bugün
yenile

    bu ne dünya kardeşim

    4
    +
    -entiri.verilen_downvote
    perdenin arkasından bakan hababam sınıfı oyuncularını özledim ben. gülerek, içten, samimi. biz olan belki çorabı delik, belki pantolonu yamalı. bizim içimizden. bu ne dünya kardeşim? en fakiri, zengin sevgilisinin teklifine evet deyip, o bölüm yaşayacağı sıkıntıları halledebiliyor şimdi perdenin arkasında olanlar. oradan uzanan yüzler samimi değil, yapmacık, soğuk, ukala. bu ne dünya kardeşim? öğretmenine mektup yazdığı için baba parası değil de, baba şefkati gerektiğini öğreten filmleri özledim. istismar eden öğretmenlerin haberlerini değil. pencereden atlayan öğrencileri değil. o perdenin arkasından bakan güdük necmi, inek şaban, hayta ismail'i özledim. rıfat ılgaz gibi yazarları, ertem eğilmez gibi yönetmenleri özledim. eli kolu her şeye yeten zengin insanları değil. issız ada diye sevişme konseptli filmlerin son on dakikasıyla "ooo no kodor doygosoll yooo" demeyi değil. sevişemedi diye incir reçeli'nde olan olayı gerçek aşk olarak nitelendirenleri değil. ben yeşilçamı özledim. bu ne dünya kardeşim? "bu ne dünya kardeşim seven sevene" sözlerini o samimiyetle söyleyebilecek herkesi özledim. ne bir kürk ne bir han ne de saray değil. sadece bu insanları. şimdi diyorum, şimdiyi görseler, şimdiye baksalar acaba ne derlerdi, o zamana "bu dünya kardeşim" diyebilenler bu zamana ne derlerdi. bilmiyorum, yine en doğrusunu söylerlerdi sanırım. onlar samimiydi, onlar bizdendi. yine yeni yeniden, bu ne dünya kardeşim!
    ... diğer entiriler ...