bugün
yenile

    sözlük yazarlarının çocukken en sevdiği oyuncakları

    14
    +
    -entiri.verilen_downvote
    hatırladığım tek bir oyuncağım oldu. o da en sevdiğim mi yoksa travmam mı emin değilim. biraz trajikomik bir hikayesi var. biz pek "çocuk" fıtratında yetişmedik. yani yemek içmek kadar bir çocuk için ağlamak, itiraz etmek, istemek, oynamak gibi en asgari ihtiyaçlar gereksiz ve yersiz görülürdü. maddi durum da elverişsiz olunca gidelim şu mağazadan şunu alalım demezdik. bir kuzenim vardı, ailenin tek çocuğuydu ve neredeyse ona yağdırılırdı. benim de tüm çocukluğum, onun elindeki oyuncaklara iç çekerek geçmiştir. en son evine gittiğimde bir bebek gördüm, o zamanlar şu kıçına basınca kaka yapan, ayağına basınca ağlayan, hatta beslenip altı temizlenebilen modeller yeni çıkmıştı ve ilk kez onda görmüştüm. yani öyle bir bebek ki, nasıl bir malzemeden yapıldıysa gerçek bebek kadar sevimli ve kusursuz görünüyordu. melez gibi sütlü çikolata bir teni, mavi gözleri ve mavi elbisesi vardı. önde iki tane minicik bembeyaz dişleri gözüküyor ve gülerken yanağında belli belirsiz gamzenin bile oyuğunu hatırlıyorum. üstelik kel bir bebekti. hayran kalmıştım. içim gitmişti. sanırım ona o kadar içli bakmışım ki annem evde dertlenip anlatırken, anneannem bunu duymuş. kadıncağız gitmiş eminönü'nden ucuzunu almak istemiş. okuldan eve geldim, anneannem kapının arkasından elinde koca bir paketle belirdi. hediye paketini görmem bile mutlu olmama yetmişti zaten. kalbim ağzımda paketi açtığımda gördüğüme inanamadım. anneannem bana katil bebek chucky almıştı! nasıl olsa o da gülüyor, ağlıyor diye aynısı sanmış da almış garibim. ancak benimki kötü kahkahalar atıyor ve ağlıyor sandığım ses de daha çok tehditvari bir çığlık atıyor gibiydi. bebeğin ten rengi içindeki damarlar dışına vurmuş da beyazla mor arası bir renk almış, saçları yukarı doğru gıcık bir plastikten yapılmış, arkaya yatırsan yatıramıyorsun, aşağı indirsen inmiyor. bebeği havaya kaldırınca saçlar da yukarıda sallanıp duruyor. kıyafeti de kir içindeydi. son leşini verdikten sonra sıra bendeymiş gibi gelmiş bana çakmak çakmak bakıyor. ulan ağlasam mı gülsem mi bilemedim. aylarca yatağa yüz üstü yatırdım çocuğu. benim için oyuncak devri orada başladığı gibi bitti. (bkz: the end)
    ... diğer entiriler ...