alzheimer

en büyük panzehri genç ve orta yaşlarda bol bol bulmaca çözmekmiş size şimdiden ufak bi uyarı yapayım

Ceviz yiyin beyler

ottur zararı yoktur derler ya aha bok yoktur. bu hastalığın en büyük sebeplerinden biri düzenli esrar kullanımıdır belirteyim dedim. ayrıca bir insanın başına gelebilecek en illet hastalıktır anı yaşıyorsun diye bir şey yok her anı kaybediyorsun ve git gide tükeniyorsun. hastalığın en kötü yanı tedavisinin olmamasıdır verilen ilaçlar ancak hastalığı yavaşlatabilir. son bir uyarı daha iyi beslenin bol bol balık yiyin.

Peak diye bi uygulama var arkadaşlar mobil olarak. Gün içerisinde ve özellikle yaz aylarında hafızanızı kısmi ölçüde de olsa diri tutmaya yarar. Zor bi hastalıktır. Karşınızda çok değer verdiğiniz insanın size kim olduğunuzu bilmeden bakması üzer. Üzdü de.

lanet bir hastalık. bu hastalıkla ilgili şöyle şahane bir polisiye film vardır. izleyin. (bkz: de zaak alzheimer)

insanları 24 saat bakıma muhtaç hale getiren hastalık. çok kötü bir hastalık. farkındalık için oluşturulmuş video şudur

anneannem 11 yıldır alzheimer hastası kadın kendi ismini çocuğunun ismini unuttu ama sigara içmeyi unutmadı aq.numara mı yapıyor napıyor anlamadım.

konu neydi?

dedemin hastalığı. torunlarını tanımaması neyse de, babamı tanımıyor. öz oğlunu. sen kimsin, memleket neresi diye soruyor. misafir misin sen, ne zaman geldin, ne zaman gideeksin diye soruyor. babam belli etmiyor ama üzülüyor. ben de babam üzüldüğü için üzülüyorum.

umarım ananemin hazin sonu olmaz.

çok sevdiğim babaannemin başındaki illet hastalıktır.nasıl anlatırım bilmiyorum.gözlerinde bi bulut var sanki.bakıyor ama görmüyor gibi.donuk bi bakış.sevdiğiniz birinin gözünde bu bakışı görmek dünya'daki en acı verici şeylerden birisidir galiba.aynı diyalogları tekrar tekrar konuşursunuz farklı kelimeler binlerce kombinasyonla.elimden gelen tek şey bol bol muhabbet edip kendisini videoya almak.eski zamanları anlattırmak.

bakımı en zor hastalık sanırım.

gerçekten çok zor bir hastalık allah düşmanıma bile vermesin o kadar diyorum. 8 sene mücadele ettik şükür normal hastalık süresi 8 yıl desek bizim hastamız gene iyi dayandı 8.senesin de hala agızdan beslenebılıyor ama sizin canını en acıtan şey siz ona bakarken o size orospu dıe baırabılıyor hemde akrabalarınızın yanında duygu tarifi olmayan bir hastalık bakana da zor hastaya da allah sabır versin

öyle zor bir hastalık ki ne diyeceğimi unuttum.

bir doktorla konuştuğumda bana bazen nefes almayı unutup öldüklerini söylemişti tabii ki çok ileriki evrelerinde.

genetik yatkınlığın en önemli risk faktörü olduğu hastalıktır. beyinde anormal protein birikimi nöronlar arası iletimi engeller ve asetilkolin azalır. asetilkolin azalmasıyla yavaş yavaş her şey unutulur.

neydi ya?

şu yaşım da unutkanlıkla uğraşıyorum 40ım da falan o illetle de uğraşırım heralde. yine de allah göstermesin dedem alzheimer hastası her geçen sene adam çok değişti. hem o zorluk çekiyor hem biz. rabbim kimseyi zor durum da bırakmasın..

rahmetlik büyükbabam alzheimer hastasıydı köyünü unuttu çocuklarını unuttu yaşını, adını, nerde olduğunu unuttu ama babaannemi her gördüğünde kendini hatırlamayan adam karısını hatırlardı

eheheheehehe bende yok bu niye yok amk

hayatımda en çok korktuğum şey diyebilirim heralde. o kadar çok şey unutuyorum ki iletişim kuramıyorum artık insanlarla herkes anlayışlı da değil unuttum dediğinde bilerek yaptığımı düşünerek yargılıyorlar en kısa zamanda bi doktora gidicem hiç sevmesem de doktorları durdurma gibi bişey varsa yapıcam bunu üç senedir çekmediğim şey kalmadı unutkanlık yüzünden

bu bayram ziyaretleri benim için alzheimer konusunu gündeme getirdi. çevremde bu kadar alzheimer hastası olduğunu bilmiyordum. nereye gitsek kimle iki muhabbet etsek konu hep bu hastalığa geldi. yaşı belli bi seviyeye gelmiş yaşlılarda o kadar sık görülüyor ki. memleketten uzak olup bi de yaşlılarla pek iletişime geçmeyince fark etmemişim. bazen nüktedan konuşanlar da oluyor. oynatmış, bunamış, kafayı yemiş, beyin melekeleri görevi bırakmış, yan yatmış çamura batmış falan filan ama çok ciddi bir konu. allah kimsenin başına vermesin. şimdi burda bu hastalığa yakalanmamak için neler yapılmalı, yakalandıktan sonra kurtulmanın yolları var mı gibi konulara girmek istemiyorum. sadece konu gündeme gelsin bir farkındalık oluşsun. i̇lgisini çekenler araştırır bakar zaten. teknoloji çağında yaşıyoruz. sağlıcakla kalın..

bazı durumlar için kullanılabilse hiç fena olmaz..

bugün fifa oynarken kendime ilerde alzheimer olabileceğim tanısını koydum. dakika daha 15 falan gol attım. skor tabelasına bi baktım 2-0 öne geçmişim. ilk golü nasıl attım ne zaman attım bilmiyorum.

dedemle en eğlenceli oyunumuz haline gelen hastalık; arada yetmişlere gidiyoruz ablası oluyorum, arada uzay mekiği sürüyoruz, arada amcam oluyor, hatta bazen ben kendimi kaptırıyorum o kendine gelip kızım bunu doktora bi gösterin diyo, muazzam

en çok korktuğum hastalıktır kanser bile bu hastalıktan daha çok korkutamaz beni

ananemden biliyorum bunu. ananem demans hastasıydı ilk başta konuşmayı unutmuştu. çok zor bir insanın yaşarken gözlerinizin önünde erimesi yavaş yavaş susması, unutması. eğlenen gülen oynayan o neşeli insanın bir anda gidip yerine hiçbir şey yapmayan konuşmayan sizi tanımayan ve sadece susarak yatan bir insanın gelmesi. düşmanımın başına vermesin derler ya işte aynen öyle bir hastalık bu. sadece hastayı değil ona bakanları da hem psikolojik hemde fiziksel olarak da ciddi anlamda yıpratır.

Kişinin hayatını idame ettirmesini engelleyen, bilişsel işleyişlerde görülen bozuklukla bilinen, iki beyin yarısında da eşit biçimde gözlenen bir nörodejeneratif hastalıktır. (bkz: nörodejenerasyon) Sinir sisteminin, endüstri devrimi ile aniden uzayan beden yaşına ayak uyduramaması sebebiyle ileri yaşlarda gerçekleşeceği gibi; genç yaşlarda da gözlenir. Genç vak'alar, az gözlenmesine rağmen, hastalığın ilerleyişi yaşlılardan daha hızlıdır. Son yapılan araştırmalar, genç yaşta gözlenen ağır depresyonların, bipolar bozukluğun, düzensiz beslenmenin, kronik uykusuzluğun, monoton ve hareketsiz yaşamın bu hastalığın olasılığı oldukça arttırdığını göstermekte. Her ne kadar, hafıza kaybı bu hastalıktaki ilk belirti gibi gözükse de; depresyon belirtileriyle başvuran hastalarda da alzheimer başlangıcı gözlenmektedir. ileri düzey tetkiklerde; bu hastaların frontal, temporal ve limbik beyin bölgelerinde, beyin hacminin ciddi azaldığı gözlenmekte. Şimdi... Gelelim hastalığın nasıl oluştuğuna. Nöronlar, doğumdan ölüme kadar, her ne kadar yeni hücreler de doğuyor olsa da, sürekli azalırlar. Bu azalma, diğer vücut hücrelerinden çok daha yavaştır. Yani, yaşamın doğasında vardır. Alzheimer'da, bu ölüm; hücre iskeletini oluşturan nörotübül ve nörofilamanlar'ın yapılarının bozulmasıyla gerçekleştiğini gösteren bazı araştırmalar bulunmaktadır. Peki öldüklerinde ne olur? Sinir hücreleri asil hücrelerdir. Öyle kan damarlayla fazla haşır neşir olmazlar. Onların ayak işlerini(savunma, besleme gibi) yapan glia hücreleri vardır. Bu hücreler, ölen hücrenin kalıntılarını yok ederler. Alzheimer'da bu yıkım çok fazla olduğundan, hücre artıkları temizlenemez ve beta amiloid plaklarından oluşan bazı birikintiler beyinde oluşmaya başlar. Bu artan hücre çöpleri, diğer hücrelerin çalışmasını engelledikleri için, hastalığın ilerlemesini pozitif yönde etkilemektedir. EDİT: ne yazık ki ilaçlar hastaya süre kazandırmaktan başka bir işe yaramazlar. Beyin ağırlığının %50 düştüğü hasta hikayesi gördü bu gözler. Bildiğiniz beyin süzgece dönüyor. EDİT: peki nasıl korunmalı? 1) kalp damar sağlığınızı genç tutun. 2) gezersiz yapın. 3) beyninizi kullanın. 4) alkol, sigara, kokain gibi alışkanlıklardan şiddetle uzak durun. "ot bir şey yapmaz yea" diyenler, Amsterdam'dan düzenli ot içtiğini söyleyen bir vakanın süzgece dönmüş beyninin görüntülerini size gösterebilseydim keşke. 5) stressiz bir hayat sürün. sevgiler.

Dedemden biliyorum gerçekten çok zor bir hastalık. İlerde başıma gelirse diye de çok korkuyorum. Bugün dedemlerin evindeydik. 5 dakikada bir bana kim olduğumu sordu.Yemekten 10 dakika sonra ben yemek yedim mi diye sordu. Günde en az yüz defa saati soruyor. Buna da anlam veremedim. Yetişecegi , yapabileceği hiçbir aktivite yokken 5 dakikada bir saat kaç diye soruyor. Kendi dünyasında tek başına yaşıyor. Gerçekten çok üzülüyorum.

şu link burada dursun, alzheimer hastalarını tatile götürmekle alakalı şöyle bir flood mevcut; link

Kendimi bildim bileli komşumuz olan teyzelerden birinin yakalandığı hastalık. İlginçtir, kadın hastalandıktan sonra pek tatlı dilli oldu. Normalde de fesat, kötü biri değildi ama değişti kadın. Her karşılaştığımızda güzellikler, başarılar diliyor ve dileklerinin sıralaması hep aynı. Allah sana da güzel günler göstersin, acıdan beladan uzak tutsun. Çok enteresan; bazı şeyleri hiç hatırlamıyorlar ama bazı şeyler oldukça net. Allah'ım sen kimseye muhtaç etme yarabbim.

Düşmanımın başına gelmesin diyebileceğim türden bir hastalık. Daha kırkına varmamış kuzenime bugün beyin tümörü + alzheimer teşhisi koyuldu. Acilen ameliyat olmazsa ölür dedi doktor. Daha evvel alzheimer olan ve bu hastalığı evre evre yaşayıp ölen insanlar tanıdım. Nefes alıp vermek gibi çok basit bir şeyi bile yapmayı unutarak reflekslerini kaybederek vefat eden insanlar tanıdım. Gerçekten çok ama çok zor bir hastalık fakat şu an beni bu kadar genç yaşlarda insanları dahi yakalıyor olması hayretler içinde bıraktı.

hafızam bu yaşımda o kadar kötüledi ki, acaba diyorum yaşlanınca bu hastalığa tutulur muyum? hayatımda en çok korktuğum şeylerden biri bu. hayatımızdan anılarımızı çıkarırsak yaşamamış olmaz mıyız?