kadro dışı kalmasını fb özelinde hayra yoruyorum oyun planı anlamında. mesut da ozan da tabiri caizse "abici" tayfanın devamı niteliğindeki elemanlardı. ve her ikisi şu sıralar formsuzluğun dibini sıyırmaktalar. dolayısıyla varlıkları fayda değil, zarar veriyor. maça arda güler'le başladın diyelim, kenarda koskoca mesut özil oturuyor oluyor... mesut hiçbir şey yapmasa bile bu durum bizim için işleri zora sokuyor. ki mesut da hiçbir şey yapmadan duruyor değil, her ne kadar sevmesem de vitor'u yemişliğini es geçmemek lazım.
ozan ve mesut olmadan bir kadro kuralım 4-2-3-1 şeklinde;
altay
osayi - serdar/kim/szalai - ferdi
crespo - zajc/mhy
rossi/irfan - arda - pelkas/valencia
serdar/berisha
.
gençlik desen var, teknik desen var, kondisyon desen var. üstelik mesut abilerinin götüne tekmeyi koymuş olmak başta irfan ve dahasına da iyi bir racon olur. mert hakan da bir an evvel anlar umarım yancılıktan kurtulması gerektiğini.
velhasıl; sosa, mesut, ozan gibi şu sıralar futbolla çok da işi olmayan adamlardan zaten kurtulmamız gerekiyordu. iyi oldu. ersun yanal gibi diriltici bir hocamız olmadığına göre ozan'dan da bundan sonra medet ummamak lazım. takımın başına mental ve kondisyon anlamında takımı şoklayan bir hoca gelirse ozan ancak o zaman iş yapar. 2. ersun yanal döneminde yaptığı gibi;
şu fitliğe bak... dombili diyordunuz bu çocuğa. real madrid'e, bjk'ye falan sneijder misali goller atıyordu şu durumdayken.