bugün
yenile

    tesettür

    12
    +
    -entiri.verilen_downvote
    bilindiği üzere peygamberliğin ilk dönemlerinde hicab farz değildi. bayanlar başlarına bağladıkları örtüyü; kulakları, perçemleri ve gerdanları açıkta kalacak şekilde boyunlarından geçirip arkaya atarlardı. daha sonra ise nur sûresi 30. ve 31. ayetler nazil olmuştur. yüce allah (cc) 31. ayette rasulullah (sas)'a hitaben; "mümin kadınlara söyle, gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, mahrem yerlerini korusunlar. ziynetlerini meydana çıkarmasınlar, göstermesinler. ancak; kendiliğinden veya yanlışlıkla görünenler bu emrin dışındadır. başörtülerini yakalarının üstüne kadar, boyunlarını örtecek şekilde salsınlar. ziynetlerini kendi kocalarından ve babalarından, veya kocalarının babalarından veya kendi oğullarından ve kocalarının oğullarından veya kardeşlerinden ve kardeşlerinin oğullarından ve kız kardeşlerinin oğullarından veya kendi kadınlarından veya ellerinin altındaki sahip olduklarından veya kadına ihtiyaç duymayanlardan veya kadınların mahrem yerlerini henüz anlamayacak çocuklardan başkasına göstermesinler. gizledikleri ziynetlerinin bilinmemesi için ayaklarını vurmasınlar. ey mü'minler! hepiniz allah'a tevbe edin ve emirlerini yerine getirin ki; kurtuluşa eresiniz." buyurmuştur. allah bu ayetle bayanlara hicabı farz kılmış, şeklini açıklamış ve kimlerden sakınılacağını belirtmiştir. ayrıca; bayanların örtülmesi gereken yerlerini ziynet kapsamına alarak ne kadar değerli olduklarını belirtmiştir. ziynet de iki çeşittir; hulki ve arıdi. hulki, bedene ait olan parçalardır. arıdi ise sonradan eklenen süs eşyaları, sürme vs.dir. ayetten anlaşıldığı üzere her ikisini de yabancı erkeklerden gizlemek farzdır. ayetteki "başörtülerini salsınlar"dan kasıt; başörtüsünün aynı zamanda boynu, gerdanı ve göğüs bölgesini örtecek şekilde salınması, bırakılmasıdır.
    ... diğer entiriler ...