çocukken yapılan psikopatça şeyler

dürbününün açısını ayarlayıp sinekleri yakardım. bide sümüklü böceklerin üzerine tuz dökerdim

uyurken ablami dovmustum. hakkını odeyemem.

küçükken kardeşimi kıskanıp gardrobun üzerine çıkıp kardeşimin beşiğine atlamışım kardeşim içindeyken

sigaraya erken başladım biraz. 12 yaşında bi paket sigarasına iddaya girdik. iddaa da inşaat'da 3. kattan kuma atlamak atladım. sonra hastaneye gittik ayak bileklerim kırıldı. bu yüzden pilotluğa giremedim. pişmanım keşke 2. kat diye iddaa'ya girseydim.

(bkz: oyuncak mermi yutmak) (bkz: duvara asfalta kafa atmak)

karşı binada bi teyze oturuyordu bize bakan penceresi mutfak tarafıydı hep arkası dönük oluyordu küçüklük iste bi gun dedim su teyzeyi bi göreyim 3 yumurta aldım bizim balkondan salladım 2si duvara isabet etti yere çöktüm göz ucuyla arada bakıyorum yok çıkmıyor son yumurtayı bir salladım cama geldi cam olduğu gibi yumurta oldu teyze bir çıktı bir sövüyor göz ucuyla gördüm sonunda teyzeyi çok tontisti küfür yemeye değdi onu görmek

anlaşamadığımız abimi sınıf öğretmenime şikayet ettim.beni dövüyor annemin babamın haberi yok söylersem dövecek demiştim.müdüre kadar uzanıp bana bulaşırsan böyle olur yalan söyledim itirafı ile son buldu.not annem babam dövmedi o akşam

babaannemin tavukları vardı, tavuklardan birinin henüz yeni civcivleri olmuştu. üç gün sonra anne tavuk, nedenini bilmiyorum ama vefat etti :( civcivler sahipsiz kaldı. rahmetli ninem geride kalan beş civcivi, evlat edinmesi için diğer tavukların yanına koymaya çalışırdı, fakat orispi tavuklar civcivleri bir türlü sahiplenmedi. bi' süre sonra üç civciv ile kediler ziyafet çekti, bir tanesi kayboldu, ninem o kalan bir civcivi bana emanet etti. yeminle evladım gibi bakıyordum, çok sevmiştim. genişçe bir kartonu vardı, kartonun içinde bir kutu ile ev yapmıştım, annesinin ve kardeşlerinin yokluğunu unutturmaya çalışıyordum, güzel vakit geçiriyorduk. bir gün güneşlensin diye dama çıkardım, adanayı bilirsiniz dam vardır çatı yerine. evimiz de iki katlıydı. sen şerefsiz kedi benim civcivi yalnız bırakmamı fırsat bil, asmadan dama doğru tırman gel benim yetim civcivimi kaçır.. kediyi, ağzında civcivim ile kaçarken gördüm, plakasını aldım. ertesi gün o kriminal kedi arka bahçemizdeydi, duvar dibinde güneşleniyordu, -bakın bu kısmı hiç tasvip etmiyorum, ama içimde kedilere karşı kinle doluydum onca cinayet işledikleri için- dedemin damda duvar dibine istiflediği bir adeti bana bir ton gibi gelen kaldırım parkeleri vardı, seyit onbaşı edasıyla yükledim bir tane, tek gözümü kapayarak kedinin koordinatlarını hesaplayıp tepesine bıraktım. ama bu vahşiliği kendime bir türlü yakıştıramadım sözlük, ne zaman kedi görsem vicdanımı rahatlatmak için severim. kedileri cezalandırmamam gerektiğini, bunun doğanın bir kanunu olduğunu bir süre sonra idrak ettim neyse ki

kurbağalara pipet sokar şişirir şişirir patlatırdık sonra arkadaşın biri kuran kursunda ki hocaya anlatmıştı bunu hoca size de aynısını yapacaklar ölünce demişti ondan sonra her gece ölmemek için dua ederdim

leblebi tozu olurdu plastik şeylerin içinde onun yarısını aynı renk toprakla karıştırır arkadaşlarıma size leblebi tozu aldım diye yedirirdim

kolumu emer mosmor yapardım çok hoşuma gider aq hala yaparım arada

vantilatörün önündeki korumalığı cıkartır calıstırırdım calısırken elimle durdurmaya calısırdım . ta ki elimi kesinceye kadar . ellerm iyileşince valtilatör e yaklaşmam yasaklandı tabi bu sefer her cocuğun yaptığı gibi kapıya tırmanırdım bir gün annemin altın günü var komşuya beni de götürdü onların kapısının olduğu hizada da yaklaşık 15 cm kalınlıgında mermer var ne alakaysa çorapla kapıya tırmandım ve kapının en tepesindeym ve birden düştüm elimin bileği çarptı ve çatırt kırıldı ondan sonra psikopatça şeylerden vazgeçip efendi gibi hayatıma devam etme kararı aldım :d

çocukluğumdan beri üniforma aşığıyımdır. 6. sınıfa giderken bi gün kamuflaj kıyafetleri alıp okuldan gelince her gün yerde sürünüp sandalyelerin altlarından falan geçerdim (eğitim amaçlı sjxjd). özel harekat videoları falan izlerdim. bildiğiniz psikopata bağlamıştım okulda erkekleri döverdim sürekli jxjcd

alt komşunun balkonuna torpil atardım çöplerine işerdim allah affetsin

karıncanın kafasına ip bağlayıp tur attırmak (bkz: evcil hayvan istendiği durumunda alınmaması)

arabanin altında ezilerek ölen kediye mezar kazıp gömmüştük.

akşam dışarı gizlice çıkabilmek için odamın camından arabanın üstüne atlar kaçardım. birde kitapları ters çevirip okurdum

eve gideceğim diye öğretmenimin kafasını ısırmıştım. gerisi intihar.

balkon korkuluğunun arasına kafamı sokup çıkarmamak ve kalp krizleri evdeki kedilerin kuyruğundan tutup sürüklerdim. annem zorla öğle uykusuna yatırırdı. ben de annem uyuyana kadar yatakta yatar pencereden kaçar komşuların evinde bebek oynardım

hemen hemen 6 yaşındaydım. köydeki evimizde tuvalet aydınlatması seyyar lamba aracılığıyla sağlanıyordu. ben de her erkek çocuk gibi suyla tuvalette oynamaya meraklı olduğum için kovayı suyla doldur boşalt sıkılmış farklılık arıyordum. gözüme duvarda duran lamba ilişti. içimi amansız bir merak kemiriyordu. acaba lambayı kovaya daldırsam ışık hala yanar mı? hayatıma mâl olacak bir hataydı nerdeyse. babam gelip kurtarmasa şimdi kadar çoktan tahtalı köyü boylamış olacaktım.

çakmak gazı çekiyodum iki hafta önce anladım ki onu müptezeller yapıyormuş

köye her gittiğimizde ablam kuzenim ben toplaşıp uğur böceklerini toprağa gömerdik.başlarına işaret olsun diye taş falan koyardık.sabah olup da biz bakmaya çıktığımızda ise hiç yerlerinde bulamazdık.meğersem kaçıyorlarmış.güzel eğlenirdik be.

bizden küçük bir kız vardı apartmanda. biz terliğimizin altına tükürüp bak biz yaladık sıra sende, sende yala diyoduk oda yalıyodu. bunu her seferinde hiç itiraz etmeden yapıyodu. biz bundan ne zevk alıyoduk hiç bir fikrim yok. allah affetsin

duvardan dökülen kireçleri yermişim psikopatlık çocukluktan geliyor demek ki

ailecek dayımları da alıp denize gittiğimiz zaman baş gösteriyordu bu psikopatlık. deniz analarını sevmezdik, ırıspı çıcıkları canımızı yakardı. ben ve büyük kuzenim akıllı olduğumuzdan onlara dokunmazdık, sahilde çukur açardık. ikimizin de birer kardeşi var, cevval ve cabbarlar. cesur oldukları kadar da salaklar. bunları deniz analarından intikam aldığımıza ikna ederdik ve yakalattırırdık. onlar yakalar getirir, açtığımız çukura atardı. biz de çukuru kapatır, yeni deniz anaları için yeni çukurlar açardık. hepsini bir çukura atmak olmazdı çünkü ruhları ve bedenleri ilelebet yalnız kalsın istiyordum. ölsünler istedim anlatabiliyor musunuz, suyun içinden çıkıp sıcacık kumlarda can çekişsinler istedim. allah affetsin, çocuktuk.

evde tek başımayken arkadaşlarım sokağa oynamaya çağırmıştı. annem 1 saate gelecekti ama anahtarı yoktu. bende hemen dışarı çıkmak istiyodum ama gelince beni bulamazsa oda kapıda kalmasın diye bi plan yapmıştım. anahtarı kapının önündeki ayakkabılığın altına sıkıştırıp, kapının üzerine de; "anne ben dışarı çıktım, anahtar ayakkabılığın altında" diye not yazıp yapıştırmıştım. o kafayla hala hayatta kaldığım için kendimle gurur duyuyorum. eve dönünce bi dayak yedim tabi. hırsıza davetiye çıkartmıştım amk.

arıları, sinekleri öldürüp arabalarla cenaze namazı falan düzenlerdim sonrasında saksıya gömerdim

alt kat komsumuzun kizi bizden küçüktü bayada kıldı bizde onu karambole alip sacini cekip vururduk anlamazdi kim vuruyo mal bebe snsjjssjjs

küçükken annem bana tokat attığında banyoya kendimi kilitler ablamın rujunu alır yanağıma sürerdim sonra içeri geçip bak bana nasıl vurduğuna da utan bakışı atardım annem de hiç utanmazdı :(

küçükken köydeki tuvaletin aydınlatması seyyar lamba şeklindeydi. bende acaba bunu kovadaki suyun içine koysam yanar mı diye daldırmamla çarpılmam bir olmuştu. babam zor kurtarmıştı beni.

sineklerin kanatlarını böceklerin ayaklarını koparirdim ya tek kanat koparir uçuyor mu diye bakardim ya da kanatlarından tutup hayırdır ucamion mu viz viz kafalı derdim .

beyblade zamanında babamla çok kapışırdık o arada cipslerden beyblade arenası çıkardı kimseye haber vermeden bakkala gidip bütün cipsleri alıp babam ödücek demiştim çıkmamıştı hiçbirinden babamda işten gelirken başka marketteki bütün cipsleri almış ondan çıkmıştı. babama bakkal bütün cipslerı aldığımı söylemiş babamda ona söylemedim diye kızmıştı. bende sinir olup babamın beyblade ini çöpe atıp bakkalın camını kırmıştım.

sinek ilacı sıkan arabaların arkasından depar atardık nefesimiz kesilene kadar.iyi ölmemişiz amk gerçi kalıcı hasarlar yok degil oradan geliyor heralde..

kurbagalari sisirip patlatirdik civcivlerin kafasini tasla ezerdik ablamla beraber tavsanimizi kesip derisini yuzduk kaninida alnimiza surmustuk horozun kafasina vura vura deli etmistik simdi dusunuyorum da ne yasadigimi, caniliğimi gercekten cok igrenc seyler yaptik daha fazla anlatmak istemiyorum

parkta salıncağı kimse binmeden sallar biri varmış gibi konuşurdum hayali arkadaşımda yoktu ama deliyim diye mahalleden kimse artistlik yapamazdı😂😂

sevmediğim akraba kızına iftira atıp bi güzel dövmüştüm oyuncağımı çaldı diye.

ben banyo olmak istemiyorum diye ağaca çıkmıştım inmemistim

karınca yerdim. hatta tek tek olunca tadi çok gelmiyor diye ağzımda biriktirip öyle yerdim

büyük bir kamyonumuz vardı komşunun cocuğuyla 7yaşında cocuğun içine sıgabileceği cinsten. karıncaları içine toplar tırmanamasınlar diye de içine kum serpiştirirdik . biraz gezdirdikten sonra apartmanlardan akan pis suyun gittiği bir yer vardı oraya kapak koyar içine 2karınca koyup iyi yolculuklar dilerdik. karınca yuvasına aç kalmasınlar diye ekmek tıkadığım olmuştu. babam gelip napıyorsun aq nefessiz kalıcak hayvanlar demişti.geceleri de gördüğüm karınca yuvasına çivi sokardım kapı niyetine . maksat soğuk yemesinler üşütmesinler.

sıcak bir yaz günüydü kuzenimle bahçede oynuyorduk yaşım maksimum 7 çok susamıştım,eve gidip su içtim tam aşağıya iniyordum ki aklıma karıncaların da ferahlamaya hakkı var diye bir düşünce geldi.hemen 5-6 lego kaptım içine su doldurdum,tepsiye koyup aşağıya götürdüm.aslında planım onlara da içirmekti ama dedim ki :madem ben gidemiyorum havuza onlar gitsin bari bunu dememle birlikte eskiden bulduğumuz karınca yuvasını kazıp 50-60 tane karıncayı ferahlatmak bahanesi ile katlettim. çok üzgünüm karıncalar

balkondaki demirlerin üstüne oturup araba sürüyorruuum dermişim. (6.katta oturuyomuşuz)

ablamla kavga etmiştik. tırnağım gözünün altını çizdi. ama böyle ufacık bişey yani. bu da süsüne baya düşkündür. ağlamaya başladı ben hayatta böyle okula gitmem diye. amk 11 yaşındasın neyin tribi. gidip gelip bana hakaret ediyodu yüzüme vuruyodu falan çizdim diye senin yüzünden okula gitmicem ben diyodu bende 9 yaşındayım benim kafa bi atarsın tornavidayı gözümün altına soktum yardım pişman değilim. ablamı çok pişman etmiştim

kırılabilen oyuncakları kırıp, kırılamayanları 5. kattan aşağıya atmak. (kardeşimin fantezisi)

kuaförcülük oynardık kuzenlerimin saçlarını yamuk yumuk keser bırakırdım. bir gün yine kuzenimin saçına tarağı dolayıp tarak kızın saçında kalınca kesmeye karar vermiştim ki yengem bastı bizi

sinekleri öldürüp yakardım. allah affetsin

evde besledigim civcimi elektrikli supurgeye çekmiştim.

saçımı çeken erkek çocuklarını dövüyordum daha da korkuncu bacaklarına plastik mermi sıkıyordum

beni ağlatan kızın çantasının içine okulun bahçedeki tüm sümüklügilleri toplayıp doldurmak :d (ilk okul 2-3)

o küçük renkli renkli olan civcivlerden vardı bende ötmüyor diye bacaklarından ayırmışım oyuncak mı amk bu ötsün

abim uyurken uyuduğu yatağın yanında ateş yakmıştım daha sonra gidip babamları uyandırmıştım baba abim yanıyo diye djdjdjdkdm neyse ki söndürmüşlerdi