Şahsen İstanbulda yaşamamama rağmen çok zoruma gidiyor bu durum. Her an olabileceği bilimsel olarak kesin bir depreme karşı duyarsızlığa hiç şaşırmıyorum yinede.
Bizim ülkemizdeki klasik ''aman bir şey olmazcılık'' ve ''bize dokunmazcılık'' yüzünden genelde bu duyarsızlık.
Her şeyi devletten bekleme hastalığıda bir yana tabi.
6 şubat depreminden sonra bir haberde görmüştüm İstanbulda koca bir site, çürük, döküntü. 130 metre evlerinin yerine 110 metre ev alacaklar diye dönüşüme izin vermeyen onlarca ev sahibi vardı. O 20 metre yer canlarından daha kıymetli açıkcası. Böyle insanlarla neyi anlaşıp neyi düzeltebilirsin ki? Kimse elini taşın altına koymazsa nasıl olacak bu işler?
Devlet 15 milyondan fazla insan için aynı anda en sağlıklı şekilde gerekeni yapamaz. Çok zor. Çok zaman alır. Siz kendiniz yapacaksınız ama yinede bu işten tek kaçış İstanbul ve çevresinden uzak kalmaktır benim görüşüme göre.
Mevzu sadece yaşadığınız yapıların sağlamlığı, güçlendirilmesi falan filan değil çünkü. Mevzu o depremin şokunu atlattıktan sonra hayatta kalanlar ile başlayacak. Sizin yapılarınız sağlam, her şeyiniz tam olsada eksiği olan birçok yer var ve daha uzun bir sürede olacak. İşte bunlar siz depremden sağ çıksanızda sonraki süreçte hayatınızı tehlikeye atan en büyük etkendir. Bİr survivor başlayacak orada. Elektriğin, suyun, gıdanın, tıbbi yardımın ve çoğu yerinde güvenliğin bulunmadığı bir yer haline gelecek orası ve sonrasını siz hayal gücünüz yettiğince canlandırın kafanızda. Depremden sağ çıkarsınız belki ama sonraki süreçte sağ kalabilir misiniz orası daha meçhul.
Yani İstanbul deprem açısından çok çok büyük oranda sağlamlığa erişene kadar orada yaşamanın akla mantığa sığar hiçbir yanı yok.
Uzun lafı kısası İstanbul ve çevresini terk edin. Yoksa geri dönüşü olmayan pişmanlıklara, yaralara ve kayıplara sahip olursunuz. Belki çok şey kaybedersiniz oradaki hayatınızı, düzeninizi, imkanlarınızı bırakınca. Belki daha zor şartlarda yaşarsınız başka yerle göçünce ama inanın değer. Gerçekten bunu yapmanıza değer.