güz, resimlerde bir yaprak tekrarı hâlâ.
özlendiği odalarda açmayan nergis
ateşi mırıldanıyor kovulduğu bahçede.
şehrin yeni yağmuru, yangınlardan habersiz.
belleğin uzak anılarıyla veda;
büyük kalbine rüzgarlar çağıran çocukluğun,
yoksul bir gülü övgüyle taşımasına.
sen, yüzüne yurt arayan yolcunun güzelliği
gözlerinde bir gülümseme hazırlığı, derin
unutuluşların gövdesinde uyanmış.
incesin, bir yaraya sarmak istemem seni.
sen kendine küsersen, belki ben de küserim...