ulan bi bitmediniz be
şu sik kırığı ampiriler yüzünden gidip müdavimi olucam artık. götündeki donun lastiğininin bile neden yurtdışından geldiğini sorgulamayan adamlar takıldı bir bardak kahveye.
bu böyle olmaz, hafta başında ilk iş starbucks logolu el grandeeee boy çubuklu bardak alıp sırf şunlardan birine denk gelebilmek için içine maden suyu doldurup emcükleye emcükleye gezecem istanbul'da. ilk rota eyüp, sonra üsküdar , bahçelievler, başakşehir. bakalım bir tanesi ters bir şey söyleyince o elindeki iphone'u mabadına sokmuyor muyum?
bir de yüce devletlimiz sağ olsun filistinli öğrenci kardeşlerimize çok büyük kolaylıklar sağlamak için bir gecede kararlar çıkarmış.
üniversite dönemimde bir delikanlılık yapıp iş kurduktan ve akabinde o işi batırdıktan kısa bir süre sonra devlet baba kapıma dayanıp "evlat şu borcu artık bir öde" demişti. her ne kadar "yapma devlet baba beni sıkıştırma ama az müsaade et okuyorum bana biraz zaman tanı elbet ödeyeceğim" deneme rağmen ne bekledi ne müsaade etti aldı benden alacağını. neden? çünkü ben bu vatanın öz evladıyım, insan sevdiğini siker, yüce devletimiz sağ olsun bana o zamanlarda orospu çocuğu muamelesi yapıyordu şimdi de aynısını yapıyor. ahhh ama yok mu o din kardeşi onun için neyini vermez ki.
yaşım geldi kemale erdi, okullar bitirdim, çalıştım, işler kurdum, batırdım yine kurdum. ama sağ olsun bu zamana kadar ne yaptıysam da kendim yaptım. devlet mi? sağ olsun elini sırtımda hissettirip "hadi biz senin arkandayız" diyeceğine, soğuk nefesiyle ensemse "hadi bir hata yap da hayatını sikeyim" diye bekledi
bu arada devlet demişken, terim olarak bildiğimiz inandığımız devlet değil. hükümetin bütün sistemini çamura bulaştırdığı, içi boş adamlarla içini boşalttığı, insanların saygıyla baktığını taşak oğlanına çevirdiği devlet.