bugün
yenile

    sigara içerken yakalanmak

    8
    +
    -entiri.verilen_downvote
    her bağımlının başına gelen hadise. annem çok tedirgin bi şekilde yanımda geldi dediki bir sorunumuz var. kadın ortadoğu'nun tam ortasında kalkmış bir sorun var diyo. merakla vereceği kötü haberi beklerken dediki "kardeşin sigaraya başlamış konuş onunla". ev içi müzakereler ve diyalog sürecinden ben sorumluydum. bu yüzden kardeşimi çektim balkona. iyi bi konuşma yapmaliydim. sigara icmedigim içinde bol keseden ahkam kesebilirdim. bir abi şefkatiyle yaklastim. " ulan şerefsiz sigara nerden çıktı delirdin mi sen" dedim. kısa süreli şoktan sonra kem küm etmeye başladı. boşluktan yararlanıp biraz sosyoloji yarım porsiyon ergenlik felsefesi ortaya karışıkta pismanlik yasasiyla genel bi konuşma yaptım. konuşma bitince " tamam icmicem küçük bi hevesti" dedi. kucakladim ve konuyu kapattık. ertesi gün şehir dışına çıktım. 2 gün sonra annem yine aradı. " valla siz konustuktan sonraki gün balkonda puro içti sen bununla ne konustun" hakikaten ne konuştum. bi konuşma bu kadar mı ters teper. eve döndüm sırtından bıçak yemiş romalı gibi bana bunu nasıl yapabildin diye sormak istiyodum. gerek kalmadı. puro ile final yapmış ondan sonrada bişey icmemis. bu olayın üstüne 10 gün geçmeden annem yine yanıma sokuldu. insanın beynini usuten bi siyasi tartışma programından çıkmış darmadağın olmuş bi şekilde dedi ki " bu sefer de diğeri başlamış onunla hemen konus" dedi. bu seferde evin en küçüğü başlamıştı. 15 yaşında. elim oğlunda saltanat elden ele geçerken bizde sigara geçiyo. bu nasıl yoksulluk. konuştuk tamam dedi icmicem dedi. ilk bir iki gün sıkıntı yok. sonradan evde bi sigara kokusu dolanmaya başladı. biraz takip edince tırlarla balkona sigara taşıdığını ve iklimin dengesini bozacak kadar sigara içtiğini gördüm. niye iciyon sen hala dediğimde " ben mi ? içmiyem ki" diyodu. fakat iciyodu. her icmiyorum dediğinde anamin gozleri segiriyor. babamın saçları sinirden dimdik oluyordu. açık açık dalga geciyodu. çok geçmeden beklediğim an kapıya geldi. ilk mağara cizimlerinde açıkça görülen ve kuantumun hala cozemedigi gizeme sahip olan o tarihi mekanı, tuvaleti keşfetti kardeşim. sigara kokusundan lavaboya giremiyoruz. artık boğaz bogazayiz. kavga iyice büyüdü. anam bağırıyor " be namussuz burada icecegine gidip balkonda icsene " .. ne yaptın ana. resmen toprak kaybına ugruyoruz. artık kendi ellerimizle ona alan veriyoruz. sykos picot anlaşmasını imzalayalim dese anam guncellemeye hazır. yakasını tutuyorum. " kaç kez dedim sana niye iciyosun lavaboda". sigara kokusu yüzüme vururken cevap aynı. " içmiyem ki". yeminli cildiracak gibi oldum. fakat kardeşim o kadar merhametli ki o kadar düşünceli ki her gidişine yanında parfüm oda spreyi vs. alıyor. cikmadan önce bi güzel sıkıyor. nerden buldukça bi ara esans ta sürdü. sigara parfüm doğal auranin olusturdugunu karmasiklik adeta surrealist bir çalışma tadında. balkon tuvalet derken bir toprak parçası daha keşfetti. mutfak penceresi. geceleri orda takiliyo koku tüm eve yayiliyo. " ulan şerefsiz ..." devamı malum. cevap aynı. " kim içmiş? ben içmiyem ki" " dedi . aradan 2 3 yıl geçti kardeşim hala içiyo. artık babam paket alıyo ona.
    ... diğer entiriler ...