gün geçtikçe daha da artan, daha da cesurlaşan ve kurbağa gibi kaynadığımız için durumun gitgide daha da vahimleştiğinin kimsenin fark etmediği olay.
bu kimin döneminde bu kadar ayyukaya çıktı ve kimlerin çıkarı var kabak gibi ortadayken hayatında youtube başlıkları ve facebook postları okumaktan öte geçmemiş tiplerin tarih dediğiniz yalan, o belgeler falan hep yalan deme cürreti, şu sıralar iyice artan "tarih anlatıldığı gibi değil yea" argümanları ile gitgide desteklenmekte. ve şaşkınlıkla izliyorum olan biteni.
insanların bu kadar hiçbir şey bilmeyip her şeyi bildiğini sandığı, düz mantık kurmaya bile zekasının yetmediği ya da kibrinin doymadığı böylesi rezil bir döneme girmiş bulunmaktayız. ne yaptığınızın, neye yol açtığınızın farkında bile değilsiniz. uyandırıldığınızı sanıp çok daha büyük bir gaflet uykusuna yatırılıyorsunuz, bunu görmemek için gerçekten ya çok aptal ya da kibir havuzunda boğulmuş olmak gerekir.
ve bu ülkede bu ikisinden bol bol var.
ama bu her zaman böyleydi bu topraklarda sanırım. ne olup bittiğini yumurta kapıya gelince fark edip hatta o halde bile fark edememek.
yazık gerçekten. en büyük merakım atatürk böylesi cahil sürüsünde nasıl bir potansiyel gördü ki, türk milleti zekidir! diye bir söz söyleyebildi gururla? bizim göremediğimiz neyi gördü?
hakkında yapılan spekülasyonların haddi hesabı yok. ne ingiliz, ne mason, ne yahudi, ne pedofili, ne eşcinsel, olmadığı şey kalmadı. hani bazen kendi aralarında bile anlaşamıyorlar, hayır ya şuydu diye. ve bir grup da bunlara çanak tutuyor ya dehşete düşüyorum. nasıl bir işgalin altındayız cidden farkında değiliz.
halbuki atatürk yaptığı hiçbir şeyin nedenlerini ve sonuçlarını hiçbir zaman saklamadı. çünkü bu zamanların geleceğinin çok farkındaydı. bunu öğrenmek bu kadar kolayken insanların her haltı bildiğini iddia etme kibri yüzünden ne hallere düşücez dehşetle bekliyorum.
artık milliyetçiyim dediğin zaman ırkçı olarak yaftalandığın bir döneme girdik. şaka gibi. atatürkçüyüm dediğin zaman dinsiz ilan edilecek, hem de açık açık, durumlara düştük ne yazık! açık açık sokaklarda şu kafiri anıp durmayın diyen adamlar var. şunu başka bir ülkenin insanı kendi milli liderleri için yapsın bak, gör napıyorlar onlara. bu konuda da sınıfta kaldık. şaşırdık mı? şaşırmadık. çünkü memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve delalet ve hatta hıyanet içindeler. hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebiliyorlar. bu yüzden ülkedeki tüm değerlerin, tüm olguların içinden geçildi.
gün geçtikçe midemi bulandırıyor bu ülkenin insanlarının göz göre göre yozlaştırılması. gözleriniz göre göre hem de. çifte yazık!
buna rağmen atam'ın hep şu sözlerine tutunuyorum. şu sözlerin ne anlama geldiğini, ne büyük bir görev ve vasiyetin bırakıldığını şu zamanlar daha da anlıyorum.
"ey türk istikbalinin evladı! işte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur."