bugün
yenile

    25 kasım 2022 konya'daki köpek katliamı

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    başıboş sokak köpekleri başlığında diyeceklerimi dedim. fakat madem lazım, burada da bir iki kelam edeyim. 1- argümansızlıktan kırılıyorsunuz. daha geçen gün şu ilk cümlede bkz verdiğim başlıkta madridli ile bu konuda tartıştık, harbiden dişe dokunur bir argümanınız yok. abartmıyorum, aynen şöyle bir diyalog geçti aramızda; + arabalar da insanlara zararlı, kaldıralım o zaman? - abi oha artık, sadece ambulansların insanlara faydası zararlarından fersah fersah fazladır. nasıl aynı kefeye koyabiliyorsun? vahşi köpeklerin insanlara ne faydası var? + cevap; hajshjagfsah (keşke entry okus pokus olmasaydı.) 2- biz vicdansız insanlar değiliz amk. kendinizi peygamber erdeminde görmekten vazgeçin. bir siz mi merhametlisiniz? ne bu kibir, ne bu ahkam? biz size diyoruz ki; köpekler doğası gereği saldırgan hayvanlardır. onların saldırganlığını minimum seviyede tutmak, ancak onlara verimli bir yaşama alanı tesis etmekle, onları gıda, barınma, sağlık ve psikolojik açıdan tatmin etmekle mümkündür. nitekim öyle bir durumda bile köpek yine de saldırganlaşabilir... kanıt: iki evcil köpek köpekler için yaşanılası alanlar ikiye ayrılır: doğa ve sahiplenmiş iyi insanların nezih yuvaları. bu kadar. sokak ya da barınak diye bir seçenek yok, olamaz, olması teklif dahi edilemez. hiçbir hayvan sokaklarda yaşamak zorunda değil. hiçbir hayvan barınaklarda sürünmek zorunda da değil. en iyi barınak dahi yaşatmak için köpeklere reva görülmemeli. ki bu başlıktaki skandal olayda olduğu gibi barınakların çoğu rezalet durumda. (hayvanat bahçelerine karşı çıkıp barınakları savunuyorsunuz amk.) vicdan mastürbasyonunuzu sikeyim, nasıl içinize siniyor bu hayvanların kaynak sıkıntısı içinde sokaklarda kırılmaları? açlık, sussuzluk, gece/mevsim soğuğu, hastalık, arabalar, diğer hayvanlar, kötü insanlar... mesele sadece iki mama, bir kap su mu? hayvanlara reva gördüğünüz sokaklardan bihabersiniz, o şartlarda siz bile insan olarak 2 gün zar zor dayanırsınız. sokakta birkaç hafta kalıp hasta olmayacak hayvan yok. sokakta doğan hayvanların çoğu yaşama tutunamıyor. doğa ana işte. ortam yaşama elverişli değilse daha yavruyken ölüyorlar. doğan her 10 yavru köpeğin yarısından fazlası sokakta ölüyor daha yavruyken. doğa size bu ortamın elverişli olmadığını bas bas bağırıyor. sizse hâlâ bunu kabul etmek yerine bu gerçeğe kafa tutuyorsunuz. hadi bizi siktir et, ulan doğayı nasıl yeneceksiniz? sokaklar köpeklere göre değil! 3- şahsen ben bu hayvanları öldürme meraklısı değilim. yola çıkarken de bu seçeneğe sıcak bakmıyordum. fakat bugün gelinen noktada, sizlerin de geri zekalı olması hasebiyle, bağıra bağıra insan > köpek diyorum. neden? çünkü bir insan yavrusunun en ufak saç teli tüm köpeklerden daha değerlidir benim için. piramidin tepesinde ben varım amk. beğenmeyen siktirsin gitsin köpeklere domalsın; (#4482242) 4- söylediğim şey açık, bu konuda şu ana kadar işe yaramış TEK çözüm var. o da batılı ülkelerin yaptığı uyutma politikası. benim derdim bu sorunun dindirilmesi. sizin de derdiniz buysa çözüme saygı duyarsınız. yok eğer başka bir çözüm var derseniz, getirin onları da konuşalım. ama yok kardeşim. yok. başka çözüm yok. barınaktı, kısırlaştırmaydı, köpek nüfusunu dengelemeydi... çok zor. çok maliyetli. çok zaman alıyor. o göz boyayan sjw belediyelerine de aldanmayın bu konuda, alayı paravan düzenbaz. 5- uyutma seçeneğine bu kadar karşı çıkmanız şu yüzden çok saçma; - uyutma ile köpekler acı içinde ölmeyecek. - köpekler acı içinde yaşamak zorunda kalmayacak. - köpekler yüzünden insanlar ölmeyecek. - köpek suistimali hayli azalacak. - kimilerinin sandığı gibi köpeklerin soyu tükenmeyecek. - dileyen ve hak eden her insan, ilgi ehliyetini alarak köpek sahibi olabilecek. - köpek sahiplenenler köpeklerini düzenli olarak veteriner hekime götürmekle yükümlü olacak. - ortalıkta ne kadar köpek varsa sahipli, sağlıklı ve zararsız olacak. - peta bile bu konuda şunu söylüyor; gorsel say say bitmez işte. sizin hiçbir öneriniz HERKESE bu kadar fayda sağlamıyor. uyutma önerisi hem insanların, hem köpeklerin, hem de diğer canlıların hayat konforunu yüzdesel olarak epey arttırıyor. fakat siz bu yönteme hakkını teslim etmektense; bölgesinde sahiplenen, sürü psikolojisi ile canavarlaşan, yeri geldiğinde birbirlerini bile parçalayan şu hayvanlara tapma derdindesiniz. sunduğunuz fikirler de maksimum şu ve türevleri işte. evsiz insanları ve çocukları bu hayvanlar kadar kendinize dert etmiyorsunuz. daha geçen hafta kuduz yüzünden bir insan evladı hayatını kaybetmek zorunda kaldı, üç maymunu oynadınız. bu başlıktaki haberi lehinize sanınca da coştunuz. oysa ki her iki vaka da bizim dediğimize çıkıyor; başıboş köpekler zararlı olmaya yatkındır, barınaklar da köpekler için uygun değildir. en kral barınak = hayvanat bahçesi. -nesli tükenme tehlikesi olan hayvanlar hariç- hayvanat bahçesi kavramının keyfi olarak var olması içinize siniyor mu? sinmiyorsa barınakları hangi akla hizmet savunuyorsunuz? hayvanların yeri doğadır! sokaksa doğa değildir! vasat barınakları bu hayvanlara reva görünce merhametli olmuyorsunuz. aksine şu durumu es geçen birer vicdan yoksunu oluyorsunuz. bu o hayvanları yaşatmak değil, onları hayatta tutmak. iki metre karelik bir kafesin içine o hayvanı tıkmaya bu kadar hevesli oluşunuzu anlamıyorum. üstelik bu konuda köpekler üzerinde rant sağlayan belediyeler kadar, gündemi birbirine katan şöyle yapı ve kişiler de var. siz de ne yazık ki onların algılarına kapılıyorsunuz. fakat dedim ya, argümanınız olmadığı için en başından beri yerinizde sayıyorsunuz. velhasıl; köpeklerin başıboşluğu savunulamaz. insanların başıboşluğu da savunulamaz. başıboş olan canlı, çevresine zarar vermeye yatkındır. thomas malthus'u siktir ettim, bari john nash'e saygınız olsun.
    1başlıkla alakalı olarak; köpeklere acı çektiren kim varsa ta amk! - louis froziel 25.11.2022 17:35:37 |#4485642
    ... diğer entiriler ...