bugün
yenile

    eşkıya dünyaya hükümdar olmaz

    2
    +
    -entiri.verilen_downvote
    (bkz: eşkiya dünyaya hükümdar olmaz) sözleri sabahattin ali'ye ait bir halk destanı. sabahattin ali taraından sinop cezaevi'nde yazılmıştır. hikayesi şudur. rizenin eski adı haldoz mahallesinde ( portakallık ) kardeşi bir düğünde bıçaklanan (bkz: sandıkçı şükrü) nün sinirine hakim olmayıp kardeşini vuranı öldürmesi ile başlar. tarih hicri : 1341 dir. miladi : 1920-23 1840 ve 1910 arası yaşamış bir rizeli şairinde (rizeli kayha salih) bir şiiri mevcuttur. arada zaman farkı vardır. bu fark sanırım o dönem tarihlendirme konusunda halkın pek başarılı olamayışından olabilir. aşağı yukarı en fazla 30-40 yıllık bir sapma söz konusu. ama hikaye öyle yada böyle gerçektir. sandıkçı şükrü mahpusa düşer. o sırada karısına göz diken birini duyar tüm mahpus dostlarıyla kaçar. karısını almak isteyeni ve kendini zehirlemek isteyenide öldürür. artık geri dönüşü yoktur. dağa çıkar. sisteme karşı gelir. yoksullara yardım ettiği her hikayede anlatılır. dağda arkadaşlarıyla eşkıyalık yapar. bir süre sonra vali emriyle kıstırılır. saklandığı bir evde daha önce hayatını kurtardığı kolcu kayıklarının reisi varilci oğlu sadık'ı yüzlerce atlıyla görünce içerlenir. önce atışırlar. çatışır. varilcioğlu teslim olursa öldürülmeyeceğini söyler. onu teslim alırlar. sandıkçı şükrü atlı kafilenin önünde esir giderken sırtından 2-3 kurşunla vurulur ve ölür. ölüsü şehre getirilir ve gezdirilir. bir başka anlatımda da ev kuşatılmışken çatışıp fırsatını bulup atına biner ve dağlık alana kayalıklara doğru kaçarken sırtından 2 kurşun yer. kayalıklara ulaşıp yaralı halde çatışmaya devam eder. orada ölür. kahya salih'in kaleminden Vela yokuşunda sipere yattım Ordan hükümete çok kurşun attım Arpayı buğdayı halka dağıttım Puştluklan vuruldum ona yanarım Vela’dan yürüdüm karakış ayı Havası çok yağar döker borayı Hükümet arkamdan izim arayı Bir saat bir yere kayıdım olmaz Bir ihtiyar nineye misafir oldum Nine yaktı ateşi etti rağbeti Kızdırdım gövdemi buldum rahatı Sıcak çorba oldu şeker şerbeti sabahattin ali'nin Sene 1341 nefsime uydum Sebep oldu şeytan bir cana kıydım Katil defterine adımı koydum Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz Sen üzülme anam dertlerim çoktur Çektiğim çilenin hesabı yoktur Yiğitlik yolunda üstüme yoktur Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz Çok zamanlar çektim kahrı zindanı Bize de mesken oldu Sinop’un hanı Firar etmeyilen buldum amanı Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz Sinop kalesinden uçtum denize Tam üç gün üç gece göründü Rize Karşıki dağlardan gel oldu bize Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz Bir yanımı sardı müfreze kolu Bir yanımı sardı Varilcioğlu Beşyüz atlıyılan kestiler yolu Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz şarkı hali (bkz: edip akbayram) yorumu şudur (bkz: zülfü livaneli)yorumu ise şudur
    ... diğer entiriler ...