her hafta mutlaka bir tanesine girdiğim, kısa sınav.
bu konuda genel quiz tabirinin dışına çıkarak bizim üniversitenin quiz tarzına değinmek isterim. ya da "bizim" hocanın.
hoca, sınıfın yoğunluğundan dert yanarak, verdiği okumaların okunup okunmadığını anlamasının tek yolunun her dersin başında yapılacak kısa quizler olduğunu belirtti. ardından bu mesele şuna dönüştü: bize bir hafta önceden okumamız-çalışmamız gereken yeri dikte ediyor, sonraki hafta sadece kendi okumamızdan anladığımızla quize giriyoruz. dikkatinizi çekerim; sadece kendi okuduğumuzdan anladığımızla.
bu durum, quizi bir sözlüden bile beter hale sokuyor çünkü okuduğumuz şey, diyelim ki felsefi temelli bir anlatıya sahip olsun. ben ne kadar çabalarsam çabalayayım, bu metinden anlayabileceğim kısımlar sınırlı olabiliyor çünkü felsefe okuması yapmışlığım yok. yani quizden kötü bir sonuç alabilme durumum çok da az değil.
ayrıca, hocanın kendi anlattığı kısımdan değil bizim çalıştığımız kısımdan bizi bir "sınava" tabi tutması bana çok mantıklı gelmiyor. zira dersin başında kendi okuyup anladıklarımızla quize girdikten sonra hoca o derste, quizde sorduğu şeyi anlatıyor. yani, ben konuya hakim oluyorum ama sınavla bunun bir alakası olmuyor.
bu entriyi neden uzun tuttum bilmiyorum. sadece içimi dökmek istedim. saygılar.