sözgelişi odandaki, o her zaman seni görebilen, güzelliğini seyredebilen mutlu bir ayna, bir dolap olsam ne iyi olurdu: gün boyunca izlerdim seni, koltukta oturuşunu, mektup yazışını, kalem tutan o güzel elini, dalıp giden yüzünü, uykuya dalışını... … denizin dibindeki avuç içi kadar bir yer okyanusun baskısına nasıl dayanıyorsa, sen de öyle dayanıyorsun milena. yaşam, rezillik aslında, bunca çirkinlik içinde insanlara dayanabileceğimi, ummazdım bugüne kadar, utanç duyardım; ama sen bir şey öğrettin bana: dayanılmayacak gibi olan yaşam değilmiş. ...beni sana getirecek bir yol bulmuştum, karanlıktan aydınlığa kavuşacaktım. ama bir çırpıda yüreğimle açtığım bu yolu kapatmak zor geliyor şimdi, yüreğim sızlıyor."
    29. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "en kötüsü de sahip olamadığın şeylere ait olmandır."
    30. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "biraz daha uyusam bütün bu olanlardan kurtulabilir miyim?"dönüşüm
    31. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "kendimden başka hiçbir eksiğim yok."
    32. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "gürültüden kalabalıktan uzak, karanlığımda kendi başıma kalmak istiyorum."
    33. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ah milena! uyumamak demek, soru sormak demek. zaten cevabı bulsa insan uyuyabilecek."
    34. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "i̇çimdeki çatışmayı bitireyim, başka isteğim yok." hayvan öyküleri
    35. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "tepki göstermek yerine anlamaya çalışın. bu size bir büyüklük kazandıracak, sizi olup bitenlerin üzerine çıkaracaktır. insanı büyüklüğe götürecek yol, ancak onun küçüklüğünden geçer."
    36. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- herkesin ne olursa olsun hayatta kalmaya çalışıp savaş verdiği bir dünyada, ölmeye karar verenleri anlamak kolay mı? --- spoiler ---
    37. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ama üzüntü demek; gece gündüz, uykuda olsun, uyanık olsun, vücuduna saplanmış bir oku taşımak demek. çekilir şey değil bu. " diyerek nokta atışı yapmış.
    38. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      memelerimiz savaşsın isterdim hanımefendi, lakin görüyorum ki ben silahsızım!
    39. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bak milena, ‘en çok seni seviyorum’, diyorum ama gerçek sevgi bu değil belki. ‘sen bir bıçaksın, ben de durmadan içimi deşiyorum o bıçakla’, dersem, gerçek sevgiyi anlatmış olurum belki..
    40. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      okumayı çok istiyorum ama bir türlü uygun zaman, yer ve durumda karşılaşamadım yapıtlarıyla.
    41. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- pek çok şeyin bambaşka olmasını dilerdim. --- spoiler ---
    42. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şimdi bazı şeyleri suskunlukla geçiştireceğim.
    43. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dönüşüm'de bir efsaneleşmiştir gözümde.
      0su an bende var ve okuyacağım kitap - delii 26.01.2019 22:22:34 |#3749273
    44. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "evlenmek, önce güven ister. yoksa birinin yalnızlığını, bir başkasınınkine eklemek, asla bir yuva değil, tersine, bir zindan yaratır."
    45. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yıllar evvel kendisini okuduğumda pek sarsıcı gelmemişti anlattıkları. şimdi her şey daha net ve daha pürüzsüz. çağının en aşağı 100 yıl ötesindeymiş. (#2231381)
    46. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      mileneya mektupları okumuştum yok abi ya gitmiyor kitap işkenceydi bitirmek, son sayfalarında milena nin kafkaya yazdığı mektuplar bin kat iyiydi, insanların şişirmesi bir kitap tavsiye etmiyorum.
      0kafka mizacina alışılması gereken bir yazardir. 2-3 kitabını okuyup mizcina alışırsan o satırlar bir anda çok anlamlı gelmeye başlar. - smixx 08.05.2018 14:08:34 |#3694447
      1cok beklentim olan bir kitaptı zevk alamadım, yarım bırakmak istemediğimden bitirdim, belkide çeviri kötüydü, ama olmadı yek taraflı mektuplar özellikle hiç zevk vermedi - kisasaclihatun 08.05.2018 14:11:17 |#3694652
      0beklentinin yüksek olmasi iyi olmamış. dediğim gibi kitaplarindan diline alışılması gereken bir kişi. ben şahsen çok sevdim kitabı arada açıp okurum. - smixx 08.05.2018 14:17:01 |#3694718
      butun yorumlari goster (6)
    47. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      herkes belki kafka okuyabilir ki bunun süreleri değişir okurken(ite kaka belki) ama herkes aynı zevki alamaz. aynı hissedemez. yakın hissedemez,yazara yakın hissedemez. kimileri de sevemez bu yüzden.
    48. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
    49. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kafka'nın odasında yalnız kalmak i̇stiyorum sevgilim ben kafka'nın öldüğü odada on dakika da olsa yalnız kalmalıyım ayarlayabilir miyiz? acılarımızı unutabiliriz yaralarımızı kapatabiliriz yen alırız süpermarketten kırık dizin içinde kalabileceği yerlerden yer beğenir gideriz bir kararımıza bakar acemşiran dinleriz istememiz yeterli yüksek sesle kafka okuruz ruhu şad olur abinin rakı masasının altında kedi besleriz istersen kedi diyorum bak şimdi düşün fedakarlığın boyutunu yeter ki ağlama sen yoksa ne yapacağımı şaşırırım yeter ki yalnız gitme beni de götür yalvarırım. ali lidar
    50. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bakir ölmüştür diye hatırlıyorum. milena, bi kere versen n’olurdu ?
      0milenayi gec, ona gelene kadar kac evliligin kiyisindan dönmüş - guardiyollamorinyo 12.06.2018 14:42:15 |#3604031
    /