çok bile sürdü. konu atatürk olunca "sikerim sizin yapacağınız işi." diyerek anında çekecektiniz resti. oturdunuz adamlarla pazarlık yapmayı denediniz. olmayınca da masadan kalktınız. bu refleks eksikliği benim canımı çok sıktı. bu kadar diplomatik olacak ne vardı?
maçın oynanmaması kararından memnunum ama süreçten hiç memnun değilim. bu orospu çocuklarını son ana kadar muhatap alan kim varsa bu akşam itibariyle benim gözümde yok hükmündedir. bu saatten sonra ali koç'muş, dursun özbek'miş, tff başkanıymış... kimseyi tanımam. pabucumun başkanları sizi. ilk fırsatta o makamlarınızdan siktir olup gidersiniz umarım.
adam olan; bizleri, bu halkı, milli değerlerimizi bu duruma hiç sokmazdı. siz en başta bunların teklifine gelişine hayır deseydiniz, siz kabul etmedikten sonra kim sizi zorla oralara götürebilirdi? iş bu raddeye kadar geldiyse her iki kulüp yönetimi + tff/bakanlık he dediği içindir.
bilmiyor musunuz bu adamların mayası bozuk? neden bu riski göze aldınız? alın, hep beraber bedelini ödüyoruz işte. el birliğiyle bu halkın sinirlerini bozdunuz sabahtan beri. hepinize yazıklar olsun.
.
edit:
şu isyanı yeni görüyorum. lakin ben mehmet demirkol kadar tff'yi adam yerine koymadığım için direkt onlara değinmedim, daha çok kulüplere çıkıştım. zira sorun tff'de değil, onu oraya getiren zihniyette... tff başkanı bu gece istifa etse ne olacak? yerine yine akp'nin başka bir sıçmığı gelir, kurum aynı yoldan devam eder.
.
edit:
son pişmanlık neye yarar? her şeyin bedeli var, olmadı başkan.