benim aklıma takılan mevzudur. boğazlar, yer altı ve yer üstü kaynakları. gemilerden vergi alacağız, yer altı kaynaklarını biz çıkaracağız diyorlar. ülke ekonomisi gelişecek vs. bir sürü ülkeyi düzlüğe çıkaracak şeyler. bu konuyu odtü'de siyasal bilimler ve uluslararası ilişkiler okuyan bir arkadaşımla konuştum. (çap yapıyor) barış anlaşması olduğu için (lozan, montrö ve diğer anlaşmalar neyse.) anlaşmayı imzalayan ülkeler arasındaki dostluk devam ettiği sürece anlaşma geçerlidir diyor. anlaşmaları hem türkçe hem de orjinal dilinde okumuş. 100 yıllık bir süre yok diyor.
(bkz: 15 temmuz 2016 darbe girişimi) bu olaydan sonra başta ailem olmak üzere 1980 askeri darbeyi görenler "bize 2023'ü göstermeyecekler. " diyorlar.
diyelim ki anlaşma süresi 100 yıl olsun. 2023'ü de gördük diyelim.(askeri darbe, iç savaş vs. çıkmaz inşallah. kesinlikle desteklemiyorum bu konuyu.) boğazlar tamam. gemi başına ücret alınır ama yer altı kaynaklarından yine faydalanamayacağız. çünkü çıkarmak yetmiyor artık. işleyip satmamız lazım. mesela sen çıkardığın hammaddenin kilosunu 1 dolara satsan, gramınını 1 dolara alıyorsun.
misal
bir yerde okudum veya duydum hatırlamıyorum. ortadoğudaki savaşların temeli petrol bildiğiniz üzere. ama tüm dünyada petrol sadece ortadoğuda yok. başka ülkelerde de var petrol. ama neden ortadoğuda savaşıyorlar. çünkü en ucuz petrolü ortadoğudan çıkarıyorlar. bu yüzden ortadoğuda savaş bitmeyecek. eskiden el-kaide vardı. bin ladin öldü el-kaide işid oldu. işid biter eb-esenin amı gelir. bitmez yani. velhasılı kelam ülke olarak inşallah başımıza birşey gelmez. darbe, iç savaş vs. 2023'ü de yaşayıp görelim hayırlısıyla.
edit: siyasi algılamayın. bilginiz dahilinde fikrinizi belirtirseniz bir şeyler öğrenebiliriz karşılıklı olarak.