subliminal pr çalışması.
reklamcılık sektörünün bu sinsiliği bazen canımı sıkıyor. en olmadık yerden fırlayıp hiç alakası yokken bir markanın adını gözümüze sokuyorlar. yaptıkları verimli kamuflaj gereği bu durum çoğu insanın gözünü tırmalamıyorsa da; hoş değil...
bahsettiğim şeye bizden bir örnek vereyim, cem yılmaz... adam başarılı reklam mıknatısı. stand-up sırasında bile reklam yapıyor ama o reklam kimseye batmıyor. çünkü öyle yerinde servis ediyordu ki punch line'ı, tatlı tatlı sindirmekten başka çaren kalmıyordu. 3:35 sonrası;
benetton'dan kazak almak...
sahne performansında şunu yapan adam filmlerinde boş durur mu? arog'taki
çakma rolex ama birebir sekansını, yahşi batı'daki kola ya da kfc göndermelerini, arif v 216'daki arçelik'i hatırlayın.
velhasıl; shakira durdu durdu magazinsel değerini peşkeş çekti yaşadığı olayın. parasal olarak mantıklı olanı yapıyor ama dediğim gibi etiklik kısmı sınıfta kalıyor bu meselenin. yaşadığın acı her ne olursa olsun reklam yapa yapa isyan etmek ne demek? sustun sustun yapa yapa bu şarkıyı mı yaptın sahiden :d (başım ağrıdı ya. gideyim de PAROL yutayım belki bu sefer işe yarar. -reklamda gerçekçilik...-)
.
edit:
resmi olan kadarıyla güzel başlangıç aplaa