Dün televizyonda yayınlanmış. Sabah ablam arayıp 1 saat filmi anlattı. :D
İyi bari dedim sabah kahvaltı hazırlarken açtım izledim bir taraftan. Bu başlıkta hayvan gibi kötülemişim bu filmi. Ama bence biraz abartmışım. O kadar da kötü bir film olduğunu düşünmedim bugün.
Çağatay'ın ölen kuşla karşılaştığı sahne beni çok üzdü. Niyeyse en çok etkilendiğim an da o sahne oldu. Buraya da ekleyecektim de youtube'ta o sahnenin kesildiği bir video bulamadım.
Hatırladığımdan daha güzel bir filmmiş.
edit: Entryi paylaşırken 30 saniye boyunca elim mouse'ta takılı kaldı. Bir an için dejavu oldum. Sanki aynı şeyleri aynen yaşamışım ve aynı entryi önceden de girmişim gibi bir yanılsama oldu bir an. İyi saatte olsunlar inşallah. :d