De da ayırmayı sözlüğe üye olduktan birkaç hafta sonra öğrendim
(bkz: asosyal itiraf) Ondan önce hiç ihtiyacım olmamıştı şahsen, bir yerde yazmıyorum etmiyorum, kendi cehaletimle baş başaydım. Sonra baktım bunu yanlış yapıyorum neydi bunun formülü diye araştırdım.
De da'yı attık diyelim cümleden anlam bozulmadıysa ayrı yazıyoruz. Anlam bozuluyor, cümle saçma sapan bir yere gidiyorsa bitişik yazıyoruz. Kural bu, 24 sene şu basit şeye nasıl ihtiyacım olmamış uygulamamışım diye düşündüm, utandım. Arada hâlâ yanlış yazıyorum ama o kadar da olsun dilekçe yazmıyoruz sonuçta. Neyse işte arada de da'ya hiç dikkat etmeyenleri görüyorum, uyarayım diyorum. Sonra yanlış anlar alınırlar diye vazgeçiyorum halbuki ben de yeni öğrendim sayılır. Neyse işte de da ayrımına dikkat etmeyen arkadaşlarım, kardeşlerim, Türk milletinin kıymetli fertleri üç dakika falan sürüyor şunu öğrenmek. Ben başardıysam hepimiz başarabiliriz, inanıyorum.
(bkz: güzel duyar kardeşim çeyizine koyarsın artık)
Birkaç gün önce ölüm yıl dönümü olan Oktay Sinanoğlu'nun dilin önemine dair şöyle kıymetli bir sözü var:
Dil, bir milletin şerefidir.
Ancak şerefini koruyan milletler dünyada ciddiye alınır. Dil olmazsa kültür olmaz. Kültür olmazsa kimlik, kimlik olmazsa haysiyet ve şeref olmaz.
- Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu