bugün
yenile

    covid-19

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    her potansiyel kötüyü kucaklamak gibi bir davetkarlığı olan bünyeme, 17 aralık'ta icabet eden virüs. şimdi sayesinde en aşağı iki ay bağışıklığım olduğu söyleniyor, yersen. iş yerinde zincirleme covid kazası yaşadık. toplam 7 kişi birer ya da ikişer gün arayla pozitif sonucunu aldı. o yüzden aynı ortamda ve aynı zaman diliminde kapılan virüsün farklı vücutlardaki reaksiyonlarını daha objektif ve birincil ağızdan kıyaslayabildik. iş yerinde kimseyle öpüşüp sevişmiyor, yer sofrasında yemek yemiyor ve aynı tasa ekmek bandırmıyor olmamıza rağmen herkese bir anda bulaşabilen o damlacık, o dönem aynı ev içinde olduğum kişiye bulaşmadı mesela. yüzde yüz izolasyonu sağladığımdan mıdır, yoksa sahiden ilahi bir güçten midir bilinmez, kimisini de sonuna kadar koruyor. önce semptomlarını anlatayım: bende çok şiddetli bir baş ağrısı oldu. öyle ki göz kapaklarıma vurduğunda beni iki üç gün yorgan altından çıkarmadı. pozitif olduğumu öğrenmeden bir gece önce vişneli kek yemiştim, ekmek kemiriyormuşum gibi gelmişti. psikolojik sandım başta. ama ilk günler koku ve tat kaybının çok seyrek olduğunu, hatta eşe dosta durum bildirisi yaparken de "ya koku ve tat alamıyorum diyenleri abartmayın, ağzınızın tadı gidiyor sadece." deyip, koronanın son günlerinde "allaaaaam nolur bari sarımsağın tadını hissettir yalvarırım çok ibadet çok iman allaaağııım!" diye ağladığımı biliyorum. çok ilginç bir şiddet eğrisi var bu hastalığın. ilk günler ağrı ve halsizlik fazla, ancak koku ve tat yerinde. son günler ağrı yok, vücut nispeten dinamik. koku ve tat sıfır, burun tıkanık. ateşim de bir gün bile yükselmedi bu arada. ben nasıl bir yol izledim aynı hanede olanları koruyabilmek için: yüzde yüz izolasyon! kesinlikle karşı tarafın da çok ama çok dikkatli olması gerektiğini hatırlatayım. ancak belli başlı hassas noktaları dikkate aldığınızda sahiden de etkili olabiliyor. ortak tuvaleti kullananlar için: doğruluğundan emin olmamakla birlikte, duyduğum kadarıyla virüs idrardan bulaşmasa bile gaitadan bulaşabiliyormuş. bu ne anlama geliyor; önce birbirimizin ağzına sıçmayı bırakıyoruz. bıraktık mı? güzel. tuvaletinizi yaptığınızda sifonu çektikten sonra suyun tazyiğiyle birlikte havaya damlacıklar karışabiliyor ve asılı kalabiliyormuş. o yüzden önemli olan, sifonu çekmeden önce klozetin kapağını kapatıp öyle sifona basmak. biz sprey şişenin içerisine su, dezenfektan ve çamaşır suyu karışımı yaptık ve her lavabo ihtiyacında gerekli olan yüzeylere ve musluk çevresine bu karışımdan sıktık. benim yaşadığım şehirde getir uygulaması yoktu ve migros sanal marketten kullan-at şeklinde plastik tabak çatal temin ettim. yediğim her şeyi bunlara koyup, karşı tarafa bulaşık çıkarmamaya gayret ettim. odamı sık sık havalandırdım, mecbur kalmadıkça odadan dışarı çıkmadım. çıkacaksam da çift maske taktım. şükür ki kazasız belasız atlatıp işimin başına, koronayken "yattın" denilmesine binaen çift mesai ile dönerek de bunu taçlandırdım. (bkz: acı yok rocky) ehe.
    1Çok geçmiş olsunnnnnn - smile 23.01.2021 18:55:55 |#4089744
    1teşekkür ederim. geçti bitti şükür :) - nera 23.01.2021 18:59:14 |#4089749
    ... diğer entiriler ...