bugün
yenile

    7 haziran'da yaşananlar 1 kasım'da yaşanmayacak

    1
    +
    -entiri.verilen_downvote
    Yaşanmamıştır. Ülkenin en karanlık, en kanlı, onlarca yıl geçse de unutulmaması gereken ve dönemin bürokratlarının kamu vicdanında asla aklanamayacağı, sorumlularından hesabının, mutlaka, sorulması gereken dönemdir aynı zamanda. Biraz hatırlayalım. 7 Haziran 2015: 25. Dönem hükümetinin seçilmesi için halk sandığa gitti. Hiçbir siyasi parti tek başına iktidar olacak oy oranını elde edemedi. Bu da bir koalisyon kurulmasını elzem kılıyordu. 8 Haziran 2015: MHP lideri Bahçeli hiçbir koalisyon hükümetinde yer almayacağını bildirdi. Nedenini hâlâ kimse bilmiyor. Parti yönetimini ve politikasını eleştiren Sinan Oğan da partiden ihraç edildi. Zaten bildiğiniz üzere daha sonrasında mevcut başkanlık sistemine geçildi ve "koalisyon demeyelim, koalisyon kötü; ittifak diyelim." diye memleketin anasını ağlattılar. 1 Temmuz 2015: MHP, muhalefette olan HDP ile aynı safta bulunmamak için meclis başkanlığı seçimlerinde geçersiz oy kullanınca AKP'nin adayı meclis başkanı seçildi. Sırf HDP ile aynı safta görünmemek inadıyla, muhalefete destek vermeyip iktidar partisinin önünü açan Bahçeli yönetimindeki MHP, daha sonraki dönemlerde terörist başının ve kardeşinin devlet televizyonlarına çıkarılmasına ses etmedi. 13 Temmuz 2015: Kılıçdaroğlu ve Davutoğlu arasında koalisyon görüşmelerine başlandığı duyuruldu. Bilindiği gibi bir sonuca ulaşılmadı. 15 Temmuz 2015: Sözde Çözüm Süreci'nde dağlardan davullarla zurnalarla indirilen, ellerinde silahlarla vatan topraklarında eşkiyalık yapmasına izin verilen, ellerinde vatan evlatlarının kanları bulunan teröristler ateşkesin bittiğini ilan etti. 21 Temmuz 2015: Suruç'ta IŞİD'in üstlendiği terör saldırısında 31 kişi hayatını kaybetti. Şimdilerde bahsedilen radikal islamcı grupların hükümet tarafından finanse edildiği, silah ve mühimmat sağlandığı iddiaları dolaşıyor benim güzel memleketimde. 22 Temmuz 2015: Ceylanpınar'da 2 polis memuru, uykularında, kafalarına sıkılarak şehit edildi. Pkk önce "Biz yaptık." dedi sonra "Yok, biz yapmadık bizi sevenler yaptı." dedi sonra kaldı öyle. Huzur içinde uyusunlar. 28 Temmuz 2015: Bir Jandarma Binbaşı Malazgirt'te şehit edildi. 29 Temmuz 2015: Dönemin cumhurbaşkanı Erdoğan, mimarı olduğu Sözde Çözüm Süreci'ni devam ettirmenin mümkün olmadığını söyledi. Başarısızlığını da yine muhalefete yükledi. Biliyorsunuz ki daha önce "Böyle çözüm olmaz." diyenler terörist, terörden nemalanan ve barış karşıtı olarak yaftalanmıştı. Savaş başlayınca "Böyle olmaz" diyenler yine vatan hainliği ve terör sevicilikle suçlandı. Terör örgütleriyle masaya oturanlar, "megri megri" diye bağıranlardan başka herkes suçlu oldu. 30 Temmuz 2015: Terör olaylarının araştırılması önerisi MHP ve AKP oylarıyla reddedildi. İstikrarlarını korudukları tek nokta olabilir. Hâlâ vatana miete hayrı dokunabilecek ne varsa reddediyorlar. 17 Ağustos 2015: Bahçeli ve Davutoğlu görüşmeleri olumsuz sonuçlandı. Bu tarihe kadar Hakkari'de, İstanbul'da ve başka yerlerde şehit sayıları artmaya devam etti. Hiçbirinin ismini yakınları dışında kimse hatırlamıyor bile. 18 Ağustos 2015: Dönemin Sağlık Bakanı Müezzinoğlu "Başkanlık sistemi gelseydi bunlar olmazdı." diye içler acısı bir beyanat verdi. 24 Ağustos 2015: Kardeşi şehit olan bir yarbay, kardeşinin cenazesinde gözyaşlarıyla "Düne kadar 'çözüm' diyenler noldu da 'savaş' demeye başladı?" diye isyan etti. O da hain ilan edildi. Şehit sayıları artmaya devam etti. 26 Ağustos 2015: Yeniden seçim kararı alındı. Utanmadan, sıkılmadan mitinglerine devam etti bütün siyasiler. Korku iklimi oluşmuştu ve muhalif olan herkes ya hain ya teröristti. Dağlıca'da, Iğdır'da ve başka yerlerde şehit sayıları artmaya devam etti. 12 Eylül 2015: Davutoğlu, terör olaylarının oylarını arttırdığına dair açıklama yaptı. Gülerek. Tuğrul Türkeş MHP'den AKP'ye geçti ve Akşener MHP'den aday gösterilmedi. 10 Ekim 2015: Ankara'nın göbeğinde 102 kişi bombalı saldırıyla katledildi. 20 Ekim 2015: Davutoğlu halka "Bize oy vermezseniz beyaz toroslar geri gelir." beyanatıyla korku iklimini harlayıp partisine oy istedi. 1 Kasım 2015: %49 ile AKP tek başına, yeniden iktidarda. Bunlar sadece 5 ayda yaşanan ve üstünkörü yazabildiğim şeyler. Şimdilerde ünlü bir mafyanın suçlarını ve suç ortaklarını ikrarını izliyoruz milletçe. Hiçbirimiz de büyük saşkınlıklar yaşamıyor, "Yapmıştır." diyoruz. İktidarı kaybetme korkusuyla bunlara bulaşanlar, bu söylemlere soyunanlar iktidarı kazanmak ve korumak için neler yapmışlardır kim bilir... Sevdigim bir gazetecenin sürekli kullandığı bir cümleyle bitireyim "Neo Türkiye'nin panzehiri hafızadır."
    ... diğer entiriler ...